0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
247
Okunma
"Erik dalı gevrektir"
Çok erken büyümüştüm. yüzdeki mimiklerime en çok da avuç içi kaşıntılara
Bahçemizin bir kenarında filizlenip büyüyen erik ağacın hikâyesini bilmiyordum.Ve tahmini onun gölgesi ile nasıl boy verdiğini.
Ya babam almış onu filizken ya da yumruğunu çiğit olarak yere vurarak özgürlüğünü ilan etmişti..
Her neyse buraya kadar soluklanmak kısa bir pas ve diğer pasa geçme şansımı kullanayım.
O erik tuzla yenilen ve inanılmaz ekşi bir tadı vardı. Şarapla yenildiğini yaşım reşit olunca bana reşit olan ağabeylerim öğretmişti. laf aramızda kalsın şarap ile fena keyifliydi eriğe aş eren anneliğim saçlarımı avuçlarının arasına alan o tel tokaları tek tek vurup yere ve düşe uyanırdım.
Bir sabah gizlice eriğin yaşam alınan giren bolca tuz ve sigara izmaritlerini ayak izi bulduk.
Babamın küfürleri kendisi gibi babaydı. İşte nokta nokta deyip hiç baltası ile erik ağacının boyunu ayaklarının önün deviriverdi..
Kuşların bile kıyıp yemediği erikleri babam mahallenin ergenlerine damak kaşıntısı hiç geçmeyen diğer kişilere hiç yedirir mi?…
Evet babamın adaletinin parmak değilde. Ağaç kestiğine şahitliğim tamdı.
Aylardan yarım tüten ocak, erik odun parçası sonra küle döneli yıllar olmuş. Üstüme bir kozanın kürkünü istiyorum yok zıkkımın kökü olabilirdi...
Zaralıcan