DUALARLA RAHMETLE MİNNETLE

30 Ağustos güzel bir gündü. Zaman zaman iki güzelliğin bir araya denk geldiği günlerden biri…
Hem günlerden Cuma, hem de yine çok önemli, çok kutsal günlerden biri olan Zafer Bayramımız!

Ben Allah’ın yarattığı her şey gibi, günlerin de hepsinin kutsal ve önemli olduğunu düşünmekteyim. Her dinde başka başka günler, Müslümanlarda, Cuma günü ve bu günün özelliği o dönem tatil, yani ibadet günü oluşu. O gün iş güç bırakılıp her günkünden fazla ibadet edilir oluşu. Kutsiyet atfedilişi de bundan olsa gerek. Bu günler ve dini bayramlar, kişisel başarıların kutlanışıdır. İnsanların birbirini kutlayışı da, bu başarı nedeniyledir. Yani bir ay oruç tutulmuş, zekat, sadaka verilmiştir. Hacca gidilmiş, sağ salim dönülmüş, kurbanlar kesilip ihtiyaç sahiplerine dağıtılmıştır… Bunları yapabilmiş oluşun kutlanışıdır…

Oysa milli bayramlar, bireysel değil toplumsal bir başarının, bir ulusun başarısının kutlanışıdır. Hem Türk, hem de Müslüman olarak bu özel günler bizim için çok önemlidir. Hele de ikisi aynı güne denk gelmişse, önemi çok daha büyük, çok daha kutlanasıdır… Cuma güne denk gelmişse de öyle…

Herkesin oruç tutup tutmaması, zekat, sadaka verip vermemesi, hacca gidip gitmemesi, kurban kesip kesmemesi, her kişinin Müslüman da olsa kendisini bağlar. Sorgulamak, yargılamak bize düşmez! Şayet bir hesabı varsa da Allah’a aittir o hesap, bir mükafatı varsa da...

Milli günler ise, o ülkede yaşayan herkesin başarısı, sevinci, övüncüdür. Çünkü o başarılar kazanılmamış olsa, yaşadığımız topraklar bizim olmayacak, bayrağımız dalgalanmayacaktı topraklarımız üzerinde. Bugün bu topraklar üzerinde, bugünkü huzur ve hazla yaşamıyor olacaktık. O nedenle hepimizin bayramıdır milli bayramlar. Hele de, hem Türk, hem Müslümansak, bu iki güzellik aynı güne denk gelmişse, coşkumuz daha büyük ve hazlı olacaktır.

Milli bayramlar bizim kişisel başarımız olmadığı gibi, bizzat bizim emeğimizin, mücadelemizin eseri de değildir. Büyüklerimizin, atalarımızın, dedelerimizin mücadele ve başarısıdır. Dolayısıyla onlara vefa borcumuz da vardır. O nedenle, sadece şarkılar türkülerle, davul zurna kutlanacak gün olmaktan önce, bize bu vatanı düşmandan geri alıp hediye eden atalarımızı da anmamız, onlara canı yürekten dualar etmemiz gerekir. Hele de bu başarıyı organize eden, yöneten, başarısı tartışılmaz komutanı tüm mücadele edenlerle birlikte anmamak, dua etmemek, vefasızlığın, nankörlüğün en büyüğüdür. Hele de ikisi aynı güne denk gelmiş böylesi bir günde, tüm camilerimizde dualarla, rahmetle minnetle anmak yakışır Türk olana da, Müslüman olana da… Yani hepimize!..

p.r.alkan