2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
225
Okunma

Araştırma:Enver ÖZÇAĞLAYAN
TASAVVUF HAYATIMIZDA İLKLER (7)
Ahmet YESEVÎ
"Hikmetler"
HİKMETLERİN DİLİ:
"Mevcut Divan -ı Hikmet nüshalarında bulunan hikmetlerin dilinin Ahmet Yesevi’nin dilini aksettirmediği kesindir. Hikmetler muhteva bakımından Yesevi dervişlerince yaşatılmakla beraber, zamanla dili değiştirilmiş, mahalli bir takım dil özellikleri Hikmetlere dahil edilmiştir.Mesela Taşkent yazmasında Özbek dili hususiyetleri, Kazan baskılarında Kazan Tatarcası hususiyetleri derhal göze çarpmaktadır.Bu hususa temas eden A.Caferoğlu, haklı olarak Divan-ı Hikmet nüshalarının dil bakımından Özbekçe’ye kaydığını bildirir.Eldeki Divan-ı Hikmet nüshalarına dayanarak Ahmet Yesevi’nin dili hakkında hüküm vermek son derece güç bir iştir; hattâ imkânsızdır.Olsa olsa mevcut Divan-ı Hikmet nüshalarının dili hakkında birşeyler söylenebilir.Yukarıda da belirtildiği üzere; mahalli özellikler bu hususta da kesin bir karar vermeye engel olmaktadır.Divan-ı Hikmet nüshalarının dil bakımından mahalli özellikler taşıyan Doğu Türkçesine dahil olduğu açıktır. Ancak Ahmet Yesevî’nin ana şivesinin ne olduğu bilinmediği gibi, Argu Türklerinden olduğunu kabul edip Argu’ca saymak (Prof.Dr. Fuat Köprülü’ye göre) veya Hokandlı olduğunu kabul ederek halis Hokand şivesi kabul etmek (Vambery’e göre),sadece bir tahmindir.Hikmetlerde görülen dilin Çağatay veya Özbek dili olmayacağı da kesindir. A.Caferoğlu Ahmed-i Yesevi’nin dilini Müşterek Ortaasya yazı dili dairesine dahil etmekte, Prof. Fuat Köprülü ise; Karahanlı Edebi diliyle ilgili görmekte, Ahmet Yesevi devrinden ele geçen bir metin olsaydı, bunun Kutadgu Biliğ dilinden pek farklı olmayacağı kanaatindedir.Bizce Ahmed-i Yesevi’nin hikmetlerinde kullandığı edebi dili ki bu dil kendi şivesinden pek farklı olmayacaktı.Müşterek Ortaasya yazı dili dairesine dahil etmek veya Doğu Türkçesi yazı dili kabul etmek en akla uygun olanıdır.Bununla beraber hiç değilse M.XII. veya XIII. asra ail bir Hikmet mecmuası ele geçinceye kadar, bu hususta kesin bir hüküm vermek mümkün olmayacaktır."
HİKMETLERİN ŞEKİL VE KAFİYE YAPISI:
Hikmetlerin büyük bir kısmı 5-25 arasında değişen dörtlüklerden oluşmaktadır.Kafiye düzeni yönünden "Koşma" ya benzerler.Dörtlük tarzının eski edebiyatımızda bilinen ve kullanılan bir tarz olduğu Divân-u Lûgat’ı Türk ve Atabetü’l-hakâyık’tan kolayca anlaşılmaktadır.Bunun yanında bir kısım hikmetlerde gazel tarzı, Mesnevî tarzı kullanılmıştır.
Ahmet Yesevi devrinde eski halk edebiyatı mahsüllerinin muhteva bakımından olduğu kadar,şekil ve ifade bakımından da büyük bir gelişme gösterdiğini kabul etmek hatalı olmaz.Ahmet Yesevi ile başlayan dîni- tasavvufi konuları halk edebiyatı şekilleri içinde sâde bir dille ifade edebilmek san’atı şüphesiz en mükemmel duruma Oğuz Türkçesiyle; Yunus Emre ile erişmiştir.Bu sebeple Ahmed-i Yesevi’ye, Yunus Emre’ye bir zemin hazırladığı için, edebiyatımızda müstesna bir yer vermek zorundayız.
DÎVÂN-I HİKMET NÜSHALARI:
Daha önceki yazılarımızda da belirtildiği üzere Divân-ı Hikmet nüshalarından tertipli bir divan bulunmadığı gibi, maalesef elde zamanına ait yazılı hikmetler de bulunmamaktadır.Eldeki nüshalarının en eskisi M.XI,M.XII.asra aittir.Bu sebeple mevcut yazma nüshalarının dil bakımından güvenilirliğinin olmadığı da âşikârdır.Çeşitli bölgelerde ve çeşitli şahıslar tarafından yazıya geçirilen hikmetler topluluğu bir mecmua karakteri taşır.Bu yüzden yazmaların hepsinde hikmet sayısı farklılık göstermektedir.Divan-ı Hikmet adını taşıyan yazmalarda çoğunluğunu Ahmed-i Yesevi’nin hikmetleri teşkil etmekle beraber, diğer Yesevi dervişlerine ait hikmetler de bulunmaktadır.Divan-ı Hikmet’in basma nüshalarında da aynıdır.En hacimli olanı Kazan 1896 baskısında dahi Ahmed-i Yesevi’ye ait hikmetlerin hepsi bulunmamaktadır.Ahmed-i Yesevi’nin hikmetlerinin bir kısmı ise hikmet mecmualarında, diğer hikmet şairlerinin hikmetleriyle birarada bulunmaktadır.Ahmet Yesevi’nin şahsiyeti, hikmetlerinin Türk dünyasındaki yeri ve tesiri göz önüne alınınca,pek çok hikmet mecmuasının tertip edildiği anlaşılır.Bu sebeple pek çok resmi ve özel kitaplıklarda Divan-ı Hikmet nüshalarına ve Hikmet Mecmualarına rastlanmaktadır.Divan-ı Hikmet’in Türk İslam Kültürü bakımından büyük bir önem taşıdığını belirtmeliyiz." Devam Edecek...
5.0
100% (2)