Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
MuratKEREMk
MuratKEREMk

İmam Rabbani: Kalp Devriminin Mühendisi

Yorum

İmam Rabbani: Kalp Devriminin Mühendisi

0

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

160

Okunma

İmam Rabbani: Kalp Devriminin Mühendisi

İmam Rabbânî: Kalp Devriminin Mühendisi

Yazar: Murat Kerem



Bir Dönemin Karanlığında Parlayan Kalp

Hind diyarında…
Babür sarayları altınla bezenmişti; fakat gönüller sükûta gömülmüştü.
Ekber Şah’ın ortaya koyduğu Dîn-i İlâhî, tevhidin berraklığını gölgeliyor,
hak ile bâtıl arasındaki çizgiyi belirsizleştiriyordu.

İlim meclisleri vardı; ama ilim kalbe inmiyordu.
Zikir halkaları vardı; ama zikrin ateşi sönmüştü.

İşte böyle bir zamanda Serhend’te bir çocuk dünyaya geldi:
Ahmed b. Abdülehad.

Çocukluğu, kitap kokusu ve seccade sessizliğiyle yoğruldu.
Fakat gönlünde bir arayış vardı:

“Hakikat, kalple bilinir.”

Bir gece murakabede niyaz etti:

“Rabbim, Sana kelimelerle ulaştım; fakat kalbim yolda kaldı.”

Ve kalbine şu ilham doğdu:

“Kalpleri diriltme vazifesi sana verildi.”

Kalp devrimi böyle başladı.



İlimden Hâle: Tasavvufun Arınışı

Ahmed, Nakşibendiyye yoluna intisap etti.
Ancak tasavvufu, yalnızca coşku ve vecd hâli olarak görmedi.
O, aklın nurunu kalbin ateşiyle birleştirmek istiyordu.

Hocasından duyduğu bir söz, yolunu belirledi:

“Tasavvuf kalbi yüceltir; fakat aklı susturmaz.”

Ve o an hakikati kavradı:

İlimsizlikteki zikir, duygudur.
Zikirsiz ilim ise kibir.

Mektûbât’ta şöyle der (meâlen):

“İmân hakikatlerinden bir meselenin açılması, binler vecd hâlinden üstündür.”
Mektûbât, I/260 [1]

Tasavvuf, yeniden Kur’ân terazisine döndü.
Aşk ölçü kazandı, ilim ruh buldu, kalp yürümeyi öğrendi.



Dinî Yozlaşmaya Karşı Bir Direniş

Saray çevrelerinde Dîn-i İlâhî “hoşgörü” diye alkışlanıyordu;
oysaki bu, hakikatin silinmesiydi.

Rabbânî ise kavga ile değil, diriliş ile direndi.

“Yol iki kanatla uçar:
İmanın tahkiki ve farzların ihlâsla yaşanması.”
Mektûbât, I/87 [2]

O, ümmetin kalbine tevhid nefesini geri verdi.



Bir Müceddidin Duruşu

Sultanlar sohbetine girmek istedi.
Âlimler sözünü tarttı.
Halk gönlüne yöneldi.

Fakat o, saray gölgelerinden yüz çevirdi:

“Ben gönüllere davetliyim; saraylara değil.”

Ve yazdı:

“Hizmet gizlilikle güzeldir; kalpler tevazu ile açılır.”
Mektûbât, II/45 [3]

Büyüklüğü, görünmeye çalışmamasındaydı.



Zindanda Parlayan Nur

Sözleri rahatsızlık verdi ve Sultan Cihangir döneminde zindana atıldı.
Taş duvarlar soğuktu; fakat kalbi nurluydu.

Bir talebesi sordu:

— “Üstadım, burada huzuru nasıl buluyorsunuz?”

Rabbânî tebessüm etti:

“Zindan, kalbini bulana geniştir.
Hürriyet, Allah’a yakın olmaktır.”
Tezkiretü’l-Evliyâ, rivayet meâlen [4]

Zindan, onun için ledünnî bir mektep oldu.



Mektuplar: Kalpten Kalbe Bir İhya

Mektûbât, yalnızca bir kitap değildir…
Bir kalp terbiyesi mimarisidir.

“Yol iki kanatla uçar: akıl ve kalp.
Biri kırılırsa yol eksik kalır.”
Mektûbât, I/98 [5]

Bu yüzden Mektûbât, kütüphanelerde değil, gönüllerde saklanır.



Kalbin İnkılâbı

Bir gece medrese avlusunda yürürken durdu.
Başını göğe kaldırdı — yıldızların dilini dinler gibiydi.

Sonra bize döndü:

“Bu yol tek adımla başlamadı.”

Elini ufka uzattı:

Dârü’l-Erkam, Tebliğ
Suffe, Arınma
Kûfe, İlim
Gazâlî, Hikmet
Sizler, Diriliş

O anda anladık:

Bu, bir tarihin değil, bir ruhun yolculuğuydu.

Ve o yol, kalpte başlıyordu.



Velâyet-i Kübrâ’nın Ufku

Rabbânî’nin dirilişi, sırf tasavvufî mertebe değildir:

“Velâyet-i kübrâ, verâset-i nübüvvettir;
Hakikate doğrudan yol açar.”
Said Nursî, Mektubat, 15. Mektup [6]

Bu yüzden onun bıraktığı iz:
Bir tarikatın değil, bir kalp medeniyetinin izidir.



Nura Yolculuk Devam Ediyor

Vasiyeti çağlara yayılan bir nefesti:

“Ben kalbimi buldum; siz kalbinizi kaybetmeyin.”

Ve o söz, hâlâ dolaşır:

Kalpten kalbe.
Evden evlere.
Asırdan asırlara.



Kaynakça

[1] Mektûbât-ı İmâm Rabbânî, I/260.
[2] Mektûbât, I/87.
[3] Mektûbât, II/45.
[4] Ferîdüddîn Attâr, Tezkiretü’l-Evliyâ (rivayet meâlen).
[5] Mektûbât, I/98.
[6] Said Nursî, Mektubat, 15. Mektup (Velâyet-i Kübrâ / Verâset-i Nübüvvet).

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İmam rabbani: kalp devriminin mühendisi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İmam rabbani: kalp devriminin mühendisi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İmam Rabbani: Kalp Devriminin Mühendisi yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL