0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
286
Okunma

Kadınlar için bu ülkede çok şeyler yazıldı, çizildi ama yazılanlar çizilenler pek onlara sorulmadı. Onlar hakkındaki kararları hep erkekler verdi.
Bu gün ülkede analar ağlıyor, yıllardır hep ağlattık zaten anaları. Savaşlara onların çocuklarını gönderdik, okulsuz bıraktık, aç bıraktık anaların çocuklarını. Eşi, çocuğu işsiz olduğundan dolayı cenceresinde ne pişireceğini kara kara düşünen bizim kadınlarımız.
Kadınlarımız son yıllarda daha da düşünür oldu. Çocukları doğduğu, büyüdüğü topraklardan kopmak zorunda bırakıldı. Çünkü köyünde ürettiği tütün, pamuk, buğday, süt para yapmıyordu, pancar, patetes yok pahasına gidiyordu. Kota bile getirmişlerdi ürettiği ürünlere. Vahşi kapitalizm acımasızca sömürmeye başlaşmıştı, yoksullaştırmış ve üretimden uzaklaştırmıştı analaramızı ve erkeklerimizi. Her zaman olduğu gibi yine bahtı karaydı analarımızın, gurbete yol görünmüştü… doğduğu topraklardan sanayi kentlerine doğru acı ve çileli bir yolculuktu bu. Köyden kente çalışmak için göç eden gençler büyük kent varoşlarında, sanayi kentlerinde yok pahasına çalıştırmakta yarı aç yarı yok günlerini geçirmektedirler. Sahi askeri ücreti bilen var mı ? Ev kiralarını, elektrik ve su giderlerini bilen var mı ? Bunlara yetmiyor ki askeri ücret. Sahi genç çocuklarımız neler yapıyor bu sefalet ücreti ile ? Hiç düşündünüz mü!! Siz işsiz bıraktığınız genç kızlarımızı hiç düşündünüz mü ?neler yapıyor diye. ?
Anaların ne acılar çektiğini hiç düşündünüz mü ?