0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
163
Okunma
Uzun süredir sancılı bir doğum sürecindeydim. Öyle 9 aylık da değil bu bebek. Kendimi bildi bileli ait olamamakla ilgili verdiğim bir savaşım var. Öyle ki, bu savaş 34 yıldır bir galip görmedi. Ne olduysa birden bire oldu. Kafamın içinde taşıdığım tonlarca düşünceyi kusacak insanlar aradım. Adımın bile kaderim olduğunu anca anladım. Kökleri göğe bakan ağaç diye seslenmişler bana, nasıl bağ kuracaktım toprakla? Şimdi anlıyorum. O ilk adımı işitmeyi kestiğim şu zamanlarda hala çiğ bir tat alıyorum kendimden. Doğumum gerçekleşti bunu biliyorum, büyümeye adım atarken karşıma çıkan insanların tesadüf olmadıklarını anlayacak kadar da farkındayım şu hayatın. Savaşın galibini soracak olursak, öyle bir şey yokmuş. Büyümek varmış. Bir yüreğe ait olmak değilmiş her şey, insan kendini ait olmadan da bulabilirmiş. Ve en çok da kendine aitmiş. Evet, her şeyi derin bağlarda aramak yordu beni ama korkmak da istemiyorum artık. En güzeli de iyi insana rastlamak, dakikalarca kürek çekip denizin ortasında manzaraya karşı soluklanmak gibi. Kendimi sevmem lazım, insanları sevdiğim kadar. İyi ki doğdum.
3 Eylül 2025
T.B.B.