Hayatımda belirli anlar vardır ki, bana dönüp baktığımda değişimin başlangıç noktasını gösterir. 16 yaşım, böyle bir dönüm noktasıydı. O zamanlar Mahmut Sami Ramazanoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi hazırlık sınıfında okuyor, ergenliğin karmaşasında hayatımı anlamlandırmaya çalışıyordum. Ancak içimde sürekli bir eksiklik hissi vardı. Kendimi sevmiyor, yetersiz ve değersiz hissediyordum. Hayata ve kendime olan bakışım olumsuzluklarla doluydu.

Bir gün Memiş Tekin hocam, yanıma gelerek iki kitap önerdi: Oğuz Saygı’nın Negatif Limanlardan Pozitif Sulara ve Muhammed Bozdağ’ın Ruhsal Zeka. Bu kitapların beni nasıl bir yolculuğa çıkaracağını o an bilmiyordum. Hocamın önerisiyle başladım okumaya. Her satır, adeta zihnimdeki karanlık bir perdeyi araladı.

Negatif Limanlardan Pozitif Sulara, beni kendi iç dünyama bakmaya yönlendirdi. Kitap, insanın olumsuz düşüncelerden sıyrılıp hayatın pozitif yanlarına odaklanması gerektiğini anlatıyordu. Bu, benim için yabancı bir fikir değildi ama uygulamak bir o kadar zordu. Sayfaları çevirdikçe, içimdeki karamsarlığı bırakmam gerektiğini, hayatta karşılaştığım her zorluğun bir öğretmen olduğunu anlamaya başladım. Kitap, bana negatif limanlarda demir atmak yerine pozitif sulara yelken açmanın önemini öğretti.

Diğer kitap, Ruhsal Zeka, daha derin bir anlam arayışı sağladı. Hayatı sadece fiziksel veya zihinsel yönleriyle değil, ruhsal bir bütünlükle ele almam gerektiğini fark ettim. Kitapta yazanlar, beni maneviyatımla yüzleştirdi. Ruhsal zekanın, insanın hayata karşı bakış açısını nasıl şekillendirdiğini öğrenmek, içimde bir huzur uyandırdı.

Bu iki kitabı bitirdiğimde, 16 yıllık hayatımda ilk kez kendime farklı bir gözle baktım. Kusurlarımla, eksiklerimle, geçmişte yaptığım hatalarla bile bir bütün olduğumu ve bu halimle değerli olduğumu hissettim. Kendimi sevmeye başladım. Bu sevgi, bir anda ortaya çıkmadı ama o kitaplar sayesinde bu yolda yürümeye başladım.

Kendimle barışmak, hayata bakışımı da değiştirdi. Önceden şikayet ettiğim ya da değersiz gördüğüm şeyler, birer öğrenme fırsatına dönüştü. Yaşadığım her zorluğun içinde bir anlam olduğunu fark ettim. Başarılarımı daha fazla takdir ederken, hatalarımdan da ders almayı öğrendim.

Bugün geriye dönüp baktığımda, o dönemi hayatımın en önemli köşe taşı olarak görüyorum. Eğer Memiş Tekin hocam o kitapları önermemiş olsaydı, belki de bu farkındalığı çok daha geç kazanacaktım. Bu yüzden, hem hocama hem de o kitapların yazarlarına sonsuz bir minnet duyuyorum.

Hayatta bazen küçük bir öneri, bir kitap ya da bir insanın rehberliği, sizinle hayat arasındaki bağı yeniden kurabilir. Benim hikayem, bir öğretmenin farkındalığıyla başladı ve bir kitapla büyüdü. Şimdi kendime daha çok değer veriyor, hayatın her anını daha bilinçli yaşıyorum. Bu yolculuk, sadece bir başlangıçtı; ama o başlangıç, beni ben yapan her şeyin temelini attı.

FREELANCER WRİTER SÜNDÜS TOKGÖZ - KONYA
22.01.2025 - ÇARŞAMBA 23.23