Sözde aşk yüzünden hayattaki amacını gayeni oluruna bıraktın. Karşına çıkan ilk yokuşta vazgeçtin. Pes ettin. Gerçekliği reddettin. İşte şimdi tam manasıyla yalnızlık nehrinin sol kolundansın. Acını dilediğin gibi yaşa.

Satır başı aşk,,
Başköşede aşk,,

Bu bir aşk olumlaması metnidir. Biraz sonra şiire dönüşecektir. Kötülük, kuş evreninde insan kılığına girecektir. Bilgelik, insanın dimağını hercümerç edecektir. Bilgelik aşk duygusu ile örtüşecektir. Beni iyi dinleyin. Sahtelikler yahut körlükler içinde aşkı bulmak, onu bulup hayatla bağ kurmak ne güzel şey.

Aşk olumlaması metni herhangi bir günde yazıldı. İnanılması güç ısrarlarla ve fakat ıstırapla yazıldı. Unutulmak hissinin can sıkıcılığı yüzünden yazıldı. Aşk olumlaması metninin ortaya çıkmasında hiçbir kasıt yoktur. Aşk olumlaması metni yazılırken hiçbir tarihsel süreç meydana gelmemiştir. Fakat yazılış aşamasında o küçük kalbin tahribi söz konusudur.


Aşk orada
Yalnızlık orada
Ne çok konuştum onunla yalnız
Tek başına

Yazıldığı gibi değil aşk; onu yaşadığın gibi
Aşkı bilmekten çok bilmemekteyim
…


Yanlış bir şey yapmadım. Sevdim. Fakat anlayınız ki sevginin de tekrarı yok şu hayatta. Bu demek oluyor ki aynı kalpte aynı sevgi devamlı depreşemez. Sevginin doğduğu yer ve biçimi değişkenlik gösterecektir. Sevgi o zaman tazelenecek. Sevgi o zaman canlanacak.

Sanırdım ki aşk ilelebet kalacak oysa hadiselerin çokluğu duyguların intiharıymış. Sevenin sevdiğine duygularını açık etmesinde hiç bir mahsur yok ancak kişinin bunu devamlı yapması halinde kalbin sevgide sebat etmesi için sevenin
üstün gayretine ihtiyaç duyulacaktır. Bu her zaman mümkün olmayabilir.

Sevgi karmaşık kozmos bir yapı arz eder. Sevgi kalbin tik tak evreninde kendisini belli eder. Sevgi mutluluk vaat eder. Sevgide hayat vardır. O halde sevelim.

Varlığıyla iftihar edilecek tek duygu sevgi ve dolayısı ile aşk değil mi? Aşk ömrü fırtınada bırakmak değil mi? Eh, biraz öyle.

Kalbin ihtiyacıdır ihtişamlı aşk. Öte yandan öyle bir ortamda yaşıyoruz ki aşk zihinde parçalanıyor. Taneciklerine ayrılıyor. Çağdaş zamanların perde arkasında kalıyor duygu yükü. Zihinde meydana gelen unutkanlıklar yüzünden âşık olmak bir ayrıcalık olarak addediliyor. İnsan ne bilecek sevmeyi. Âşık olmayı ne bilecek.

Her şey birer birer siliniyor hafızamızdan. Sıra aşka geliyor. O da zamana yenik düşüyor. Ve aşk hafızalardan siliniyor.

Mahvash / Munise Senem UÇAR