Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
muzaffer_55
muzaffer_55

UKRAYNALI ZEHRA

Yorum

UKRAYNALI ZEHRA

0

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

243

Okunma

UKRAYNALI ZEHRA





UKRAYNALI ZEHRA ( 1 )


Kerem katırın üstünde , köye dönüyordu. Elinde cep telefonuyla internet
te,dolaşırken, bindiği katır,yolu bildiği için,kendi halinde yavaş, yavaş
köye doğu gidiyordu. Bir sesle, başını kaldırıp baktı. Köyün çobanı Hüsnü
kendisine sesleniyordu..
... Ne var Hüsnü abi.
... Gel biraz otur, yemek yiyelim.
... Ben yemek yedim Hüsnü abi.ama hatırın için geleyim. Kerem katırı Hüsnünün
oturduğu ağacın yanına doğru sürdü.
... Nasılsın Hüsnü abi, iyimisin?
... Çok şükür kerem. İyiyim. Çok dalgınsın. Etrafına bakmadan,gidiyorsun.Maşallah
katır evin yolunu biliyor. Kendi kendine köye gidiyor.
... Hüsnü abi. Bu katır,senelerdir bizim bahçeye gide gele yolu ezberledi. Sen ne
yapıyorsun.Maşallah koyunları bir araya toplamışsın
... Yoruldum Kerem. Biraz dinleniyorum. Hava çok sıcak.
... Senin işin çok zor Hüsnü abi. Dağ bayır,tek başına,koyun güdüyorsun. Analığın
Müzeyyen teyzede, öldü. Koca evde tek başınasın. Bence senin artık evlenmen
lazım. Evde işini yapacak,konuşup sohbet edecek biri lazım.
... Yaşım 35 , Bu yaştan sonra beni köyde,kim ister. Zaten bana köyde,behlül diye
lakap takmışlar,bazen,benle deliymişim gibi, alay ediyorlar.
... Esas sana deli diyenler akılsız.Senin kalbin saf,kalbinde kötülük yok.Kimseye
zararın yok. Sen onların sözüne bakma.Ben sana istersen, internetten evlenecek
bir kadın bulurum.İstermisin?
... Gerçekten olurmu Kerem.
... Olur tabi Hüsnü abi.istersen ben sana yardımcı olurum. Bir deneyelim,ne zarar
edeceğiz’ki. Bak Hüsnü abi. Bu Akşam bize uğra. Beraber pala durmuşa
gidelim. Şöyle saç,sakal güzel bir traş ol. Yarında burada koyunlarla beraber
resmini çekip internete koyarım.Kısmetse,mesaj gelir.

Kerem ,akşam Hüsnü ile birlikte, köyün berberi, Pala Durmuşun dükkanına giderek
Hüsnüyü saç, sakal traş ettirdi. yarın öğle zamanı buluşmak için. ayrıldılar.
Kerem öğleye doğru, Çoban Hüsnünün bulunduğu yere geldi. Koca ovanın yanındaki
asırlık çınar ağacinın gölgesinde koyunları bir araya toplamış, çınar ağacının
dibinde uyuyordu. Kangal cinsi köpeği ulaş, bir kaç kez havlayınca. Doğrulup
etrfına baktı. Hoş geldin kerem.
... Hoş gördük Hüsnü abi. Kerem katırdan inip, katırı ağaca bağlayarak oturdu
... Maşallah Hüsnü abi, bayramlık elbiselerinide giymişsin. Çok güzel olmuşsun.
Beni dinle Hüsnü abi. Koyunların yanına geç. Ben senin videonu çekerken
Sende konuşmaya başla.
... Ne konuşacağım Kerem?
... Hüsnü abi, evlenmek için bayan arıyorsun ya. Evlenmek için Akıllı, dürüst bir
bayan arıyorum diyeceksin. Hüsnü ayağa kalktı, sürünün yanına gidip durdu.
Kereme baktı . Başlayayımmı Kerem?
... Başla Hüsnü abi. Hüsnü Keremin dediğini tekrarlayarak evlenmek istediğini
söyledi.Tamam Hüsnü abi . Ben bunu internete koyarım.
... Sağol Kerem ne zaman haber gelir.
... Acele etme hüsnü abi. Bakarsın hemen gelir. Bakarsın bir hafta sonra gelir.
... Ya gelmezse Kerem?
... Yapacak bir şey yok Hüsnü abi. Şansına kalmış artık.
... Sen iyi adamsın Kerem. Bu köyde,benle konuşan, beni seven tek adamsın.
... Kerem bu sözleri duyar duymaz çok duygulandı. Herkesin küçümseyerek
Baktığı, Hatta,şakayla karışık alay edip güldüğü, kimsesiz çoban Hüsnü,
Bütün samimiyetiyle, temiz ,saf yüreğiyle, kendisine iltifat ediyordu.
Hüsnü abi, ben şimdi gidiyorum. Mesaj gelirse, ben yanına gelirim konuşuruz.
Hüsnü hemen ağacın dibinde duran heybesinden bir poşet çıkarıp, Kereme uzattı
... Bunu afiyetle ye. Benim evimin bahçesinden topladım. Kerem ,içinde kıpkırmızı
kocaman taneli kiraz poşetini aldı.
... Teşekkür ederim ,Hüsnü abi, sende. iyi adamsın.Hoşça kal diyerek oradan
uzaklaştı.

Aradan henüz iki gün geçmişti. Kereme mesaj gelmişti. Kerem bakınca gözlerine
inanamadı. 20 yaşında, sarışın,, mavi gözlü,boylu poslu,film yıldızlarını
kıskandıracak kadar güzel bir kız . Hüsnüyle evlenmek isiyordu. saatine baktı.
çoban hüsnü, bir saate kadar, her zaman mola verdiği çınar ağacının yanına
gelirdi. Hemen katıra binip, yola çıktı. Çınar ağacının yanına gelince
katırı etraftaki bir çalıya bağladı. Gidip çınar ağacının altına oturdu. Mesajı
tekrar okudu. Mesaj türkçe yazılmıştı. Hüsnü resmini gördüm. Seninle tanışıp
evlenmek istiyorum. altınada a mail adresini ve telefon numarasını yazmıştı.
Kerem çok şaşkındı. Böylesine güzel bir kızın, Hüsnüyle evleneceğine bir
türlü aklı ermiyordu. Üstelik Hüsnü 35 yaşındaydı. Bunda bir gariplik var.
Ya birisi başka birinin fotoğrafını koyup, Hüsnüyle dalga geçmek istiyorsa
diye düşündü. Hemen kızın telefon numarasını aradı.
... Alo kimsiniz?
... İyi günler hanımefendi. Siz çoban Hüsnüye evlenmek için, mesaj göndermiş
siniz.Ben çoban hüsnünün arkadaşı Kerem.
... Evet doğru. Görüntülü konuşabilirmiyiz Kerem. Kerem hemen görüntüyü açtı.
Gerçekten gelen mesajdaki kızın aynısıydı.
... Kerem Hüsnü nerede?
... Koyunları otlatıyori birazdan gelir.
... Sen kaç yaşındasın Kerem?
... Ben lise ikiye gidiyorum. 16 yaşındayım. Sizin isminiz,mesajda OLENA
yazıyor doğrumu?
... Evet ismim Olena. 20 yaşındayım. Ukraynalıyım. 2 yıldır istanbulda yaşıyorum.
... Olena siz 20 yaşındasınız. Hüsnü abi 35 yaşında bir çoban. Sizin ciddi oldu
ğunuza inanmıyorum.
... Düşüncenize hak veriyorum , Kerem. Ama size ciddi olduğumu ispat edebilirim.
adres yazın. Hemen yanınıza gelip ,karşılıklı konuşalım. Ben Hüsnüden hoşlandım.
... Peki Olena. Birazdan Hüsnü abi gelir.Ben sizi görüntülü ararım.Yalnız size şunu
söyleyeyim.Hüsnü abinin,kimsesi yok. okuması yazmasıda yok. Çobanlıktan biraz
geliri var.Kulaklarıda küçükken geçirdiği bir hastalıktan sonra az işitiyor.
... Benim için sorun değil Kerem. dürüst olsun, saygılı olsun yeter.
... Türkçeyi çok güzel konuşuyorsun Olena.
... Ukraynadan,savaş olduğu için, Türkiyeye geldim. Geleli iki yıl oluyor.işte bu kadar
konuşabiliyorum.
... Tamam Olena. Hüsnü abi gelince, seni tekrar ararım. Hoşça kal.
Uzaktan çan seslerini duyunca, Kerem gözünü sesin geldiği tarafa dikti.
koyun sürüsü, ilerdeki tepeden aşağıya doğru, inmeğe başlamışti.
Koyunlar 20 dakika sonra gelip her zamanki gibi, Çınar ağacının altında
toplandılar.
... Hoş geldin,Hüsnü abi, seni bekliyordum. Sana güzel bir haberim var. Ukraynalı
bir kız senle evlenmek isiyor.
... Hani nerde?
... İstanbuldaymış, adres yazın ben yanınıza geleyim, tanışırız diyor
... Tamam gelsin tanışırız.
... Hüsnü abi gel sen şöyle oturup biraz dinlen. Ben şimdi arayıp seni tanıştıracağım.
Kerem cep telefonundan numarayı aradı.
... Merhaba Kerem . Hüsnü geldimi?
... Evet geldi. Telefonu Hüsnü abiye veriyorum. Siz tanışın.
... Alo benle evlenmek isteyen sizmisiniz?
... Evet Hüsnü. Benim.
... İsmin ne?
... İsmim Olena
... Çok güzelsin Olena. Kaç yaşındasın?
... 20 yaşındayım. Hüsnü Kereme baktı. Ne söyleyeyim Kerem?
... Hüsnü abi,Seninle evlenmek istiyorum. Eğer ciddiysen görüşelim falan de. içinden
ne geçiyorsa söyle.
... Hüsnü ,Keremle konuştuklarınızı duyuyorum. Benim niyetim ciddi. sende ciddiysen
Adresini söyle yanına geleyim. Bir kaç gün misafirin olurum. Yüz yüze konuşuruz.
Ne söyleyeyim Kerem?
... Tamam Hüsnü abi. Gelsin daha iyi olur.
... Tamam o zaman gel. İsmin neydi?
... İsmim Olena Hüsnü. Beni beğendinmi?
... Beğendim.
... Şimdi telefonu Kereme ver. Onla konuşayım. Hüsnü telefonu Kereme verdi.
... Seni dinliyorum Olena.
... Kerem sen bana, adres at. Ben yanınıza geleceğim. Hüsnü çok iyi. Beğendim.
... Tamam olena, ben sana adresi yazarım . Gelince karşılarız. Hoşça kal.
Aradan 4 gün geçmişti. Keremin telefonu çaldı. Olena arıyordu.
... Merhaba Kerem Ben yola çıktım haberiniz olsun diye aradım.
... Tamam Olena. Biz köydeyiz. Hüsnü abi şimdi, koyunları otlatıyordur.Ancak
akşama doğru gelir. Ben Burdur’a şehire iner, seni karşılarım. Birlikte köye
geliriz.Ben ara sıra, seni arar, iletişim kurarım. Sağlıkla gel inşallah.

Akşama doğru Kerem, otobüs terminalinde, sabırsızlıkla Olenayı bekliyordu.
Otobüs terminali kalabalıktı. Kerem,bir sağa ,bir sola,vakit geçirmek için
dolaşıp, gelen obüslerden inen insanları seyrediyordu. Nihayet beklediği
otobüs geldi. Kerem hemen otobüse yanaşıp durdu.Telefonla görüştüğü Olenadan
çok daha güzeldi.
... Hoş geldin Olena.
... Hoş bulduk Kerem . bağajda bir bavulum var onu alayım, sonra gideriz.
Birlikte köyün arabasına binip, yola çıktılar.
... Neyin var Kerem,sıkıntılı gibisin ?
... Olena açık konuşmak gerekirse. bu vaziyette köye gitmen sıkıntı olabilir.
... Vaziyetime ne olmuş Kerem.
... Daracık kısa beyaz şort giymişsin.şu kırmızı atlet gibi giydiğin şeye bak
göbeğin bile görünüyor. Bizim köyde bunu hoş karşılamazlar.
... Keremciğim. Bu atlet dediğin büstiyer. İstanbulda böyle giyinen çok ve de
normal karşılanır. Ben Hüsnüyle evlenmeğe geldim. Hüsnü beğendikten sonra
köylünün ne düşündüğü umurumda değil.
... Abla beni yanlış anlama. Ben senin iyiliğin için söylüyorum. Dedikodu olur
seni rahatsız ederler.
... Sen beni düşünme Kerem. Ben her şeyle başa çıkabilirim. Köye geldiklerinde
hava iyice kararmıştı. Hüsnünün kapısını çaldılar. Hüsnü kapıyı açtı.
... Hoş geldiniz. Buyrun girin bende size, yemek hazırlıyordum. içeriye girince
Kerem şaşırdı. Salondaki masa çok güzel hazırlanmıştı.
... Hüsnü abi maşallah sofrayı çok güzel hazırlamışsın.
... Ben her zaman, yemeğimi, çamaşırımı, bütün işlerimi kendim yaparım kerem.
Hadi sofraya gelin. hem yeriz, hem konuşuruz. Ellerini yıkayıp sofraya otur
dular. Hüsnü, Mercimek çorbası. patlıcan, biber dolması, salata yapmıştı.
...Hüsnü abi bunları hangi ara yaptın?
... Yok dolmayı dünden hazırlamıştım. eve gelince,ocağa koydum. nasıl güzelmi?
... Eline sağlik Hüsnü abi. Annemin yaptığı kadar güzel olmuş.
... Olena da şaşırmıştı.Hüsnü gerçekten bunları senmi yaptın?
... Evet ben yaptım.Müzeyyen anam bana öğretti. Ölünce her iş bana kaldı. Yemek
boyunca Olena ve Hüsnü bir birlerini süzüp durdular.
... Hüsü abi. Olena abla , Bir kaç gün,burada misafirin olacak . İyice tanışıp karar
verin ben size arada bir uğrarım
... Tamam kerem. Sen iyi adamsın. Ben size çay yapayım. Hüsnü çay yapmak için kalkıp
mutfağa gitti.
... Evi nasıl buldun Olena abla. İstersen bize gidelim.Benim misafirim ol.
... Eski köy evi nasıl olsun kerem. Ama şöyle etrafa baktım. her taraf düzenli
tertemiz. Bütün gün çobanlık yapıp.Hemde evde, çamaşır , bulaşık,temizlik
hemde yemek yapmak çok zordur. Bu ev hüsnününmü?
... Evet Hüsnü abinin analığından kaldı. Müzeyyen teyze, iki sene önce vefat etti.
bunların. köye biraz uzak yerde. 50 dönüm tarlası var. ama çoktandır bakımsız
ne giden var ne gelen. Müzeyyen teyze bundan 30 sene kadar önce ,şehre bir iş
için gitmişler. alış veriş yaptıktan sonra,dönerlerken. Bir köşe başında dile
nen bir genç kadın görmüşler. Yanındada, 5 yaşlarında, üstü başı yırtık
bakımsız bir çocuk varmış.Müzeyyen teyze kadına kızmış. Bacım sen daha gençsin
neden dileniyorsun. Git çalış. Şu yavruya bak.Bakımsızlıktan ne hale gelmiş
Sen nasıl bir annesin, insan çocuğuna böylemi bakar. Sende hiç vicdan
merhamet yokmu demiş. elinde taşıdığı,torbadan bir tane muz çıkarıp . çocuğun,
eline vermiş. Başını okşayıp yürümeye başlamışlar. Biraz gitmişler .Müzeyyen
teyze bir bakmış, çocuk yanında beraber yürüyor. Çocuğu alıp tekrar kadının
yanına getirmiş. Bacım sen ne biçim bir kadınsın. Bak çocuk peşimizden geliyor.
Oğluna sahip çıksana demiş.
... Kadın hemen o benim oğlum değilki. Ben onu sokakta ağlarken buldum. aldım eve
götürdüm. Yanımda gezdiriyorum. Zaten sık, sık hastalanıyor.Çok sevdiysen
al sen bak. Benim bir kızım var bunun gibi. Bak karşı köşede,teyzesiyle
birlikte dileniyorlar demiş. Bunun üzerine, Müzeyyen teyze, çocuğu alıp
köye getirmiş, Müzeyyen tezyzenin, bir oğlu varmış. Oğlu askerde ,şehit olmuş
Hüsnüyü görünce, evlat hasretini , onunla gidermiş. Kocasıyla birlikte
Sosyal hizmetlere müracaat etmiş. Gerekli işemleri yaptıktan sonra, nüfusuna
geçirmişler. Bu sırada, Hüsnü elinde tepsiyle salona girdi. Tepsiyi
masanın üzerine bıraktı.
... Oooo Hüsnü abi,, bu kurabiyeler ne böyle. şehirdenmi aldırdın.
... Yok ,ben yaptım. Müzeyyen anamla birlikte yapardık. Bana her şeyi öğretti.
Çaylarını içerlerken Olena Hüsnü’ye sordu.
... Hüsnü beni beğendinmi? Hüsnü başını öne eğerek güldü.
... Hüsnü abi biraz utangaçtır Olena abla. Beğenmez olurmu. Çok beğendi.
... Hüsnü ben seni beğendim. Yarın birlikte, koyunları birlikte götürelimmi?
... Çok zor bir iş. sen yapamazsın.
... Zor olsun. Birlikte gidersek sana eşlik ederim. hem etrafı tanırım. hemde
yalnız kalmazsın, sohbet ederiz. Hüsnünün hoşuna gitmişti.
... Olur gidelim. ama erken kalkmak lazım.
... Ben alışığım Hüsü, sen merak etme. Çaylarını bitirdikten sonra,Kerem
ayağa kalktı.
... Olena abla, ben artık gideyim. Beni şimdi merak etmişlerdir. Beni ararsa
nız, Hüsnü abi evimi biliyor. Yada telefon edersin konuşuruz. Hadi size iyi
geceler.Kerem eve geldiğinde, bütün gözler Keremin üzerindeydi.
... Oğlum bu saate kadar nerelerdesin. Bu gün bahçeye yardıma gelmedin. Akşam
yemeğede gelmedin. Allahlık hüsnüyle berabermişsin. Babası lafa girdi.
... kahvede hep ,yeni gelen yabancı kız hakkında konuşuyorlar. Köyün arabasından
kızla beraber inip, Hüsnünün evine gitmişsiniz.Kız açık saçık giyiniyormuş
Oğlum başını belaya sokma.
... Gece karanlıkta geldik. Maşallah bütün köy duymuş. Kızın ismi Olena. Ukraynalı
Hüsnü abiyle evlenmek için geldi.
... Oğlum sen ne diyorsun. Allahın çobanı, okuma ,yazma bilmez. üstelik yaşı geçkin.
Bu kadın gençmiş.Bu işte bir tuhaflık var.Nasıl bulmuş kızi?
... Ben internetten buldum baba. Hüsnü abi, tek başına ,yalnız yaşıyor. Evde konuşa
cak,bir Allahın kulu yok. Evlenmek onun hakkı değilmi. Sen olsan tek başına evde
ne yapardın.
... Oğlum sanamı kaldı bu işler.Ya başına bir iş gelirse,sonra senin başın belaya
girer. Mutlaka dolandırıcıdır. Evlenip, Hüsnünün, tarlasını evini, traktörünü
neyi varsa satıp kaçıp gider. Bence bu kız Hüsnünün kara kaşına, kara gözüne
gelmemiştir.Kahvede şimdiden bunu konuşuyorlar.
... Olena böyle bir şey yapmaz baba. Çok iyi bir kız.

Aradan üçgün geçmişti.Hüsnü Olenayla birlikte, şehire inip, evlenmek için
belediyeye müracaat ederek gün almışlardı. üç hafta sonra nikahları kıyılacaktı
Akşam yemekten sonra, Kerem Hüsnünün evine gitti.
... Nasılsınız Hüsnü abi. İşler yolundamı? Olena hemen cevap verdi.
... Çok iyiyiz Kerem. Nikah günü aldık. üç hafta sonra evleniyoruz.
... Çok iyi. Düğün yapacakmısınız.
... Düğün yapmayacağız Kerem. Dedikodular kulağıma kadar geldi.Herkes beni kötülü
yormuş.
... Ben sana söylemiştim Olena abla. Geldiğin gün dedikodu başlamış.
... Umurumda değil Kerem. Köylü ne düşünürse düşünsün. Biz Hüsnüyle kararımızı
verdik. Ben yarın istanbula gidiyorum. Bileti ayırttım. biraz eşyam var
onları alıp geleceğim. Kerem Hüsnüye baktı.
... Gerçekten evlenmeğe karar verdinmi Hüsnü abi.
... Karar verdim Kerem Olena ile çok iyi anlaşıyoruz
... Madem iyi anlaşıyorsunuz, Dedikodulara kulak tıkayın. Zamanla onlarda alışır.
... Bizi arayıp soran bir tek sensin Kerem. İyi adamsın.
... Sizde çok iyisiniz Hüsnü abi.İnşallah mutlu olursunuz. Kıskananlar çatlasın.


Olena nikahtan bir gün önce, eşyalarıyla birlikte köye geldi.Herşey yolunda
gidiyordu. Eşyalarını düzenledi. evi güzelce temizleyip yemek yaptı.Keremi
arayıp,akşam yemeğine davet etti. kerem Olena gittikten sonra konuşulan
dedikoduları duymuş. ortalığın fena bir şekilde karışacağını biliyordu.
ailesi gitmesine izin vermeyince. Olenayı arayıp. Misafirimiz geldi
ben yemeğe gelemeyeceğim diyerek, kibarca reddetti.Ertesi gün Olena
tekrar aradı.
... Kerem hazırmısın, biz şehire gidiyoruz. Sen de gel. Hüsnünün nikah şahidi ol
... Ben sabah erken annem,babamla birlikte bahçemize geldim Olena. işimiz çok
gelemem. Başka birini bul. akşama size uğrarım. Olena böyle bir şey beklemi
yordu. Muhakkak bir şeylerin olduğunu düşündü.evlenmelerini en çok isteyen
kerem.Muhakkak bir şeylerden korkuyor olmalı diye düşündü.
Kerem akşam yemekten sonra babakahveye gidince evden çıkıp, Hüsnünün
evine gitti.Kapıyı Olena açtı.
... Hoş geldin kerem.
... Hoş bulduk Olena abla. Hüsnü abi evdemi?
... İçeri geç Kerem. Hüsnü yan odada namaz kılıyor. Birlikte salona geçtiler.
..., Açmısın kerem , sana yemek hazırlayayım.?
... Zahnet etme Olena abla. az önce yedim geldim. Nikah kıydınızmı?
... Evet nikah kıyıldı. sonra, bir avukata gittik. avukata vekalet verdim.
İsmimi değiştiriyorum. Yolda bir kadın gördüm. küçük bir kızın elinden
tutmuş yürüyordu. Çok tatlı bir çocuktu. Teyze maşallah kızın çok tatlı
dedim. Bu benim torunum dedi. İsmi ne dedim. Zehra dedi. Bende avukata
ismimin zehra olarak değişmesini istiyorum dedim.
... Neden ismini değiştiriyorsun. ismin çok güzel.
... Güzel kardeşim, şimdi ben artık türk vatandaşı olacağim ya. ismiminde
türk olması daha iyi diye düşündüm.
... Benim için daha güzel. Bundan sonra sana, Zehra abla derim.
... Kerem sen gerçekten, Hüsnünün dediği gibi iyi adamsın. Bana doğruyu söyle
Nikaha neden gelmedin. Yalan söylediğini biliyorum.
... Sana doğruyu söyleyeceğim Zehra abla. Annem babam, bana çok kızdı. Sen bu işe
karışma. Başın belaya girer dediler.Köylüler Bir kaç ay sonra.Hüsnünün evini,
tarlasını, traktörünü satar , paraları alıp kaçar diyorlarmış. Anlayacağın
baskı altındayım.
... Evet evlenmemize sen sebep oldun Kerem. Pişmanmısın?
... Neden pişman olayım. Hüsnü abi artık yalnızlıktan kurtuldu. Çok mutlu.ilerde
bir birinizi daha çok sevceğinize inanıyorum. Senin iyi kalpli, merhametli
biri olduğunu anladım. Ayrıca çok kararlı,korkusuz, cesur birisin. Hüsnü
abiye destek olacağına eminim. Hüsnü abiyi artık tanıyorsun. Kendi halinde
mazlum tek başına yaşayan biri. analığı öldükten sonra, daha da içine kapandı.
Köydekilerin işi tıkırında. Her kesin iyi kötü bir ailesi var. Hüsnü abi
onların umurunda değil. Herkes beş on koyununu verip, çobanlık yaptırıyor.
boğaz tokluğuna çalışıyor.Normal bir çobanın aldığının dörtte birini veri
yorlar. Sen geldin Hüsnü abiye sahip çıktın diye kıskanıyorlar. Bu sırada
Hüsnü salona girdi.
... Hoş geldin yiğidim.nasılsın?
... İyiyim Hüsnü abi. Artık evlisiniz. Hayırlı uğurlu olsun.
... Sağol kerem iyiki geldin. güzel adamsın.
Zehra mutfağa gidip, çay ve pasta getirip Kereme ikram etti. Aralarında tatlı
bir sohbet başlamıştı. Keremin dikkatini, Zehranın elinde tuttuğu telefon
çekmişti. Çok pahalı olduğu belliydi. Devamlı telefona bakıyordu.
... Zehra abla neden sık sık telefona bakıyorsun merak ettim.
... Kusuruma bakma Kerem, alışkanlık işte. Borsayı takip ediyorum. Biraz param var
borsada değelendiriyorum.
... Nasıl olur borsa.para kazanabiliyormusun?
... Nasıl anlatayım. Borsa işi kumar gibidir. Devamlı takip etmek, birazda bilgili
olmak lazım. Bazı hisseler çıkar, bazı hisseler düşer. çıkınca satar kazanırsın
Düşünce Kaybedersin.bazen düşünce alır yükselince satar kazanırsın.
... Yani çalışmadan,telefonlamı kazanıyorsun?
... Söyledim ya kerem. profesyonel olmak lazım. Bazen tamamını kaybedebilirsin.Bilgi
ve zeka lazım. kolay değil. Buraya geldiğimde bir kız arkadaşımın,erkek arkadaşı
bana hesap açıp öğretti.
... Kazanıyorum tabi. Bir kaç tane ucuza aldığım hisseler var onların yükselmesini
bekliyorum. Bitcoin diye bir şey var. Yükselince satıp, düşünce daha çok alıp kar
ediyorum.Kerem ayağa kalktı. Ben artık gideyim. Siz çiçeği burnunda yeni evlisiniz.
Size mutluluklar dilerim. İyi geceler.
Ertesi gün Hüsnü, sabah kahvaltısını yapıp, işe gitmişti. Zehra Mutfakta iş yapar
ken kapı çalındı. Gidip açtı. Hüsnü gelmişti.
... Niye geldin Hüsnü, Bir şeymi oldu.
... Köylüler anlaşmış. koyunlarını vermediler. Bundan sonra başka birini bulacağız
dediler. Zehra Hüsnünün yüzündeki, üzüntülü, yıkılmış halini görünce dayanamadı.
Gel içeri. fazla üzülme. Başka bir iş bulursun. Zaten çobanlık zor iş.
... Ben çobanlıktan başka,bir iş bilmemki Zehra. Birde kazma kürek bahçe işi yaparım.
Ben senle evlendim diye bana bunu yapıyorlar.Ben her şeyin farkındayım. Bana
köyde artık iş vermezler.
... Tamam Hüsnü, üzülme dedim ya.Bir çaresini buluruz.
... Ben şöyle, dağ epe gidip vakit geçireyim. gittiğim yerlere gideyim. Kafamı
toplayayım. Dur bekle hüsnü. Ben biraz yiyecek alayım. Sizin bir tarlanız
varmış. gidip orayı görelim olurmu?
... Orası biraz uzak ama,traktörle gideriz.
... Tamam o zaman. Sen traktörü dışarıya çıkar bende yiyecek bir şeyler alayım.
Yarım saatlik bir yolculuktan sonra, tarlaya gelmişlerdi. Zehra tarlaya şöyle bir
baktı. tarla içler acısıydı. insan boyunda otlar her tarafı kaplamıştı. tarlanın
kenarı Nar ve incir ağaçlarıyla doluydu.Meyveler daha olgunlaşmamıştı. ayva,
portakal, limon, mandalina, Ne ararsan vardı ama bakımsızlıktan, susuzluktan
yaprakları kurumaya yüz tutmuştu.Tarlanın bir köşesinde, eski damı çökmüş bir ev
vardı.
... Hüsnü burası çok bakımsız kalmış.
... Sabri babam on sene oldu öleli. o zamandan beri bu tarla boş
... Sen niye bakmıyorsun Hüsnü?. Maşallah gençsin,kuvvetlisin.
Hüsnü bak traktör var burayı sürebilirsin.Buranın suyu nerden geliyor.
... 500 metre kadar ilerde bir dere var. Boruyla buraya geliyor, ama bozuk, boruların
bazı yerleri parçalanmış. su gelmiyor. Eskiden burası çok güzeldi Annemle babamla
birlikte. buraya gelip bu evde haftalarca kalırdık. Sabri babam öldükten sonra.Müzey
yen annem. buraya bakmaz oldu. Hüsnü duygusallaşmış nerdeyse ağlayacak gibiydi
Zehra dayanamadı.elini avuçlarının arasına aldı. Hüsnücüğüm. Allah rahmet etsin.
Bak yalnız değilsin. Bir birimize destek olursak, her işin altından kalkarız Sen
hiç üzülme. Yarın gelip, traktörle ,burayı sürer.ter temiz yaparız. Gel şu
dereye bir bakalım. Yakındaysa,buraya sondaj vurdururuz.su çıkar.
... Param yokki Zehra, artık işimde yok.
... Sen merak etme Hüsnü. Yavaş yavaş her şey olur. Buranın Köylülerine inat. Mücadele
edeceğiz.
Ertesi gün Zehra kalkıp mutfağa giderken, Hüsnünün yattığı odanın açık olduğunu
görünce baktı. Hüsnü odada yoktu. Acaba tuvalettemi diye seslendi. Cevap
gelmeyince. Dış kapıyı açıp dışarıya çıktı. Hüsnü köpek kulübesinin önünde oturmuş
sessizce duruyordu. Yavaşça yanına yaklaştı.
... Hüsnü ne yapıyorsun?
Hüsnü başını kaldırıp Zehraya baktı. Gözleri yaşlıydı. kekeliyerek konuştu
... Ulaş ölmüş. Zehirlemişler.Bak ağzından köpük gelmiş.

10 Gündür işler hep kötü gidiyordu. Kangal köpeğinin ölümü Hüsnüyü çok
üzmüştü. Ama köylüler rahat, huzur vermemek için ellerinden geleni yapıyor
lardı.Akşamları, gece yarısı, çöp poşetlerini getirip,bahçeye atıyorlardı.
Bardağı taşıran son damla. evin gözetlenmesi olmuştu. Zehra yatacağı zaman odada
üzerini değiştirirken, pencerede bir karaltı gördü. odadan çıkıp kapıyı açarak
pencereye doğru giderken bir kaç kişinin arka ,arkaya duvardan atladığını gördü.
Ama ne yazık ki yakalamak için geç kalmıştı.





Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ukraynalı zehra Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ukraynalı zehra yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
UKRAYNALI ZEHRA yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL