Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
zekice
zekice

DÖRT TAŞ VE BİRKAÇ ZAMBAKTAN İBARET YATTIĞIN YER...(EN YAKIN DOSTUMA...)

Yorum

DÖRT TAŞ VE BİRKAÇ ZAMBAKTAN İBARET YATTIĞIN YER...(EN YAKIN DOSTUMA...)

5

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

982

Okunma

DÖRT TAŞ VE BİRKAÇ ZAMBAKTAN İBARET YATTIĞIN YER...(EN YAKIN DOSTUMA...)

DÖRT TAŞ VE BİR KAÇ ZAMBAKTAN İBARET, YATTIĞIN YER...

Yüreğimde, nicedir eksikliğini taşıyorum... Dün, yine mezarının başındaydım.
Yine, hüzün doluydum. Dört taş, birkaç zambaktan ibaret yattığın yer.
Uzun zaman oldu seni kaybedeli… Yine mezarının başındaydım; ve Annenin gözyaşlarını ellerimle sildim dostum... Belli ki, yüreği acıyordu...
Sonra sen geldin aklıma... Seni bizden alan acıklı gurbet öykünü anımsadım sonra...
Çileli ve dert dolu gurbet günlerini... Ankara’ da , Küçükesat’ta çalıştığımız günler geldi aklıma... Asansör sorumlusuydun sen. Yarım yamalak asansörün içinde oturup, sigara içişlerin geldi gözümün önüne. Aslında sigara içmeyi de pek beceremezdin ya...
İçiyordun işte... Aklım karışıyor her aklıma düştüğünde... O kadar mı dert yükledin bedenine...? Genç yaşta ölecek kadar mı...?
Parayı sevmezdin sen dostum. Hiçte işin olmadı... Kazandıklarında giderdi zaten... Sanki biliyordun gideceğini... Seni sömüren bir ağabeyin vardı. Aldığın aylığına göz koyardı hep o adi... Neymiş evlenecekmiş...
Ölüm haberini aldığım gece geliyor aklıma şimdi... Şaka yapıyorlar sanmıştım be dostum... Sıramsımıydı şimdi ölmenin...? Radyolu telefon ansızın kayıvermişti elimden, o anda...
Şırnak’taydım... Gece kaçtı bilemiyorum şimdi... Boğazım düğümlendi birden... Pencereden yıldızlara bakmıştım o anda nedense... Bir köşeye çekilip ağlamıştım sonra... Yaşadıkların, çektiğin çileli günler geçmişti gözümün önünden... Her karesi binlerce gözyaşı... Sayısız hatıraların geçti o göz yaşlarımın arasından. Bu gün gündemi boşladım. Seni anmak iyi oldu be dostum...
Özlemiştim seni. İyi de oldu be dostum... Birkaç satır da senin için yazdım. İyi ki de yazdım dostum...
Yüreğimde, nicedir eksikliğini taşıyorum... Dün, yine mezarının başındaydım. Yine, hüzün doluydum. Dört taş, birkaç zambaktan ibaret yattığın yer. Annenin gözyaşlarını ellerimle sildim dostum... Belli ki, yüreği acıyordu... Sonra sen geldin aklıma...
Seni bizden alan acıklı gurbet öykünü anımsadım sonra... Çileli ve dert dolu gurbet günlerini... Geçen gün beraber çektiğimiz bir fotoğrafını gördüm. Elinde yine sigara, yine öylesine içiyorsun... Çok zaman geçti be dostum çok…
Yine şıksın...
Mısto, Azizo, Gulto, Koçer Reşo var, ve ben... Caminin bahçesindeyiz... Kendimi bile zor tanıdım be dostum... Yıllar yerinde saymıyor işte... Caminin bahçesindeki sohbetlerimizi hatırladım sonra... Kahkahalarımız fotoğrafa bile yansımış.
Ölümden habersiz... Hani ölümsüz anlarını resmederdi resim...? Sen yoksun işte be dostum... Taziye yerinde dinlediklerim geliyor aklıma ağabeyinin anlattığı... “İçi parçalanmıştı...” diyordu her seferinde... “İçine atmış hep ...” diyordu...
Her öyle deyişinde benimde içim parçalanıyordu be dostum... Ahmet Kaya’nın “Biz üç kişiydik ...” diye başlayan şarkısını dinliyorum hep... Sanki bizi anlatmış...
Seni, gulto’yu ve beni...
Bıkıp usanmadan dinliyorum... Yol boyunca kendimizi düşünüyorum...
Seni, beni, gulto’ yu... Seni Bedirhan’a benzetiyorum, bir gedikte kaybolan...
Gurbetin dehlizlerinde yitik düşen... Gurbetin acı labirentlerine savrulup giden...
Bedir han gibi... Gulto’yu Nazlıcan’a benzetiyorum.
Uzak diyarlarda, hasretten yanan göğsüne kekik süren... Acısını yüreğine gömen, Nazlıcan’a... Ve ben... Sufi...
Can ciger arkadaşlarımı, hayat yoldaşlarımı, hayatın acımasız labirentlerinde yitirmiş ben...
Sufi... Ne kadar da güzel yazılmış o şarkı ... Sanki sizi anlatıyor...
Her o şarkıyı dinlediğimde, canlanıyorsunuz sanki gözümün önünde...
Düşe kalka hayata tutunmaya çalıştığınız, çileli hayatla kavganız geliyor aklıma o anda sizin
Sonra boğazıma bir şeyler düğümleniyor.. Dalıp gidiyorum şarkıyı dinlerken, uzaklara dalıyorum... Çok ama çok uzaklara... Sonra annen geliyor aklıma , ıslak gözyaşlarıyla...
Ve sen, mezarın... Yüreğimde , nicedir eksikliğini taşıyorum ... Dün, yine mezarının başındaydım. Yine, hüzün doluydum. Dört taş, birkaç zambaktan ibaret yattığın yer.
Annenin gözyaşlarını ellerimle sildim dostum...
Belli ki, yüreği acıyordu... Sonra sen geldin aklıma...
Seni bizden alan acıklı gurbet öykünü anımsadım sonra...
Çileli ve dert dolu gurbet günlerini

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Dört taş ve birkaç zambaktan ibaret yattığın yer...(en yakın dostuma...) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Dört taş ve birkaç zambaktan ibaret yattığın yer...(en yakın dostuma...) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
DÖRT TAŞ VE BİRKAÇ ZAMBAKTAN İBARET YATTIĞIN YER...(EN YAKIN DOSTUMA...) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
AYLAVYOU
AYLAVYOU, @aylavyou
5.5.2007 08:45:21
yine her zaman ki yazılardan bir tane daha yine döktürdün güzel yüreğine sağlık arkadşım kalemin daim olsun sevgilerle...!!
lili
lili, @lili
20.4.2007 16:53:04
Yaşam doluydun, yeni gurbetler üretmeye hazır...Ölümün soluğunda...
Dostunuz ölmemiş, sevgili zeki.Unutulmamış çünkü...
Sevgilerimle.
zekice
zekice, @zekice
14.4.2007 20:27:01
k@biliyetdüşm@nı
k@biliyetdüşm@nı, @kbiliyetdusmni
1.4.2007 19:26:41
10 puan verdi
çok içtendi.........

ölüm acısını biliyorum ve anlıyorum sizi.........

Allah sevdiği kulunu erken alırmış yanına.......

çok doğru bir söz.......

O'da çok erken bıraktı bizi........

saygı ve sevgilerimle.......
ilyas
ilyas, @ilyas
1.4.2007 17:32:59
Offfffff...ki ne offff...

Harbi acıklıymış behhh...

Hocam eline, yüreğine, bedenine sağlık...

Allah sevdiklerini erken alırmış yanına...


Çok güzeldi...

Sonlara doğru biraz bitirmekte güçlük çekilmiş olsada...

Çok güzeldi...

Tekrarlamalar yazınızı canlı tutmuş...
Söndürmemiş...

İnanın duygulandım...

Tebrik ederim...

Saygımla...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL