Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
TİLHABEŞLİ FİLOZOF
TİLHABEŞLİ FİLOZOF

Toplumsal Boykot

Yorum

Toplumsal Boykot

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

280

Okunma

Toplumsal Boykot

Toplumsal Boykot

Bir toplumdaki üretim ve istihdam alanlarını boykot etmek akıl işi değildir. Ancak görüyorum ki, toplum bir düdükle ya hizaya geçiyor, ya hazırola duruyor ya da yerinde sayıyor; bazen de fren tutmayıp önüne çıkana tosluyor. Hakikaten gariplikler ülkesi haline geldik.

Sizin yaşam hakkınızı elinizden alanların üretim tesislerini besmeleyle açıyorsunuz, ardından insanlara boykot çağrısı yapıyorsunuz. Denetimi sağlayamıyorsunuz, kimin eli kimin cebinde belli değil. Saatlik, günlük zamların yapıldığı bir ortamda, işletmelerin boykot edilmesini istiyorsunuz. Ancak kimse çıkıp da sormuyor: "Bir yönetim kendi sorumluluğunu yerine getiremediği için ben acı çekiyorum, fakat aynı yönetim bana diyor ki ’senin bu acının sebebi bunlar, onları boykot et!’" Yahu, siz bizim aklımızla daha ne kadar dalga geçeceksiniz?

Biz yönetimi neden istiyoruz? Millet, kendi imkanlarını harcamayı bilmiyor da, sizi başımıza getirip istediğiniz gibi har vurup harman savurun, yanlış yapanlara göstermelik cezalar keserek millete hiçbir faydası olmayan anlamsız açıklamalar yapın diye mi? Dilde pelesenk olmuş bir ifade: "Serbest piyasa." Yahu kardeşim, serbest piyasa demek, kaliteyi artırmak ve uygun imkanlarla insanlara mal ve hizmet sunmak demektir. Ancak sizin serbest piyasa anlayışınız, kazıklayanların sayısını artırmak ve onlara geniş manevra alanları açmaktan ibaret.

Muhalefet diye bir yapı çıkıyor, "Şunları şunları boykot edin" diyor. Pek güzel! Alıştınız artık, iktidarınız da muhalefetiniz de birbirini besliyor. Hem sizi besleyelim hem sırtımızda taşıyalım, sonra da tüm beceriksizliklerinizin suç ortağı olalım, öyle mi? Ne âlâ memleket! Muhalefet, işlevsiz bir kasnak gibi dönüp duruyor, fakat bir arpa boyu yol gidemiyor. İşin daha vahim tarafı, milletin değerleriyle barışmadığından dolayı, aslında iktidarın ömrünü uzatıyor ve ona hayat suyu olmaya devam ediyor. Kendi kimliğiyle barışamayan, halkın beklentilerine cevap veremeyen bir muhalefet, sadece var olan düzeni sürdürmekten başka ne yapabilir ki?

Şunu iyi dinleyin: Biz bu ülkede "politikacıyım" diyen herkesten bıktık ve artık iğreniyoruz. Bu sözümü yabana atmayın! Gelecek süreçte söylediklerimin ne anlama geldiğini yaşayarak göreceksiniz. Gelin, hep birlikte bir araştırma yapalım: En güvensiz insanların kimler olduğunu soralım. Göreceğiz ki, bunlar, söylemleri ve meslekleriyle milleti ikna etmeye çalışıp aslında kandırmaktan başka bir iş yapmayan, cukkalarını dolduran, milletin acısını hiç duymayanlardır.

Erdemli, adil ve insanlığa örnek olacak; doğruyu yaşayarak gösteren, kötülüklerden kaçınarak kötülüğe giden yolları kapatan insanlar hariç, toplumun büyük çoğunluğu artık düdüklerle yaşar hale geldi. Akıl çöküntüsü ve bilinç kırılmasının olduğu bir ortamda huzur kalmaz. Bunu artık anlamalıyız. Yazıktır, günahtır!

Bu ülke, bazıların şahsi kaprisleri ve çıkarları için bozuk para gibi harcanacak bir toprak parçası değildir. Sizin için "vatan" menfaatlerinize hizmet eden bir araç olabilir, ancak bizim için tarihimiz, ülkümüz, kanla harmanlanmış ve ecdadımızın gözünü kırpmadan uğruna can verdiği yerdir. Kimsenin menfaatleri uğruna toplumsal birlik ve beraberlik duygularımızı imha edip mahalleler oluşturmasına, bu mahalleler arasına duvarlar örüp her mahallenin kendi pisliğini diğerinin üzerine atmasına izin vermeyeceğiz.

Bu ülke kimsenin babasının malı değildir! Yöneticiler, biz seçtiğimiz için oradasınız! Kimsenin milletin malını savurmasına izin vermeyeceğiz, o dönem bitti. Allah’ın izniyle elimizdeki kalem, sizin tüm korunaklı duvarlarınızı delip geçecek güçtedir. Hakikati Allah’ın istediği gibi anlatmaya devam edeceğiz ve sonucunun ne olacağını hep beraber göreceğiz. Hakikatin önünde hiçbir güç duramayacaktır! Mutlak güç Allah’tır ve herkes ona göre yaşasın!

Erol Kekeç/02.04.2025/İskenderun-Adana Arası

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Toplumsal boykot Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Toplumsal boykot yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Toplumsal Boykot yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İbrahim Kurt
İbrahim Kurt, @ibrahimkurt
4.4.2025 19:04:47
Hocam ürün boykotu yada marka boykotu ile istihdam veya üretim alanı aynı şey değildir bu durumu anlatırken konu hakkında daha çok bilgi toplamanız gerek bu şuna benzer çalışana bağırıp çağırmaya gerek yok söylenen patrona olmalı ve öyle boykot yapılıyor. Artı bu boykot edilenler üretim alanları ile hiç ilgisi ve alakası yok kısmen istihdamı kapsıyor diye bilirsiniz ancak konu onlar değil daha çok gerçekler var adalet yoksa üretimde yok ekmekte yok istihdam da yok size bu konuda katılmıyorum çalışmalarınızda başarılar diliyorum Tüccar yada satıcı üretim alanı demek değildir yada istihdam demek değildir. Örnek bir TV kanalı nın üretim alanı ile ne ilgisi var
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL