Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirini kırıp geçiriyorlar. imam gazali
Tigem0663
Tigem0663
VİP ÜYE

Dengbejlik dertkeşliktir

Yorum

Dengbejlik dertkeşliktir

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

136

Okunma

Dengbejlik dertkeşliktir



Ozan Kemal Türküleri ve hikâyelerini toplamak için yola çıkar ilk durak toros arabası ile gittiği Kayseridir yapılacaklar listesini hazırlamışlardır Sarız köyü ziyaret edilecek hediyeleşmek sünnettir pahada ağır hediyeler alınacak komşular sevindirilip nenelerin eli öpülüp dedelerin sözleri dinlenecek Baba Kemal seslendi çocuklara bu Kayseri: "Selçuklu ve Osmanlı şehiridir Erciyes dağının yamacındaki şehrin pastırması, sucuğu meşhurdur.Hediyelik alın ki yolunuzu gözleyenler sevinsin." ’Unutmayın çocuklar babanızın bu sözü’nü bugün tek bir insanı sevindirirseniz sizde öyle sevindirilirsiniz ’diyen Kemal Yeğinin niyeti çocuklar Anadolu Alevi dedelerinin deyişleriyle büyüsünler kürt ninelerinden dengbejler dinlesinler maksat bu idi yanında iki oğlu bir de hanım altta fiyakalı cafcaflı beyaz bir golf iki sohbet ne güzeldir bu muhabbet diyerek şarkılara türkülere konu olan Sarız ilçesine vardılar Avşarları ile meşhur ilçeyi Ali Kınık şöyle tarif ediyor"Pınarbaşı’dır evimiz Sarız’dan geçer yolumuz/Olmaz olsun böyle devran
Çift gelir bizim ölümüz/Acep utanmaz mı ola?Bizim yuvamızı bozan bu bir ağıttı ağıt ise Anadolunun gözyaşları demekti

Baba önde Nergiz Hanım arkada çocuklar Turan,Beşir ve pelin arkada bir Alevi dedesinin evine misafir oldular Avşar boyundan bu dede Alevi pirlerindendi Kayseriye bağlı Sarız ilçesi Yavuz Han devrinde fethedilmişti Avşar obası ise
1860lı yıllarda iskan edilmişti köy insanı tunceli göçmeni alevi zazalardan oluşur çobanlık ve hayvancılık ile uğraşırdı sabah kahvaltısında omletli yumurta pastırma ban ban ye eksik olmazdı yufka ekmekler hazırdı çaylar Anadolu halkının misafirliğinin gösterircesine hazır edilmiş Sümbül Nine buyurun sofraya diyerek Kemal Bey ve ailesini en baş köşede misafir zaten Oğuz soyunada bu yakışırdı Kaşgarlı Mahmutun Dede Korkutun destanlarında anlattığı bu Avşar boyunun dedesi sazı çıkardı ve Ali Kınığın yaktığı ağıdı çaldı söyledi sanki sazın teline vuran o değil Dede Korkuttu Pir Ali "Sümbül Hanım misafirlere mendil ikram etmeyi unutma diyerek ağıda başladı "Bak evlat bu ağıdı söyleyen bir anadır bizler Analar gibi hisli okuyamasakta ne mümkün bir ana gibi gözyaşı dökmenin yiğitliğine erişebilmek genede biz Alevi dedeleri bir gözde tebessüm bırakabilsek yada bizden geriye bir damla yaş dökülebilirse bunu nimet sayarız diyerek evladı iki oğlu birden Şehit olan Anaların acısını sazı ile anlatmaya çalıştı çaylar içildi dualar edildi biz gittik kalanlara selam olsun.


Pir Ali dede yedi ozandan kendisine miras kalan aşıklık geleneği ile vurdu sazın teline önce türküyü söyledi Pınarbaşı’dır evimiz/Sarız’dan geçer yolumuz/Olmaz olsun böyle devran/Çift gelir bizim ölümüz sonra tavşan kanı çaydan bir yudum aldı ve hikâyeyi anlatmaya başladı. Birinci Dünya Savaşı açlığın,kıtlığın en çok yaşandığı yıllardır.Her evden savaşa tüm erkek çocukları birlikte alınır kimisi Çanakkaleye,kimisi Yemene,Gazzeye gönderilir.Analar ağıt yakar Çanakkale içinde Aynalı Çarşı ana ben gidiyom düşmana karşı o gün Kayseri Sarız pınarbaşı köyünede atlı postacılar haber ulaştırırlar Hatça kadının iki oğlunu birden askere alırlar.Hatça kadın bedelli yapanlara sitem eder öfkelenir ?"Hüleenn bu adaletmidir garibanın evinden yedi şehit çıksın parası olan askerden kaçsın. Avrat kılıklılar sizi" İki oğlan biri Çanakkale diğeri Sarıkamışta Tekbir Allahu Ekber sesleri ile Rahmeti Rahmana kavuşur kağnı ile getirilen Şehitlerine son kez sarılan acılı ana oğullarının mezarı başında toprağını koklaya koklaya can verir,ve geride Acılı Hatça Kadından şu sözler kalır "Evim yıkıldı başıma
Devrilince iki hezan Acep utanmaz mı ola? Bizim yuvamızı bozan"ve türküsü ağıt olur,türkü olur yıllarca söylenir gözyaşıyla


cem ayini ya da ayin-i cem: perşembeyi cumaya bağlayan gece yapılır. alevilik felsefesine ihanet edenler, cem’e alınmaz. dede sorar: "eline, beline, diline, imanına sadık mısın? " cemaat hak eyvallah dede.  Allah için" der. herkesin rızası alınır.

Pir Ali üç mezar taşına baktı: "işte evlat bugünde bu üç mezar taşına gelen vatan için dökülen kıymetini bilen insanlar bu toprakları göz yaşları ile yıkarlar"dedi. Kamil Bey evlâdım "buyrun sizi Cem evimizde misafir edelim belliki bir gönül yorgunluğunuz var gönlünüz dinlenir." Kamil Bey ,işte Anadoluyu zengin eden bu farklı inançlarımız farklı değerlerimizdir. Ali Dede önce cem töreni hakkında bilgi verdi Hz Ali’nin 3 yaşından beri peygamberimize nasıl evlâtlık ettiğini, Hayberin kapısını nasıl söktüğünü anlattı.
"Bak evlat bu cem töreni ehlibeyti anmak için yapılan bir ibadettir.Biz bu törenlerde Allaha dua eder Muhammed peygamberi ve Hz Ali sevdalıları ile birlikte coşar türkü ve deyişler ile birlikte ehlibeyte dualar eder alırlar umuduyla onlara selamlar yollarız"Cem töreni birazdan başlayacaktı herkes Muhammed dedeyi bekliyordu kadınlar yerde oturmaz denilerek erkekler yere bağdaş kurmuş Dede Muhammed kırklar yediler cemaat olanlar bağdaş kuranlar hoş geldiniz diyerek pir sultandan deyişlerle semahı başlattı Allah Allah deyu deyu zikirle ilahilerle ehlibeyt sevdalılarla coşuyor gönülleri mest ediyorlardı. Selam olsun ehlibeyt aşkı ile bağdaş kurup Semah dönenlere.


İsrâ / 23. Ayet
وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَانًاۜ اِمَّا يَبْلُغَنَّ عِنْدَكَ الْكِبَرَ اَحَدُهُمَٓا اَوْ كِلَاهُمَا فَلَا تَقُلْ لَهُمَٓا اُفٍّ وَلَا تَنْهَرْهُمَا وَقُلْ لَهُمَا قَوْلًا كَر۪يمًا

Rabbin yalnız kendisine kulluk etmenizi ve ana-babaya iyilik yapmanızı kesin olarak emretti. Onlara Öf!” bile deme, onları azarlama, onlara gönül alıcı söz söyle!

Muhammet Dede aynı zamanda iyi bir saz ustasıydı yıllardır elindeki ala kanlı gömlek ile cem törenine gelen Sarızlı Veysel emmi cem törenlerine gelir af dilerdi Muhammet Dede Sazına Ya Ali yazısını zülfikar resmini kendi elleri ile çizmişti ve bir türkü mırıldandı"Gel danışalım obaya Evlat kıyar mı babaya
Şikayet ettim mevlaya Karakola demem seni."Allah Allah pir dede Ya Muhammed Ya Ali Ekber Ekber Allahu Ekber Sarızlı Veysel dede Ya Medet diyince pir Ali hikâyeyi anlattı evlât dedi: "Evlat kıyarmı babaya Hani biz sadece Allaha kulluk edecek ana babaya iyilikte bulunağız diye söz vermiştik ve Veysel başladı söze bir aşık çatışması gibiydi"Yıllar önce beni nice emek ile büyüten babam annem ile çıkıp geldiğinde ben babamı kayın babam hanımım ve annem onu döverek evden kovduk işte bu gömlek onun kanlı gömleği o gün bir evlât babaya kıydı baba ise canına ve o baba evladını Mevlâya şikayet etti affa lâyık olamasamda dedeleri erenleri şefaatçi kılarak Allahtan af isterim"Muhammed dede"Ananıza, babanıza, akrabanıza, İyilik olarak her ne yaparsanız, Allah onu mutlaka bilir."Cem törenini bildirdi Cem evi can evinin kararı şuydu "Allah, kendini beğenen ve çokça övünüp duran kimseleri sevmez.Anaya babaya öf diyenin dinimizde yeri yoktur"

İşte Kayseri Sarız böyle bir köydü genelde bir Alevi köyü olan bu ilçemiz bir Alevi köyüdür dedi Ali dede ne ağıtları biter ne de almak isteyene verilen nasihat ondan sonra bir evin kapısını çaldı çok sade yemekler kurulmuştu yer sofrasına sadeliğimiz zenginliğimizdir diyerek Misafirlerimizdir bizi zengin eden onlar doydukça biz tok oluruz haydee yemeği soğutmayalım oğul diyerek şöyle geleneksel lezzetlerini tanıttı çömlek kebabı,tandır çorbası,nevzine tatlısı kısaca Kayseri Mutfağının en yöresel en geleneksel yemekleri Kamil bey Çömlek Kebabından bir kaşık aldı et sarız hayvanlarından yapıldığı için katkısız doğal ve lokum gibi yumuşaktı hanımsız yemeden boğazdan yemek geçmez hanıma verilen lokma ahiret azığı olur diyerek hanımına bir kaşık ikram etti Kamil Bey bu tatlıyı pekmezden yaparız ve hafiftir diyordu Aysel Hanım evin sahibesi
Şehit torunuydu dedesi Kâle Halil Yemen cephesinde daha savaşamadan gemiye yayılan tifo ve koleradan şehit düşmüştü onunda bir ağıdı ve yası vardı helbet içinde saklı tuttuğu Anadoluyu ne zannettiniz bu mübarek toprakların insanı
Yemeği lezzetli gönlü zengin gözü yaşlı olur Anadolu sofrasından bereket kalkmaz muhabbete doyum olmaz


Arabanın bagajını doldurduktan benzini fulledikten sonra Türk Askerinin savaştığı en sert cephelerden birini görmeye gelmişti sıra bafra cigarayı yaktı Kamil Bey kafkas cephesini gezecek asker ağıtlarını dinlemeye devam edecekti Nergis hanım Kayseride koyduğu içlikleri çıkarttı en adaletli payı ve bölüştürmeyi yaparken bir anne en küçük payı kendisine ayırırdı çocukları aç kalsa bir annenin yüreği üşürdü Kafkas cephesi Osmanlı ile Ruslar arasında en sert çatışmaların yaşandığı bölgeydi Doğu Anadoluda başlayan çatışmalar artarak devam etmiş ve Trabzon Bitlis, Muş ve Van şehirlerine kadar yayılmıştır. Rota Bitlis Muş en son Sarıkamış diyerek çocuklara baktı bu karda kışta kar dona kessede çocuklar o zorluğu görmeli Türk askerinin yaşadıkları zorluğa şahit olmalı idilerki bu Vatanın kıymetini bilsinler çocuklar unutmayın bu kafkas cephesi ordumuzun yarısının donduğu yarısının Şehit düştüğü topraklardır Şehitlerimiz sadece düşman ile değil doğa ilede savaşmış ve salgın hastalıklar soğuğun şiddeti en amansız düşmanımız olmuştur

Araba Bingöl il sınırlarını geçtikten sonra Tatvanıda arkasında bırakıyordu Tatvan tam bir yazlık bölgeydi Van gölünün kıyısına kurulan kafetaryalar ve dondurma yapan Maraşlı dövmeci Ali buranın bir sahil kasabası olduğunu söylüyor doğunun serinliği Tatvandan esen serin hava bir de üstüne dondurma tadı yüreklerin sıcaklığını birazda serinletiyordu Tatvandan geçeceksin Büryan yemiyeceksin öylemi bey diye sordu büryan.tavuk veya kuzu etiyle yapılan pilav yemeği olup özellikle
bayramlarda tercih edilir susuz ve tandırda pişirilen kebap çeşidimizdir zaten Doğu ile Güney doğu dediğinde ilk et aklına gelecek dedi Kamil Bey ne dersin senin hamur işlerine rakip mi çıktı Nergiz Hanım yemekten sonra gene içli bir ağıt vardı fazla gülmek iyi değildi yürek ağlamayıda bilecekki olgunlaşsın ve ağıda bu sefer Bitlisli Bedevi ağa başladı ağıdı anası evlâdına yazmıştı Hikaye şöyleydi: "imparatorluğun o yıkılış günlerinde Elif Hatun mübarek olsun Vatana feda ve kurban olsun diyerek evladını Rus cephesine göndersede bir daha hiç bir zaman evlâdının haberini alamaz dört çocuk birden feda etmiştir bu yiğit anamız bugünde evladını cepheye gönderen yiğit analar evlatlârına değil onların elbise ve kokusuna sarılarak uyur başları sağolsun"

Kemal Bey çocuklarına seslendi küçük bozkurtlarım turanlarım dedi dönüş yoluna varmadan önce Sarıkamışa uğrayıp Şehitlerimize dua okuyacağız size Birinci Dünya Savaşını soranlara ilk önce Çanakkaleyi Sarıkamışı ve Yemeni anlatın
Nasılki Fatiha Kuraanın özetidir Dünya savaşlarının da tüm özeti Çanakkale Yemen Sarıkamışta Kurtuluşun özetidir unutmamak için tekrarlayın çocuklar pelin hemen ses verdi babasının Fatması Turan ise babasının Kürşadı Bozkurduydu hep bir ağızdan Fatiha Kuraanın Sarıkamış Çanakkale ise Tüm acıların özetidir Karsta bir köy evinin önünde durdu Kemal Bey bu köy daha önce Azerbaycan Türklerinin çok olduğu şimdi ise Kürt insanının yoğunlaştığı Alaca Arazoğlu Köyüne misafir olacaklardı Kars bölgesi etnik köken olarak baya gelişmişti şehirde Kafkas insanı Terekeme Ahıska Türkleri bir hayli fazlaydı onları Berfo Ananın torunu karşıladı Berfo Ana eski Kürt nenelerinden olup iyi zılgıt çalar Kürt dengbejlerinin hepsini bilirdi bu Kürt kadını değil bir kürt ozanıydı yaşanan acıları çivi ile aklına kazırdı sofraya Sözlü Kürt edebiyatının son temsilcisiydi misafirleri şöyle sağlam bir zılgıt çalarak karşıladı yürekten gelen bir selamdı bu


Bak dedi Berfo Ana Kemal Bey oğlum Kürt ile Türk insanı birdir bölmeyin ayrıştırmayın eşit pay edin birimiz gökyüzüysek diğerimiz topraktır daralmıştı anamın yüreği Sarıkamışı Çanakkaleyi hatırladıkça Malazgirtte birlikte savaşan Çanakkalede aynı toprakla üstü örtülen halklardık evladım biz kürt böreği ikram edildi misafirlere ve Ana devam etti sözlerine Adem Bey Ninem yaşlanıp adımızı unutsada bir tek yaşanan acılar tekrarlanmasın diyerek o acılar acı bir iz kaldı yüreğinde dengbejlik dertkeşliktir evlât diyordu derdi olan aşık yürekten söyler dertsizi ise kim dinler diyerek Egenin zeybeği Kürdün ise dengbeji var diyordu koca ve bilge kürt kadını bütün dengbejler yanlış iskanlar diyarbakır metris cezaevleri derken bir çoğu sefalet içinde öldü devlet bizi unuttu biz ise devleti baba bildik küsmedik diyip elinde bastonu karda kışta bizi Allahuekber dağlarına ayakları dert yüreği kış görmesin diyordu Nergiz Hanım ve bu koca kürt kadını Sarıkamışın vatan toprağında son nefesini verdi vatan borç yemin namustu oğlum deye deye Berfo anamda sustu Sarıkamış Şehitlerine son sözlerini söyleyip Şehadet eden Kürt kadını şunları söylüyordu "Gene uğru kış geliyor görmeyene hoş geliyor dolu giden kağnı boş geliyor benim korkum Ruslar değil karakışa kurban verdim"Tüm şehitlerimize Rahmet ve dua ile inşAllah

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Dengbejlik dertkeşliktir Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Dengbejlik dertkeşliktir yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Dengbejlik dertkeşliktir yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL