0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
140
Okunma
VAZGEÇME YAZ
Yıllar önce günlük tutardım. Duygularımı kağıda dökerdim,sanki güvenilir bir arkadaşıma içimi dökmüş gibi rahatladım.
Severdim yazmayı.
Konuşmayı sevmezdim
Çünkü rahat konuşabileceğin,her şeyimi paylaşabileceğim hiç arkadaşım olmadı.
Hep güncel konularda konuştum bana faydası olmayan insanlarla.
İçimi kimse bilmeden sadece yazdım.
Bir gün lisede öğretmenim buldu yazdıklarımı.
Tabi haberim olmadan.
Okumuş hepisini ve sınıfta eleştirdim beni isim vermeden.
Çok üzüldüm.
İkincisini annem bulmuş.
Yaktım o gün daha sonra hiç yazmadım.
Taki bir yeğenim deniz olancaya kadar.
O doğunca tekrar yazmaya başladım.
Ona sevgimi yazdım.
Bir bebeğe olan özlemimi paylaştım kundaktaki çocukla.
Daha sonra onu da ihmal ettim.
Eşim okur ve bir bebeğe olan özlemimi öğrenir üzülür diye.
Kimseyi üzmek istemedim güne kadar.
Hep kendim acı çektim kimsenin olmadığı yerde ağladım.
Bazen isyan ettim.
Bazen kıskandım insanları hiç belli etmeden.
Hep mutluymuşum gibi güldüm.
Bana özenen insanlar da öldü
Hep mutlu kadın oynadım.
Ellerimi bileklerimden kesmeyi düşündüğüm,ölmeyi istediğim anlar oldu.
Kimse bilmedi bu halimi anlatmayı da hiç denemedim.
Bilmiyorum anlatsam bu kim olurdu?
Daha önce hiç bir isim aklıma gelmiyordu aklıma.
Seni buldum.
Anlatmadan anladığına inandım.
Görmeden beni tanıdığına bildiğine sevdiğine önem verdiğine inandım.
Seninle paylaşabiliyorum.
Korkmuyorum beni zor durumda bırakmayacağını koruyacağını biliyorum.
Sana anlattıklarım,seninle paylaştıklarım sana bir gün yük olursa?..
Neden insanlar eşinden bu özelliği bulamıyor?
Her anını birlikte yaşıyor, yıllarını geçiriyor en yakını olması gerekirken insan neden yıllar sonra uzaklaşıyor?
Biten ne?
Olması gereken ne?
Nerede hata yapıyoruz?
Eşime karşı hata yapmamaya özen gösterdim,dikkat ettim.
Onurunu hiç kırmadım,her istegine hayır demedim.
Çok istediğim halde bebeğinizin olmayacağını öğrendiğim zaman bunu kabullendim,o bana ayrılığı teklif etti hayır dedim çocuk şart değil dedim.
Sadece yakınlık istedim,beni anlasın istedim yıllar geçtikçe benden uzaklaştı gönül olarak.
Hep baskıcı olma telaşına düştü kendi isteklerini yaptırmak istedi.
Hayır demedim,ben istemiyorum yada ben şunu istiyorum diyemedim.
Hep evet dedim sesiz kaldım itiraz etmedim.
Artık kolay yaşamaya başladım tartışmadan kabullendim.
Hayatımı kolaylastigini düşündükçe anladim ki hayatta bir beklentim de kalmamış.
Evimi sevmez işimi sevmez olmuştum.
Hele çocuklardan iyice uzaklaştım .
Bana tat veren bir şey kalmadı,en büyük zevkim uyku olmuştu.
Zamanımı Hep uyumakla geçirmek istiyorum, açıklıyorum,yemek sanki bir işkence gibi geliyor ,hele hazırlamak ölüm,evimin temizligini gereksiz görüyorum.
Kapımı herkese kapattım,bana gelmek istediğini söyleyenlere sanki küfür ediyormuş gibi gelir oldu.
Hayatımı paylaştığım kişi sanki evimin kapısı gibi olmazsa olmaz, sanki duvar.
Gerektiği var ancak insandan duygular uyandırmayın, hiç bir şey paylaşmayan ama olması gereken.
Neden bu haldeyiz?
Benim hatam nedir?
Her telefondan azarlamak istemiyorum.
Her yaptığım hata olarak algılaması, kırılan bardağın hesabının sorulması beni hat yapmaya itiyor.
Anlayış görmek,sevgi sözcükleri duymak istiyorum, istenilen beğenilen bir kadın olmak istiyorum.
Yapmadıklarımla eleştirilmekten bıktım her artık.
Her tartışmanın sonunda kapının gösterilmesi incitir oldu.
Bu kırgınlıklarım kimse bilmez,bilmesini de istemiyorum.
Allah’a anlatıyorum,yine kendimi suçlu buluyorum.
Bir sevdiğim var ya...
Beni seven,gözlerine bakınca gülümseten, dokununca içimi yakan acaba bu güzelliğin bedeli mi?
Böyle olsun istemedim.
Kimse mutsuz olsun istemedi.
Kırılsın istemedi.
Artık ben de kendim için güzel şeyler istiyorum ,kendim için başkasını düşünmeden.
Istedim,yaptım,demek istiyorum.
Bu güç henüz oluşmadı ama istiyorum.
Hersey istemekle başlar değil
mi?
Halbuki eşime bir anne şefkatiyle bakmak,ben yaklaştıkça hırçınlaşıyor, uzaklaştırmak,kırmak sanki onu mutlu ediyor.
İnan bana tartışmaların çoğunu sebepsiz yer o çıkarıyor.
Aileme olan bağım rahatsız ediyor,ama onlar hep bizi koruyor.
Dara düşünce onlar yardım ediyor iyileşince başkalarını övüyor.
Anlayamıyorum?
Melek değil tabi ki.
Çok güzel de değilim.
Eşim kadınım benim de isteklerim oluyor,Allahim diyorum bana izin ver görüyorsun diyorum.
Saçmaladığım da biliyorum.
Olacak şey mi?
Bilmiyorum.
Hiç bir şeyi.
Düşünmek istemiyorum.
Hayatın akışına bırakacağım.
Zaten hayatımızın yönlendirmek konusunda ne kadar güçlüyüz ki?
Bir çiçeği sever gibi seveceğim bu kadar.
...yine de yazacağım
insan günlük tutmalı gizlemeden özgürce yazmali beraber yaşadığımiz insanlara bizleri tanıma fırsatı vermeliyiz.
Bugün büyük babanın ninenin bir günlüğü olsaydı inanın torunlar paylasamazlardi,yarın senin de torunların olacak değil mi?
Çocukken oyun oynardık herkese bir kaç can verirdik bir can ölürse diğer can devreye girerdi.
Gerçek yaşamda başka bir can yok,gerçek yaşam çocuk oyuncağı değil seyirci olmak yerine oyuncu olmak gerekir.
Ne koltuk ne meslek nede para hiç kimse senden üstün değil kimse kimseye mecbur değildir,atacağın adımın içinde başkasının hakkı yoksa terazi fren süzgeç kullanmanıza gerek yok.Herkesin bir canı vardir onu sevip korumak sana bağlı,kutsal saydigimiz kitaplar şunu der Kutsal olan bireyin kendisidir.
Evet hayir kelimeleri hem çok güzel hem de çok tehlikelidir.
Birileri senden bir şey istediğinde cevap vermeden önce biraz düşünmek gerekir, istenilen şey sana yük olacaksa kesinlikle hayır demeniz gerekir eğer sana yük olmayacaksa tabi ki evet denebilir,
Düşünmeden söylenen evet hayir kelimeleri bazen yüküne yük katar bazen yol olur.
Evde veya işte yerinde Konuşulan konu seni isen ,konu seni üzüyorsa orada baban da olsa kalkmaya hakkınız var,dinlemek zorunda değilsin
Seni seven senin nelerden üzüldüğünü nelerden mutlu olduğunu bilir onun için seni üzen konulara asla girmez,seni tanımayanı da dinlemek zorunda değilsin.
Sen kendin bir bireyisin,sen dedenin ,ninenin babanın annenin yaşadıklarının tekrarı değilsin sen sensin kendini yaşamalisi.
Annene tuz ,babana acı ninenin ekşi, dedene şeker zarar ediyorsa bunların hiç biri sana zarar vermiyorsa hangisinin sofrasinda doyarsın?yasadiklarimi unutarak yazmaya devam ediyorum...
A.Sahin