1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
155
Okunma
Aşk bir denizdi, masmavi, sonsuz, Kayboluşumda boğulduğum tek huzur. Tutunduğum her yelkeni kopardın sensiz, Şimdi içimde biriken ayrılık kurşunudur.
Şiddetle vuran bir rüzgâr gibiydi öfken, Camlar kırıldı, duvarlar çatladı sesinden. Sessizliğim bir kalkan, ne yapsam nafileyken, Sustuğum her an, yeniden doğdu küllerinden.
Yüreğimde biriken öfke, volkan misali, Kızıl bir alevle yakar her anımı. Ne bir iz kalır ne de geçmişin hayali, Boşlukta yankılanır yorgun feryadımı.
Başımı kaldırıp baktım o sonsuzluğa, Karanlık ve sessiz bir dev gökyüzü vardı. Her biri bir yara izi gibi, dilsiz yorgunluğa, Milyonlarca kırık kalbin yansıması yıldızlardı.
Ve orada, yalnızlığın en eski tanığı, Soğuk bir ışıkla yüzüme bakıyordu Ay. Oysa o da biliyordu, bu bitmeyen sanığı, Ne sevgi ne de nefret, her şey bomboştu, vay!
Ne birleşmek ne de kopmak, ikisi de yalan, Aşk da öfke de aynı zehrin farklı tadı. Şimdi sadece gökyüzü kaldı bana kalan, Ve içinde kaybolduğum o büyük kanadı.
5.0
100% (2)