Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
Mehmet DEMİR
Mehmet DEMİR

Siyaset, Ayrımcılık ve Bireyin Sorumluluğu -2-

Yorum

Siyaset, Ayrımcılık ve Bireyin Sorumluluğu -2-

0

Yorum

4

Beğeni

0,0

Puan

28

Okunma

Siyaset, Ayrımcılık ve Bireyin Sorumluluğu -2-

Siyaset, Ayrımcılık ve Bireyin Sorumluluğu -2-

Siyaset bir zamanlar topluma hizmet etmek için vardı; bugün ise güç ve paranın gölgesinde şekillenen bir düzene dönüştü. bu anlamda iktidar veya muhalefet fark etmiyor, kimin sesi yüksekse, kimin çıkarı daha güçlü ise toplumun kaderi onların ellerinde belirleniyor. Sözde temsilciler aslında halk için değil de, kendilerini oraya taşıyan o güç odakları için çalışıyorlar.
Sendikalar ve kurumlarda da aynı tabloyu görmeniz kaçınılmaz bir gerçektir. İşçi ve memur, yıllarca aidatlar ödeyerek ve emeğiyle onları ayakta tutarken, yöneticiler kendi koltuk hesaplarını ve iktidar sahiplerini taleplerini daha öncelikli olarak görüyorlar. Böylece hak arayanların sesi olmaları gerekirken aksine örgütlü yapıların sessizliğinde boğuluyorlar. Böyle olunca da toplum hızla suskunluğa alışıyor, alıştıkça iradesini kaybediyor. Doğruyu savunmak zor, göz önündeki yanlışları görmek tehlikeli hale geliyor.
Öyle ki güncel siyaset ayrımcılığı normalleştirdi. Din, mezhep, ideoloji, bölge, kimlik… Her biri toplumun parçalanması için neredeyse birer araç haline geldi. Kimi dini, kimi Atatürk’ün adını çıkar malzemesi haline getiriyor, kimisi ırkçılığı, kimisi mezhepçiliği bilinçli bir şekilde stratejiye dönüştürülüyor. Bütün bunlar olurken insanlar birbirinden iyice uzaklaştırılıyor, toplum ise yalnızlaştırılıyor. Yakınlık, akrabalık, hemşehrilik gibi bağlar liyakatin ve adaletin önüne geçiyor, ehliyetsiz kişiler makamlara getiriliyor ve dolayısıyla toplumun geleceği risk altına giriyor.
Ama hala yapılacak çok şey vardır. Bir birey kendi aklının ve vicdanının rehberliğinde durduğu sürece, kendi iradesini kaybetmez. Bir kişi bile O suskunluğu bozabilir, bir kişi bile cesur duruş gösterirse, bu başkasına örnek olur, O zincir kırılır. Seçim yapmayanlar, sorgulama ve eleştirme hakkını kaybederler ama seçim yapan, konuşan, cesaret gösteren bireyler toplumu yeniden ayağa kaldırabilir.
Bugün yaşanan ekonomik sıkıntıların, güvensizliğin, adaletsizliğin, liyakatsizliğin ve insanların birbirine karşı artan şüpheci tavırları… Hepsi temelde tek bir şeyden besleniyor o da toplumsal sessizlik. Yanlışın karşısında konuşmayan, hataya itiraz etmeyen toplumlar kendi çöküşlerini sessizce hazırlarlar. Ama bir kişi bile sesini yükseltirse, sessizlik çatlar ve o gölgeler birden aydınlanır.
Birey olarak yapılacak tek şey var ses çıkarmak, dik durmak ve iradeyi asla terk etmemek. Boyun eğen toplumlar yalnızca kendini değil, aynı zamanda geleceklerini de kaybederler. Cesaret gösteren, sorgulayan ve kendi değerine sahip çıkan bireyler ise toplumu yeniden ayağa kaldırabilecek güce sahiptir.
Unutulmamalıdır ki hak ve adalet ararken kanunları ve yasalara uygun hareket etmek bir vatandaşlık görevidir hak arayanların haksızlık yapmak gibi bir hakkı yoktur.
“Bir kişi bile susmadığında, o zincir kırılır.”

Mehmet Demir
71219

Sonuç olarak bakıldığında, toplumun kaderi sessizlikle yazılır, cesaretle yeniden okunur.
Soru sormaktan, itiraz etmekten, doğruya sahip çıkmaktan vazgeçmeyen bireyler toplumu ayakta tutarken, boyun eğenler ise hem kendilerini hem geleceği kaybeder.
Ama unutulmamalıdır ki bir kişi bile duruş gösterirse, zinciri kırabilir, o sessizlik parçalanabilir. Dik durmak, yalnızca bir tercih değil, aynı zamanda bir zorunluluktur. Cesaret göster, sorgula, iradeni asla kaybetme. Değişim hep içten başlar, sen başladığında, başkaları da seni takip eder.

Paylaş:
4 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Siyaset, ayrımcılık ve bireyin sorumluluğu -2- Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Siyaset, ayrımcılık ve bireyin sorumluluğu -2- yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Siyaset, Ayrımcılık ve Bireyin Sorumluluğu -2- yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL