Değerli dostlarım;

Bugün burada, ülkemizin tarım alanlarında yaşadığımız emperyalist zulme ve bu zulme karşı vereceğimiz mücadeleye dair önemli bir konuşma yapmak istiyorum. Bu mücadele, kenevirin tarih boyunca insanlık için taşıdığı önemi ve emperyalist politikaların etkileri konusunda bir anlayış geliştirmemizi gerektiriyor.

Kenevir, binlerce yıldır insanlık için önemli bir bitki olmuştur. Hem tıbbi hem de endüstriyel alanlarda sayısız faydası bulunan bu bitki, tarımımızın da vazgeçilmez bir parçasıdır. Ancak, emperyalist güçlerin kenevir ekimine yönelik politikaları, bu değerli bitkinin ekimini ve kullanımını kısıtlamaktadır.

Emperyalist politikaların etkilerini anlamak için, tarihe bir göz atmalıyız. Kenevir, geçmişte birçok kültürde önemli bir yere sahipti. Hem tıbbi amaçlarla kullanılan hem de endüstriyel ürünlerin üretiminde kullanılan kenevir, ekonomik ve sosyal açıdan büyük bir öneme sahipti. Ancak, emperyalist güçlerin çıkarları doğrultusunda kenevir ekimine yönelik getirilen kısıtlamalar, ülkemizin tarım sektörünü olumsuz etkilemektedir.

Kenevirin potansiyelini anlamak için, faydalarına bir göz atmalıyız. Tıbbi alanda kullanılan kenevir, birçok hastalığın tedavisinde etkili olabilir. Endüstriyel olarak ise, kenevir birçok ürünün üretiminde kullanılabilir ve çevreye dost bir alternatif sunar. Tarımsal açıdan da, kenevir toprakları verimli hale getirebilir ve çiftçilere ek gelir sağlayabilir.

Ancak, bu potansiyeli değerlendirebilmemiz için, emperyalist zulme karşı bir direniş göstermemiz gerekiyor. Birlik olmalı ve sesimizi duyurmalıyız. Emperyalist politikalara karşı bir direniş başlatabilmek için, halkımızı bilinçlendirmeli ve harekete geçirmeliyiz. Bu mücadelede, her birimizin rolü büyük ve önemlidir. Birlikte hareket ederek, emperyalist baskılara karşı direniş gösterebilir ve kenevirin potansiyelini ülkemizde yeniden keşfedebiliriz.

Değerli dostlarım, bu zorlu mücadelede sizlerin de desteğini bekliyoruz. Birlikte, emperyalist zulme karşı durabilir ve kenevirin potansiyelini ülkemizde yeniden keşfedebiliriz. Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak için, şimdi harekete geçme zamanı.
Bu çağrı halkımızı bilinçli yaşamın kollarında uyur gezer davranışlardan uzaklaştırarak, sözü dinleyip onun en güzeline uyan bir atmosfere taşımaktır. Biz inanıyoruz ki biz kendimize gelirsek yeryüzü tüm zulüm acı canavarlıklardan temizlenecektir. Adil insanların dünyaya yön verme zamanı geçmiyor, ya bu düzen değişecek ya da batan dünya gemisinde tüm insanlık yok olup gidecektir.
Selam sevgi muhabbet ve iyilik dileklerimle kalın sağlıcakla...

Bahadır Hataylı/29.05.2024/18.30/Namazgah/İST