0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
153
Okunma
70-
Ay 10-12 sinde olmalı,yuvarlağı henüz tamamlanmamış.Denize yansımış,deniz de ufacık ufacık beyaz kabarcıklar yanıp yanıp sönen ışıltılar.
Ve denize düşmüş ay.İz düşümüyle sahile yakın bir yerde denizde göz kırpıyor ilk dördünde ay..
Bir masalda oldugu gibi denize dalıp ayı olmak isteği belirdi içimden,güldüm kendi kendime.Aklıma şaşayım,özeleştirisi geçti aklımdan.,seyire daldım,masala daldım.
Soyunmakta oldugumu anladım,içimdeki arzuyu yenemiyordum.Kum serin ve yumuşaktı.Yatsı ezanı okunuyordu.Sahil tenhaydı,adım adım ayak ayak denize yaklaştım,gözlerimi ay dan denizdeki aydan alamıyordum.Sanki ayırsam kaybolacak,denizin derinliklerine gömülecekti.İçim bu tatlı duygularla kıpır kıpırdı.Nasıl olmasın ki..yarın hilal ayıma kavuşacaktım.Masaldaki çocuk gibi sevdiğime kavuşacak mutlu olacaktım.
Dizlerimden göbegime kadar soyundum,gözlerim hala denizdeki hilal aydadır.Ben ilerledikçe o da ilerliyordu.Hep benden kaçıyordu,su boğazıma gelmişti.Su tatlıydı.Su çekiyor,ay gidiyor…Kocaman bir dağla geldi,başımdan aşarak sahile doğru kabararak ilerledi.Dalğa beni geçince yine suyun üstüne çıkmışım,sadece başım dışarıdaydı.
Paniğe kapılmış,gerisin geri çekiliyordum,çekiliyordum ama sahilden gelen karşı dalga beni dahada ileriye itiyordu.Suyun agzıma dolmaya başladıgını anladım.Denizdeki ay kaybolmuş,başımdaki ay parıl parıl parıldıyordu.Gözümü artık gökteki aya dikmiş,içimden tanrıya yalvarıyordum..Şuurumu topladım,başım sahilde olacak şekilde sırt üstü suya uzandım.Ellerimle ayaklarımla suyu kürekleyerek sahile canımı atmaya calışıyordum.Tekrar bir dağla üstümden atlayarak sahile vurdu.Tüm gücümü kullanarak karşı akıntıya direnerek ilerlemeye çalışıyordum.Bir yukarı,bir aşağı,bir sağa,bir sola…Beşikteymişim gibi sallanmaya başladım,gökteki ayda sallanıyordu.
Kumsala çıktıgımda başım dönüyor ve midem bulanıyordu,gözlerim kararıyordu.
Birkaç adam koşmuş “Geçmiş olsun…geçmiş olsun” diyorlardı.
Uğruna ölümleri göze aldıgım hilal ayım…
71-
Bugün öyle mutluyum ki..
Mutluluğum bir yandan,
eriyip giden buzdan kardan ve
toprak kokusu, çiçek kokusu
Yağmur bereketiyle baharda
Derken: eridi gitti dayanırlık kalmadı
gönlümde çöreklenmiş kahırdan
Edebiyatı bir yana bırakalım da mutluluğun
nedenini, kaynagını anlatayım istiyorsunuzdur
Efendim dün akşam daha doğrusu dün gece saat
24 civarı hanımla sahilden döndük evimizi aradık,
çocuklarımızın hal ve hatırlarını sorduk. kızımız Deniz
heyecan ve mutluluk çıglıklarını andıran şen ve şakrak
sesiyle sevgilisi yalçınların bu hafta sonu istemeye geleceklerini..
evde olamızı bidirdi. Yalçın uzatmalı askerzastmlı askermiş
Gülayın karşı çıkması nedeniyle iş bozulmuş gibiydi.
Konuşmuyor, yüzü gülmüyor; fırsat buldukça annesine çatıyor,
sebep olduğunu ima ediyordu .Gülay da pişman olmuş ,üzülüyordu.
Hele ben kahır oluyordum, sonu iyi olur dilerim.
İşte sevincim bundan..
İçimde çiçekler açıyor, dereler berrak sularını akıtıyor..
Eriyen kar ve buz suları çağıldaya çağıldaya akıyor.
Kuşlar serviler de kayalarda yuva yapıyor
.Dağlar yeşile kesilmiş.
Güneş daha tatlı, rüzgar daha şirin…
Eyyy okuyanlar tüm bunların birer gerçek olduğunu bilin.