0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
154
Okunma

DEĞİŞİKLİĞİ ve HAYATIMIZ
“Doğa intikam almaz, sadece cevabını verir.”
Doğanın Hikâyesi
Rüzgâr, binlerce yıldır aynı vadiden geçiyor Ağaçlar köklerini toprağa öyle derinden salmış ki, kuşlar yuvadan uçsa da dallar her bahar yeniden doğuyor.
Bir dere, binlerce yıldır aynı melodiyi söylüyor taşlara… Ama şimdi o melodi yavaşça kısılıyor.
Çünkü suyun sesi azaldı, toprağın rengi soldu, kuşların ötüşü daha seyrek duyulur oldu.
Doğa bize hep cömert davrandı.
Bize gölge verdi, su verdi, nefes verdi.
Bizse ona çoğu zaman sadece aldıklarımızla döndük, verdiklerimizle değil.
Ve işte bugün, doğa artık sessizce fısıldıyor:
“Beni duymazsanız, siz de susarsınız.”
Tehditler ve İklim Değişikliğinin Yüzleri
Her yıl milyonlarca hektar orman yok oluyor. Bu yalnızca ağaç değil, aynı zamanda yuvasını yitiren milyonlarca canlı demek.
Türkiye’de Akdeniz ve Ege kıyılarında çıkan yangınlar, binlerce dönüm alanı kül ederken, toprağın tutunacak kökü kalmıyor.
Bir köyde, yangından sonra dedenin söylediği şu cümle her şeyi anlatıyordu:
“Eskiden burası ormandı, şimdi hafızamız bile yanık kokuyor.”
Su Kıtlığı
Küresel ısınma yağış düzenini bozdu. Barajlar boşaldı, göller küçüldü, bazı dereler haritalardan bile silindi. Konya Ovası’nda tarlalar çatlamış toprakla kaplı. Bir çiftçi, çatlağın içine ayağını soktuğunda bile boşluk bitmiyor.
Biyolojik Çeşitliliğin Kaybı
Her kaybolan tür, ekosistemin sessizce kapanan bir sayfasıdır.
Arılar azalıyor, çünkü tarım ilaçları ve iklim değişikliği onların yaşam döngüsünü bozuyor.
Oysa arılar olmadan meyvelerimizin, sebzelerimizin yarısından fazlası yetişemez.
İklim Felaketleri
Seller, kuraklıklar, fırtınalar artık “olağanüstü” değil, “olağan” hale geldi.
Karadeniz’de bir yaz günü, bir haftada iki sel felaketi yaşanması artık şaşırtmıyor bile.
Ama her sel, hem doğanın hem insanların hafızasında derin bir iz bırakıyor.
Birlikte Kurtarabileceğimiz Gelecek
Yenilenebilir enerjiye geçmek, tarımda su tasarrufu sağlamak, tek kullanımlık plastikleri hayatımızdan çıkarmak, ormanları korumak ve yenilerini dikmek…
Bunlar bir kişinin değil, hepimizin sorumluluğu.
Ama en önemlisi, zihniyet değişimi
Doğayı sadece “kaynak” olarak değil, “yaşayan bir dost” olarak görmek.
Onunla rekabet etmek yerine, onunla uyum içinde yaşamak.
16. Ağustos 2025 ALİ BALABAN
5.0
100% (2)