Temel abi 42 yıllık pazarcı. 4 – 5 yerde kiraladığı pazar çadırı varmış. Semt pazarcısı olarak çalışmakta. Baba mesleği der her zaman. Pazarcı Temel Abi, Gülsün ablayı hiç görmeden nikâhlanmış. Temel abinin annesi karşı köydeki eltisinin önermesiyle kız görmeye gitmiş. Çok beğendiği kızı o gün istemiş. Temel abiler varlıklı bir aile imişler o vakitler. Çok kız anası Temel abinin annesine kızlarını önermişler ama Annesi beğenmediği için sessiz kalmış yıllarca.
Hani filmlerde olur ya ilk görüşte aşk, işte tamda öyle başladı bizim hikâyemiz diye başladı anlatmaya. Askerden teskereye geldiğimde bir kız oturuyordu salonda. Ona duyurmadan sessizce tüm odaları gezdim ama anam yoktu. Sonra valizimin sesine koşarak geldi gülsün. Uy dedi sen Temel misin dedi. Evet, ben Temelim de sen kimsin dedim. Gülsün dedi. Bir baktı yüzüme mavi mavi, alıp götürdü yüreğimi. Öylece bakakalmışız hatta donakalmışız. Anamın çığlığıyla ayrıldı ellerimiz.
Biliyor musun Hemşerum anası, babası kaderi gülsün diye koymuşlar adını. Biz çok sıkıntılar çektik, çok ağladık bari bu kıza kaderi gülsün demişler. Ama düşündükleri gibi olmamış. Gülsün küçükmüş, hayal, mayel hatırlıyor zaten. Anasını Babasını bir trafik kazasında kaybetmiş Gülsün. Gülsün Hanım, adının anlamını her zaman derinlemesine hissetmiş bence. Ana babası, onun hayatında mutluluğun ve sevginin daim olmasını istemiş bence. Ve bu yüzden "Gülsün" ismini vermişlerde olabilir. Gülsün Hanım zaman geçtikçe hayatında pek çok zorlukla karşılaşmış olsa da, o sıkıntılı günlerden sonra Temel Abi, onun için gerçek bir sığınak olmuş.
Üç beş ay sonra düğünleri olmuş. Mahallenin içinde düğün dernek, mevlit gibi aktivitelerin yapıldığı bir salonda dünya evine girmişler. Sevdiklerimizle birlikte hopladık zıpladık. Ben hayatımda ilk defa dans ettim biliyor musun Emre Bey dedi…
Evlilikleri uzun yıllar boyunca güçlü bir bağla devam etmiş. İki çocukları olmuş. Her biri, hayatlarımızın neşesi ve umut kaynağıdır ha dedi. Her birini de ayrı sevmişim dedi. Gülsün Hanım ve Temel Abi, birlikte geçirdikleri her anı iyi değerlendirmişler. Sevgi, saygı içinde sıcak yuvaları aşk içinde sıcaklığını korumuş. Sevgi dolu bir yuva kurmuşlar.
Pazarcılık zor meslek Emre Bey dedi. Pazar yerini kurmak ayrı bir zor dedi. Kışı var, yağmuru var, güneşi var. Birde fırtınası var rüzgarı var. Ama geçim derdi işte ne yaparsın. Başka bir iş de yapamayız ki. Alışmışız bu işe. Beş ayrı yerde Pazar kuruyordum ama evlendikten sonra üç yere düşürdüm. Zira çocuklarıma ve eşime vakit ayıramıyordum. Yazın, Pazar kurmadığım zamanlarda hep beraber deniz kenarına gidiyoruz. Lodos olduğun da ise pikniğe gidiyoruz. Küçük sürprizler yapabiliyor musun Temel Abi diye sordum. Nasıl yani dedi. Evlilik yıldönümünde, çiçektir, dışarda bir yemektir falan dedim. Tabi Uşağum. O günü hiç unutmam. Unutturtmaz da zaten dedi gülerek. Çok zor günler geçirdik. Ama Gülsüm Hanımın desteğiyle her zaman galip çıktık o savaştan dedi.
Gülsün Hanım, hayatına anlam katan bu sevgi dolu ilişkisiyle, adının anlamını gerçek kılmışa benziyor bence. Onun "gül" gibi açması, sadece isminin değil, yaşadığı hayatın da bir yansıması gibi sanki. Temel Abi ile birlikte, aşkın ve mutluluğun ne denli güçlü olabileceğini her gün yeniden keşfetmişler edasıyla başı dik yaşamışlar yıllarca.
Peki, Temel Abi. Bişey soracam ama korkuyom da aslında. Gülsün ablaya evde yardım ediyor musun hiç. Ne yardımı dedi. Hani ev işidir, mutfak işidir. Etmem mi dedi. Perdeleri, tülleri ben asarım. Suyu ben taşırım. Bazen elektrikli süpürgeyle toz almışlığım bile vardır dedi.
Şimdilerde Temel Abi 72 yaşında, Gülsün Hanım 70. Mutlulukları ilk gün ki gibi. Hiç bitmesin İnşallah. Bu iki aşık insana sağlıklı uzun ömürler diliyor ellerinden öpüyorum.

Aşkla kalın, sağlıklı kalın ve hep böyle kalın…

Emre Vehbi Alkan
Şiirbaz
07. Mayıs. 2017