Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
TİLHABEŞLİ FİLOZOF
TİLHABEŞLİ FİLOZOF

Değişmeyen Çıkarın Değişen Kimlikleri

Yorum

Değişmeyen Çıkarın Değişen Kimlikleri

( 2 kişi )

0

Yorum

2

Beğeni

5,0

Puan

230

Okunma

Değişmeyen Çıkarın Değişen Kimlikleri

Değişmeyen Çıkarın Değişen Kimlikleri

İktidar, insanoğlunun tarih boyunca en çok arzuladığı ama aynı zamanda en ağır imtihanını verdiği alanlardan biridir. Onu eline geçirenlerin bir kısmı, koltuğun cazibesine kapılarak asli kimliklerini geride bırakır. Dün halkın diliyle konuşanlar, ertesi gün sarayın diline bürünür; dün özgürlük vaaz edenler, ertesi gün yasakları meşrulaştırır. Bu dönüşüm, çoğu zaman bir bilinçle değil, iktidarın sunduğu imtiyazları kaybetmeme kaygısıyla yaşanır.

Tarih Boyunca Değişen Yüzler

Roma İmparatorluğu’nda Sezar’ın ardından gelen yöneticiler, cumhuriyetin kalıntılarını koruyacaklarını söylerken hızla mutlak güce kaydılar. Cumhuriyetçi maskeler, imparatorluk tacıyla yer değiştirdi. Osmanlı’da da padişahların çevresindeki sadrazamlar ve paşalar, gözden düşmemek için her gün farklı bir maskeyle huzura çıktılar; kimi zaman dindar, kimi zaman fetihçi, kimi zaman barış yanlısı… Oysa özlerinde amaç hep aynıydı: Sarayda kalabilmek.

Fransız Devrimi’nin önderleri de özgürlük, eşitlik, kardeşlik diye çıktıkları yolda kısa sürede iktidarın büyüsüne kapıldılar. Robespierre’in özgürlük nutukları, birkaç yıl içinde giyotine gönderdiği binlerce kişiyle çelişti. Devrimciler, eski düzeni yıkarken yeni maskeler takarak aynı oyunu sürdürdüler.

Günümüzün Maskeleri

Bugün de sahne farklı değil. Seçim meydanlarında özgürlükçü, eşitlikçi, halkçı sözler veren birçok siyasetçi, iktidara yerleştiğinde çıkar gruplarının diline bürünüyor. Kimi liderler dün eleştirdiği küresel düzenle ittifak kurarken, kimisi dün savunduğu değerleri kolayca inkâr ediyor. Demokratik ülkelerde bile siyasetin merkezine oturan bu pragmatizm, toplumsal güveni aşındırıyor.

Kimi zaman dini değerler, kimi zaman milliyetçi söylemler, kimi zaman da modern özgürlük vaatleri birer maske olarak kullanılıyor. Hepsinin ortak noktası ise şu: İktidarı kaybetmemek. Çünkü iktidar yalnızca yönetme gücü değil; ihaleler, medya kontrolü, bürokrasiye nüfuz, görünürlük ve hatta tarihe yazılma ihtimali demektir. Bu yüzden siyasetçiler, her gün yeni bir kimlik icat etmeye zorlanıyor.

Toplumsal Yansımalar

Bu döngünün en ağır bedelini ise toplumlar ödüyor. Çünkü siyasal sistemin özü, kimliklerin bu kadar hızlı değişebildiği bir sahneye dönüşünce, yurttaşlar güven duygusunu kaybediyor. Dava ve ideal yerine günü kurtaran pragmatizm hâkim oluyor. Demokrasi yalnızca sandıkta değil, toplumsal hafızada da aşınıyor. İnsanlar, siyaset kurumuna inancını yitiriyor; aidiyet duygusu zayıflıyor.

Çıkışın Yolu

İktidarların maskelerini düşürmenin yolu, toplumsal denetim ve bilinçten geçer. Gücü eline alanın sürekli hesap vermesi, şeffaf mekanizmaların işlemesi, siyasetin kişisel mülkiyet değil toplumsal emanet olduğunun hatırlatılması gerekir. İktidarın geçici bir hizmet alanı olduğu kavranmadıkça, maskeler değişmeye devam edecektir.

Gerçek siyasal olgunluk, çıkar için kimlik değiştirmemek; hangi koşulda olursa olsun ilke ve değerleri korumaktır. Aksi halde tarih tekerrür eder: Dün sarayda, bugün parlamentoda; dün taçla, bugün oy pusulasıyla. Değişen yalnızca maskeler olur, özde ise aynı çıkarcılık sürer.

Erol Kekeç/22.08.2025/Sancaktepe/İST

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

Değişmeyen Çıkarın değişen kimlikleri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Değişmeyen Çıkarın değişen kimlikleri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Değişmeyen Çıkarın Değişen Kimlikleri yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL