Yaratıldım. Yaratıldık aynı havuzun içinde. Bulmak ve bulunmak zor bir sınavdır. Kıymetli eşyalarını al ve ayrıl bu evden. Ağlıyor duvarlar sarı sarı. Caddebostanda spor yapan insanların adımları daha daha artıyor gibi. Evet İstanbul. Hani Sahil. Unutmadan. Si ve ga ra yı bilmediğin yıllar. Bir yanda kaybedilen. Kaybedilmişliğin izleri yüreğimde. Biliyordum. Biri gitmişti, hiçte gider gibi yapmamıştı. Gökyüzü ve deniz ile de ayrılmamıştı. Uyurken hiçte utanıyordu. Habersizdi gidişinden. Arılar sokacak sanki kollarını. Beyazdır dikkat et tenin. Delirmişim. Biliyorum, memleket hasreti ile yanıyorum. Zatan ben zannederdim kar beyazını, martta Bahar a giren teninin rengine. Ah izmir, hep yeşil gibi. Kaç 20 sene bilmem. Gidene çok teşekkür ederim. Ne anlatıyordum? Evet mutluyum, mısır yerken siyah varya üstünde hani yanan kül, işte kalbim kadar bir ada o. Benzetmelerim sıktı. Bilirim, düşünürüm hissederim. Şato burası. 34 haneli bir şato bak. Hepsi diyor, aşk insan. Kahvenin üzerinde kahpe bir kader var sanki mideme dökülen. Sana sen demek ne güç artık.