Kimseye hak ettiğinden ne fazla ne az değer vermek isterim.

Kim ve ne olduğun değil ne yaptığın önemli benim için. Tuttuğu işi yaşam biçimi olarak benimsemek ve haddini aşmamak büyük önem arz eder.

Kimsenin omzuna basarak, başarısını gölgeleyerek değil bilgi birikimim ve deneyimlerimle bir yerlere geldim.

Kendimden yaşça başça küçük olanlara bile saygıda kusur etmediğim gibi şahsıma yapılan saygısızlığı ve haksızlığı bir çırpıda affetmedim.

Yazmakta olduğum sitelerde öz geçmişimi gizlemedim. Kimseyi horlamadım, kıskanmadım ve rencide etmedim.

Siyasetle bir işim olmadığından tüm çalışmalarımı güven ve huzur içinde sürdürmekteyim.

Derin anlam içeren ‘Eğitimci’ mahlasıma layık olmaya çalıştım ve bu noktada hiçbir zaman ödün vermedim, vermeyeceğim.

Osmanlı Türkçesi, İngilizce ve bir miktar Almanca çalışmış eski bir dil eğitimcisi olarak hala ana dilim Türkçeyi öğrenmeye, eksiklerimi tamamlamaya, yanlışlarımı düzeltmeye çalışmaktayım.

Bu meyanda bilimsel ve etik değerleri özümsemiş her türden eleştiriye açık olduğumu burada vurgulayarak aynı minvâl üzere kaleme alınan şiirleri ve yazıları da keyifle okuduğumu arz ederim.

Türkçenin çok güçlü olduğu kadar güç bir dil olduğunun bilincindeyim. Ne mutlu şiir, dil ve edebiyata olumlu katkılarını esirgemeyenlere!

Akıl, ruh ve beden sağlığım yerinde olduğu sürece şiir ve düzyazılarıma devam etmek isterim.

Amaç, kasâvet değil, inşirâh sunmak;
Alış verişte değil, huzurda olmak;
Her dem övülmek değil, bazen yerilmek
Güçlü kılar insanı haddini bilmek...

Kasâvet: sıkıntı, ezinç
İnşirâh: ferahlık, erinç

Bütün şair, yazar ve okur dostlarıma saygılarımı sunarım.

21.07.2024