0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
196
Okunma

Adaletin terazisinin dengesi bozulduğunda, insanlar bağırır, haykırır, yumruklarını sıkar. Oysa en tehlikeli başkaldırı, en sessiz olanıdır: hafif bir tebessüm. Kahkaha değil, öfke değil, kargaşanın tam ortasında bir dudak kenarına yerleşen küçük bir kıvrım… İşte sistemin en dayanamadığı şey budur. Çünkü sistem, kendi kurduğu sahte ciddiyetin aynasında çatlamaya başlar.
Bir tebessüm, sorgulamanın en naif ama en keskin hâlidir. “Ben farkındayım” der, “ve senin oyununa dâhil değilim.” Bu yüzden de baskının en büyük korkusu, kahkaha atan değil, gülümseyen insandır. Çünkü kahkaha, öfkenin sesidir; gülümseme ise gerçeğin ipucudur.
Peki sistem ne yapar? Maskeler dağıtır. “Maske, mesafe, yakalanmamak” der. İroniye bakın ki, bu sadece virüslere değil, çürümüş adalete de söylenmiş gibidir. Maske: Gerçek yüzünü gizle. Mesafe: Sorgulayanlardan uzak dur. Yakalanmamak: Suç üstü yapılırsa oyun biter.
Ama hesap edemedikleri şey şudur: Her maske ardında bir gülümseme saklanabilir. Her mesafe, sessizce çoğalan tebessümlerle kısalır. Ve yakalanmamak için saklananlar, aslında kendi korkularının mahkûmu olur.
“Bende bir açıklık var ki, herkes farkına vardı” diyen o itiraf, sistemin en derin korkusudur. Çünkü yanlışın üzerini kapatanlar, bir açıklıktan sızan ışığa engel olamaz. İşte o açıklık, tebessümün ta kendisidir.
Gülümseyen insan, aslında sistemin gözüne aynayı tutar:
— Sen adaletinle gururlanıyorsun, ama ben senin terazini görüyorum.
— Sen maskeni saklıyorsun, ama ben senin yüzündeki korkuyu okuyorum.
— Sen mesafe koyuyorsun, ama ben seni içimden çoktan geçtim.
İşte bu yüzden tebessüm, bir özgürlük alanı değil, bir özgürlük eylemidir. Gülümseyen insan, en büyük hicvi yapar: “Sen sandığın kadar güçlü değilsin.”
Çünkü sonunda olan şudur: Tebessüm çoğalır, tomurcuklanır, çıkmaz sokakların duvarlarını bile çatlatır. Sistem mi? O ise, kendi korkularını büyütmekten başka bir şey yapamaz.
Ve belki de devrim dediğimiz şey, yumrukla değil, bir gün milyonlarca insanın aynı anda hafifçe gülümsemesiyle başlar.
Erol Kekeç/ 09.02.2025/Sanccaktepe/İST