Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
hayalihanım
hayalihanım

BÖLÜM 15

Yorum

BÖLÜM 15

( 1 kişi )

1

Yorum

2

Beğeni

5,0

Puan

186

Okunma

BÖLÜM 15

Jülide ve Jale kahvaltıdan sonra plaj çantalarını hazırlayıp kumsala gitmeye karar verdiler. Hava bunaltıcı derecede sıcaktı. Jale’nin yüzüne vuran sıcak havanın etkisiyle alnında biriken ter damlaları süzülmeye, elbisesinin karnının üzerindeki ıslak kısmı da vücuduna yapışmaya başlamıştı. Sıcaktan iyice bunaldığını fark ettiğinde üzerinden çıkardığı elbisesini katlayıp çantasına koydu. Havlusunu kuma serdikten sonra sıcak kumdan yanan ayaklarını suya sokmak için denize koştu, soğuk denizin cazibesine dayanamayıp kendini suya bıraktı. Gökçeada’daki son saatleriydi, çok tatile çıktığı söylenemezdi o nedenle anı yaşamaya ve her bir dakikanın keyfini çıkarmaya odaklandı. Kıyıdan uzaklaşmış derinlerde yüzüyordu. Jülide’nin bu sıcakta güneşleniyor olmasına anlam veremedi, kendisi gibi beyaz tenli olduğundan güneşlendiği zaman yüzü ve omuzları kızarıyordu. Kumsalda onlardan başka kimse yoktu. Susadığını hissettiğinden kıyıya doğru yüzmeye başladı. Hafif rüzgârın etkisiyle sürükleniyor, sabırsızca daha hızlı yüzüyor ama bir türlü kumsala yakın bir noktaya ulaşamıyordu. Yorulduğunu hissedince bekledi sonra öne atılıp yüzünce kısa bir süre içerisinde kuma basmayı başardı. Denize girdiğinde esen hafif rüzgâr şimdi şiddetli esiyordu, gökyüzünde kararmış bulutlar sanki biraz sonra duyulacak şimşek sesinden korkup birbirlerine sokulmuş gibiydi. Kum üzerinde bir süre ayakta öylece durup dinlendi. Gücünü topladığını hissettiğinde, denizin dibindeki çakıl taşlarını görene kadar kıyıya doğru yüzdü. Ayağını yere basmasıyla bir dalga başının üzerinden geçip onu yere serdi. Dengesini bulduktan sonra kendini öne attı. Alt bacaklarıyla sanki karda yürüyormuşçasına denizin içerisindeki çakıl taşlarının üzerinde düşe kalka yürüyüp birbiri ardınca gelen dalgalardan kurtuldu. Jülide karşısında güneşlendiği havlusuna sarılmış halde, “Jale, üşüdüm… Eve dönelim mi?” dedi. Jale saçlarını kuruladı, havlusunu beline sardı. Çenesi hafifçe titremeye başlamıştı. “Evet, dönsek iyi olur. Ben de üşümeye başladım.” Ablası kalan eşyalarını ve kırmızı elbisesinin yakasına taktığı siyah çerçeveli güneş gözlüğünü de çıkarıp çantasının içinde bir yere sıkıştırdı. Onlar kumsalı bitirip taşlı yolda yürümeye devam ederlerken yağmur çiselemeye başlamıştı. Jülide oldum olası terlik giymekten hoşlanmazdı, kılık kıyafeti çocukluktan beri onu akranlarından ayıran havalı ve farklı bir tarza sahipti. Küçükken annesi Jülide pijamasının üzerine bir şey döktüğünde üstünü değiştirir, küçük kız üst alt takımı bozuldu diye oturup ağlardı. Jülide büyüdükçe moda onun için bir tutku haline geldi. Jale de ablası gibi, modayı çok sevmese de zevkli giyinirdi bu nedenle ablasının eleştiri oklarının hedefi olmaktan epey uzaktı.
Hızlı adımlarla yürüdükleri yolu yağmur çiselerken yarılamışlardı. Jülide “İnanmıyorum, nasıl unuttum. Plaj havlum orada kaldı. Jale benim için alıp gelebilir misin?” dedi. Jale “Tamam alırım, sen eve git.” dedi ve taşlı yolda ne kadar hızlı koşulabilirse o kadar hızlı bir şekilde ters yöne koşmaya başladı. Nihayet kumsala vardığında, plaj havlusunu olduğu yerde göremeyince onu aramaya koyuldu. Yağmur iyice yağmaya başlamıştı, yağmur damlaları kumlar üzerine puantiye kumaş gibi serilmişti. Denizin üzerinde siyah bir şey gördüğü için o tarafa yönünü o tarafa çevirdi. Siyah renkteki plaj havlusu rüzgârda denize uçmuştu fakat uzaklara sürüklenmemiş olduğundan kenarından tutup çekti. Islanan havlu ağırlaşmıştı bu nedenle suyunu iyice sıktı. Bir kolunu açıp soğuk havluyu üşüyen bedeninden uzakta tutarak eve doğru yürümeye başladı. Bir süre sonra kolları da üşümeye başladı, belindeki havluyu çıkarıp onu omuzlarına atıp sarındı. Yolun üçte birini yürüdüğü vakit yağmur iyice bastırdı. Yakınlarda ilk bulduğu market neresiyse hiç düşünmeden kendini içeri attı. Markette kimse yoktu üstelik kasa da boştu. Yerleri ıslatmamak adına kapının önünde yağmurun dinmesini beklemeye başladı. İki dakika henüz geçmemişti, Mete koşarak içeri girdi şaşkınlıkla karışık bir tebessümle, “Merhaba, sen de mi yağmurdan kaçtın?” Jale “Evet yağmurdan kaçtım. Ağustos ayında Gökçeada’da böyle bir yağmurla karşılaşmak da büyük şans öyle değil mi?” dedi. Mete “Evet, öyle ama önümüzdeki hafta Eylül ayı başlıyor. Ağustos bitti sayılır, o yüzden normal.” dedi. Jale “Yarın iş başı yapacağız, feribota yetişmem lazım. Hoş çakal.” “Güle güle limonatam, yolun açık olsun.”

Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (1)

5.0

100% (1)

Bölüm 15 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bölüm 15 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BÖLÜM 15 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Güneşin Kızı Zehra
Güneşin Kızı Zehra, @gunesinkizi1
18.6.2025 16:04:29
5 puan verdi
Sıcaktan yağmura, denizden markete uzanan bu bölümde atmosfer çok güzel yansıtılmış. Görseller gibi akıyor, karakterler içten ve doğal. Finaldeki “limonatam” detayı da çok hoş bir dokunuş olmuş. ☀🌧🍋 Tebrikler
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL