1
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
242
Okunma

:Zamanın Hücresinde Bir Işık
Bugün, arşivin en arka rafından bir ses geldi. Tozla kaplı defterin arasından süzülen bir cümleydi bu yazıldığı günün mürekkebi hâlâ ıslak, hâlâ kalbimi titreten cinsten:
“Unutmadım, sadece beklettim.”
Bazı kelimeler vardır; zamanı durdurmaz, ama zamanı susturur. İşte bu cümle de onlardandı. Onu bulduğum an, yıllar öncesine açılan bir tünelin kapısını aralamış oldum. Burası, ışığın bile geçmediği bir hatıra hücresiydi. Ama ben orada, bir cümleyle aydınlandım.
Belki de zaman, bir parmak izi gibi hepimizin üzerinde durur ama biz o izleri okumayı unuturuz. Oysa her iz bir hikâye, her kırık cam bir hatıra yansımasıdır.
Bugün kendi içimde bir arşiv odası açtım. Zamanı tasnif edemem ama hisleri etiketledim.
“Bu gün umutluydu.”
“Bu an kırıktı.”
“Bu bakış sanki hiç yaşanmadı.”
Ve en alt rafta, hâlâ kalbimi diken diken eden bir başlık vardı:
“Kayıp Zamanın İzdüşümü.”
Oraya bir not iliştirdim:
“Geri dönmedim, ama içimde hâlâ oradayım.”
Ferdaca
5.0
100% (8)