Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Esma Bolat
Esma Bolat

Anlamak, Anlatmak ve Anlaşılmak

Yorum

Anlamak, Anlatmak ve Anlaşılmak

1

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

777

Okunma

Anlamak, Anlatmak ve Anlaşılmak

Anlamak, Anlatmak ve Anlaşılmak

İnsan, olgunlaşmadan kendini tanıyamıyor. Kendini yeterince tanımadan ise hayatın anlamına dair bir fikre sahip olamıyor. Evvela nelerden mutlu olduğumuza karar vermeliyiz. Yeteneklerimiz neler, ne gibi değer yargılarımız var, hedefimiz nereye ulaşmak? Biz kimlerle daha iyi anlaşabiliyoruz?
Bu tarz sorular, insanların hayatlarının anlamına dair bir fikir sahibi olmamızı sağlar. Kendimizi bu sorular ışığında keşfederiz. Canımızı nelerin yaktığını daha da iyi analiz ederiz olgunlaştıkça.
Başkaları sizi sadece aynı yerden canları yandığı zaman anlıyor. Ya da asla anlayamıyorlar...
Sizinle ilgili önyargılar varsa, durum daha da zorlaşıyor anlaşılmak adına. Birileriyle doğru biçimde anlaşmak için, kelimeleri dikkatlice seçmek ve iletişim köprülerini iyi kurmak lazım. İnsanı doğru tanımak için de süre vermek gerekir.

Hz. Mevlâna der ki; “insanlar seni yanlış anladığında dert
etme, duydukları senin sesin, fakat aklından geçirdikleri kendi
düşünceleridir
.”

Her insanın kendine özgü bir yaratılışı ve karakteri vardır. İnsanların duyguları, fikirleri, alışkanlıkları, hassasiyetleri,
ifade ediş biçimleri, o an ki ruhsal durumları bile anlaşmayı etkilemektedir. Derdini doğru düzgün anlatamayanlar anlaşılamazlar. Sonra da kırılıp üzülür, hatta anlaşılamadıkları için gözyaşı bile dökerler. Birde kendini en iyi şekilde anlatanlar vardır. Genelde acıyı onlar çekerler. Çünkü ne kadar doğru iletişim kurarlarsa kursunlar, onları anlayacak kadar hassas yüreklere denk gelmemişlerdir genelde.
Belki de asıl hikâye sessizliğin derinliğinde saklıdır. Eminim ki insan, kadir kıymet bilenin yanında değerlidir.
Size değer verenler zaten sizi doğru anlayacaktır. Sık sık yanlış anlaşılıyorsanız o insandan uzak durun.
Çünkü yeterince değerli değilsinizdir.
Bazen çok güzel anlatsan da anlaşılamıyorsun, güzel anlatsa da anlayamıyorsun. Bu da demek oluyor ki,
siz bu kişiyle anlaşamıyorsunuz maalesef! Yormamak ve yorulmamak için irtibatı değilse bile diyaloğu kesin derim.

“Âlemi kendin gibi sanma, hiçbir insana kötü olma, ama
herkese de iyi olma” demekten başka çare kalmıyor böyle durumlarda.


Anlamak sıkça, benimsemek veya onaylamak ile karıştırılmamalıdır. Bir şeyi anlamak, o şeyi her haliyle kabullenmek demek de değildir ayrıca. Biriyle çok iyi anlaşmak, onu her şekliyle onaylamak anlamına gelmez.
İnsanlar, bir şeyi anlamak için çaba göstermeli ve anladıkları şeyin doğruluğunu veya doğru olmayışını irdelemelidirler. Genellikle insanların anlaşılmamak diye yakındıkları şey onaylanmamaktır.
Yaşamım boyunca anlamaya çalışan taraf ben oldum nedense! Anlatmaya çalışıp, anlaşılamadıkça anlatamadıklarımı biriktirdim içimde. Uzun vadede yorulduğumu fark ettim. Böyle durumlarda galiba susmak en iyisi olsa gerek.
Benim de zaman zaman yaptığım bir eylemdir konuşmamak, sırf tartışma büyümesin diye. Çünkü karşı taraf ısrarla anlamak istemiyorsa ya kırarsınız yahut kırılırsınız gereksiz yere!


Anlamak, iki taraf arasında istişare edebilmek ve sonuç ne olursa olsun kırgınlık olmamasıdır.
Anlatmak zordur ancak iletişim kurmanın temelidir. İyi bir anlatıcı olmak için doğru hitabet gerekir.
Belki de herkese anladığı dilden konuşmalıyız. Cahile laf anlatmak deveye hendek atlatmaktan daha zordur.
Öyle anlar vardır ki, sen istediğin kadar doğru ve güzel anlat karşıdaki anlamak istemedikten
sonra anlamaz. Akılda senin ne anlattığın değil karşı tarafın ne anladığı kalır konuşmanın sonunda.

Anlaşılamamak! En kötüsü...
Hepimizin zaman zaman yaşadığı bir acı değil mi?
Üstelik doğruyu anlatırken yanlış anlaşıldıysak, ihanete uğramış gibi hissederiz kendimizi.


Anlatmak, anlaşılamamak, bilerek anlaşılmıyor olmak! Hepsi birbirinden ayrı mesele.
Bazen zorlamamak gerek belki de! Çünkü bu ilişkilere zarar vermekten başka bir şey değildir.
Hayat yolu dikenlidir, kimileri çok sabır ister. Kimileri net anlaşılmak, kimileri ise fazla özveri bekler.
Doğru işitenlere ve sizi doğru anlayanlara denk gelesiniz.

Yorgun Diriliş/Deneme
Esma Bolat

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Anlamak, anlatmak ve anlaşılmak Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Anlamak, anlatmak ve anlaşılmak yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Anlamak, Anlatmak ve Anlaşılmak yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Alev-i hüzün
Alev-i hüzün, @alev-ihuzun
2.1.2024 22:13:37

Ne ğüzel bir temenni , doğru kişilere
denk gelmek.
Peki doğru nedir ya da doğru herkesin
midir , tektir mi...çok soruya çıkar yollar.
Yazınız düşündürttü , yüreğinize sağlık.
Selam ve sevgilerle.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL