Anlaşılmak,birey olduğunu ilk hissettiğin yerdir.Kendini başkalarının yanında rahatça ifade edebilmek, anlaşıldığını görmek ve desteklenmek kendi ayaklarının üzerinde durmanın ilk başlangıcıdır.
İnsan manevî geri dönüşüm sağlamaya başlamadan maddi bir geri dönüşüm olgusu oluşturamaz.Bu yüzden aileler çocuklarına kendini ifade edebilmeleri konusunda geliştirmek isterler.Çünkü anlamanın geliştiği çocukluk çağlarında anlaşılamayan çocuklar birey olarak topluma karisamiyor,kendi gelişim döngüsünü oluşturamıyor.
Toplumsal açıdan birey olarak sıkıntı yaşanan konuların temelinde kendini ifade edememek ve karşı taraftan beklenen anlaşılma duygusunu hissedememek var.Aile içinde erkekler kadınları anlamanın zor olduğunu, kadınlar da erkeklerin çabasının az olduğunu söyler durur.Aslında kendilerini ifade ettiklerini düşündüğü noktalarda anlaşılamamak, anlaşmazlık yaşatıyor.Peki bu nasıl çözülmeli ve bireyler karşılıklı muhattaplarıyla anlaşmazlık yaşamadan kendini ifade edebilmeli.. Nasıl anlaşılmalı???
Bunun kesin bir yöntemi yok bence ,neden derseniz herkesin kendi diline özgü bir iletişim tekniği var ve anlaşılmak da çok çeşitli yollardan geçiyor.Sevgi, saygı, hoşgörü,nezaket,adalet, eşitlik,olumlu bakış açısı vs...
Bunların olduğu bir çerçevede kendini ifade etmek daha kolay susmak daha zordur..
Kendi çevremizde başkasının çerçevesinden bakabiliyorsak anlarız ve anlaşılırız..
Yoksa kendi çevremizde elimizde kendi çerçevemizle susar kalırız.Bizi bizden başka anlayan olmaz...