Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
karabgli
karabgli

ARAPLAŞMAK DİN DEĞİLDİR

Yorum

ARAPLAŞMAK DİN DEĞİLDİR

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

252

Okunma

ARAPLAŞMAK DİN DEĞİLDİR

ARAPLAŞMAK DİN DEĞİLDİR
Arap’ın sahte inancını kılık ve kıyafetini benimseyen, modernlikten uzaklaşan, medeniyete uyum sağlayamayan yoz ve yobaz takımı bunu inandığı din zannetmektedir. Arap ideolojisine âşık olanlar İslam’dan uzaklaşmış benliğini ve kimliğini kaybetmiş zavallılardır. Türkler Müslüman olmadan öncede tek tanrı inancına sahip bir milletin temsilcileridir. Tarihte Göktürkler ve ikinci defa kutulan Türk devleti Türkiye Cumhuriyeti İslam’ı seçmiştir. Tabi ki Göktürklerden bu güne kadar var olmuş Türk kökenli devletlerde tek tanrı inancına sahiptiler. Bu ülkenin kurucu lideri Atatürk’te gerçek bir inançlı imanlı bir Türk evladıdır.
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK:
İntisap etmekle bahtiyar olduğumuz İslam dinini, asırlardan beri alışılmış olduğu üzere bir siyaset vasıtası mevkiinden kurtarmak ve yükseltmek elzem olduğu hakikatini müşahede ediyoruz. Mukaddes ve lahuti olan inançlarımızı ve vicdanlarımızı çapraşık ve değişken olan ve her türlü menfaat ve ihtirasların tecellisine sahne olan siyasetten ve siyasetle ilgili bütün hususlardan bir an evvel ve kesin olarak kurtarmak, milletin, dünya ve ahret saadetinin emrettiği bir zarurettir.
Araplaşma özlemi, ümmetçilik sevdası kuranın da Arapça olmasına bağlanılmasından çekil inmiyor. Ülkenin yönetiminde söz sahibi olanlar cehalet göstergesi olarak Arap alfabesinden yeni bize has Latin harflerinden oluşturulan alfabeye geçilince millet cahil bırakıldı diyebiliyorlar. Bu kadar mantıksız bir açıklama cehaletin bilgisizliğin yüze çıkışıdır. O kadar ileri gidiliyor ki hatta Türk kültürü İslam düşmanlığına vardırılıyor. Ne yazık ki İslam dini Müslümanlık şeriatı altında Araplara uyma dini gibi algılanıyor. Kurtuluş savaşı bitip yeni bir devlet kurulduğun da Osmanlının bıraktığı Anadolu halkında erkekler de okuma oranı %7 civarındaydı. Kadınlarda ise %04 dü. Doğru dürüst okullarımız yoktu. Çocuklar o günün şartlarında eli sopalı cahil hocaların imamların zalimane kuran okuma öğretisinden başka yaptıkları bir şey yoktu.
Toplum bin dört sene öncesi Arap toplumunun hikâyeleri ile dini bilgilendirme yerine buradan yola çıkılarak için de bulunulan zamana göre eğitilmelidir. Camiler sadece içinde namaz kılınan mekânlar olmamalıdır. Bu mekânlar hem dini açıdan hem de modern açıdan aydınlanma ve çağı yakalama öğretilerinin verildiği yerler olmalıdır. Buraların dünya meselelerinin ve o toplumun sorunlarının görüşülüp çözümleneceği mekânlar olmalıdır. Birer şura görevi ifa edilmelidir. Hz. Muhammed zamanında ki mescitler bu şekilde işlerin toplanıp görüşüldüğü yerlerdi. Mescitler Müslümanlık öncesi ve sonrası aynı zamanda birer okuldu.
Hiç kimse camilere karşı değildir. Ama ihtiyaçtan kat ve kat fazla aşırı derecede bir cami yapma enflasyonu aldı başını gidiyor. Her köşe başında her mahallede ihtiyacın onlarca kat camilerimiz var içinde üç beş ihtiyarı geçmeyen müdavimleri yer alıyor. Camilerin çokluğu asla dine hizmet etmenin delili değildir. Cami bir yerde yetersiz kalıyorsa ya genişletilir veya bir ikincisi o zaman yapılmalıdır. Cami çok ama içinde gerçek din yaşamıyor.
Durmuş Karabağlı

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Araplaşmak din değildir Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Araplaşmak din değildir yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ARAPLAŞMAK DİN DEĞİLDİR yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL