2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1085
Okunma
Telâşe
Sabah gün doğumunda bir telâşe almıştı herkesi, her şeyi. Dünyada yoktu telaşesiz hiç bir varlık. Işığını sunmak, dünyayı ısıtmaktı Güneşin telaşesi. Bitkiler renk, koku, güzellik, canlılık sunuyordu.
Hayvanların da vardı telaşesi . Onlara öğretilmişti telaşeleri basit ve somuttu. Asıl beni düşündüren insanlardı.
Herkes kendi telaşesini kendisi belirlemişti. Kiminin telaşesi madde, kiminin mana idi. Baktım telaşeleri madde olanlar tek boyutlu ve nefsiydi. Nefsini başlara koyanlar bilmezler mi ki, Allah onları yerin dibine batırır.
Ah o mana erleri var ya; onlar nefsi ve hissi değil mantıkları ile hareket ederler. Nefisleri ayakların altındadır onların, yücelmeleri tabiî ki aşinadır. Yürekleri sevgi aşk muhabbetle dolu o mana erleri.
Telaşeleri coşkun akan bir su gibi ardından felaket değil, gül ile gülistanlıklar bırakmak tek telaşeleri. Zamanı bir kılıç gibi keser,. Zamanın onları kesmesine asla izin vermez, zamana bereket katarlar onlar.
Onlar mahzun olmayacaklar.
Korku değil, sevgi ve umuttur telaşeleri.
Ah ne güzeldir dünyaları aşk, muhabbet ve sevgi olanlar…