0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
216
Okunma
Her yıl, iki kez, başucuma geliyorsun.
Ve her defasında, gözlerinde gözyaşları birikmiş oluyor.
Bana, "Beni affedebilecek misin?" diye sitem ediyorsun.
Ama sonra, bir şey söylemeden, hemen ardını dönüp gidiyorsun.
Vicdanın mı sızlıyor, yoksa gerçekten sevdin mi?
Bunu bile bilmiyorum.
Bir zamanlar, lisenin son yılında, üniversite için bölüm seçiyorduk.
Sen doktor olmayı hayal ediyordun, ben ise polis.
Bir gün yaşlanınca, "Ben bakarım sana," diyordun.
O zamanlar, hayatın ne kadar hızlı geçtiğini anlayamıyordum.
Okullar bitti, sen doktor oldun, ben ise umut dolu bir polis.
O kadar heyecanlıydın ki, mezuniyet töreninde gözlerin gülüyordu.
İçin içine sığmıyordu adeta, gururla konuşuyordun.
Anne ve babanın gözlerindeki gururu görüyordum.
Ama ben, seninle olduğum her anı, en değerli anım olarak görüyordum.
Onurum, yaşam kaynağım, biricik sevdamdın sen.
Ama nereden bilebilirdim ki, kötü günlerin henüz başlamadığını?
Zamanla her şey değişti.
Her gün eve geç geliyorsun, hep bir bahane buluyordun.
Farkında mıydın, bilemiyorum ama sen benden uzaklaşıyordun.
Bir süre sonra, seni bir türlü bulamıyor, sesini duyamıyordum.
Bir gün sabah uyandım, gökyüzü kararmış, yağmur yüklüydü.
Bir sıkıntı vardı içimde, o gün tayinim çıktı.
Bir gün, seni son kez görmek için geldim.
Evinizde nişanınızın olduğunu öğrendim.
Dünyam yıkıldı, o kadar yıkıldım ki, yüzünü bile görmek istemedim.
Geriye dönüp bakmadım, yalnızca bu gerçekleri yazdım.
Hüzün dolu satırlar kalbime kazındı.
Sana veda ediyorum, güzel bakışlım.
Seni sevdiğim için özür dilerim.
Bir cuma akşamı, zor bir göreve çıkıyorduk.
Yanımıza en değerli eşyalarımızı almamız söylendi.
Arkadaşlar çelik yeleklerini, yedek kurşunlarını aldılar.
Ben ise, senin aldığın, "Seni seviyorum" yazılı künyeyi yanıma aldım.
Resminle vedalaşırken, bir sızı hissettim kalbimde.
Bütün vücudumda bir soğukluk yayıldı, o an her şeyin sonunun geldiğini fark ettim.
Görev yerimizde karanlık bir şehir vardı.
Elim tetikte, her an bir tehlike olabilir diye hazırdım.
Bir an annem seslendi, "Oğlum!" diye...
Dönüp baktığımda, içimde bir acı hissettim, derin bir acı.
O anda, gözyaşlarım her şeyi silerken, ezan ve sela sesleri kulaklarımda çınladı.
Ve ben, sana veda ederken son bir kez düşündüm...
Kendine iyi bak, güzel gözlüm.
Seni sevdiğim için özür dilerim.