Vazgeçmek gerekir bazen.
Teşbihte hata olmaz;
Peynirin cazibesine kapılan fare bir adım daha atınca kapana kapılacaktır. Ama peynirden vazgeçip tehlikesiz alandaki kırıntılar ile idare ederse kapanın tehlikelerinden emin olacak ve düşmanının eline düşmeyecektir.
İnsanoğlu da küresel elitlerin dayattığı standartların cazibesine kapıldıkça onun kendine biçtiği rolleri oynayacaktır. Oynamak zorunda kalacaktır. Halbuki hayat kısa ve amacımız Rabbimizin rızasına uygun bir hayat sürdürmektir.

Kur’an’da kıssa edildiğine göre Hz. İbrahim, Nemrut olduğu söylenen zalim ve ilahlık iddiasındaki bir şahıs ile bir tartışma yaşamış ve;
-Senin Rabbin ne yapar? sorusuna
-Benim Rabbim öldürür ve diriltir, cevabını vermiştir.
İnsanları tek tip hale getirip daha kolay yönetebileceğini, sömürebileceğini, köleleştirebileceğini bilen ve düşünen Nemrut, tabiri caizse bıyık altından gülümseyerek,
-Onda ve var? Onu ben de yaparım, diyerek esareti altındaki iki mahkumdan birini idam edip diğerini serbest bırakır ve Hz İbrahim’e,
-İşte gördün mü?, der.
Hz İbrahim ise,
-Benim Rabbim güneşi doğudan doğdurur, batıdan batırır. Gücün yeterse sen tersini yap diyerek Nemrut’un şahsında, çağlar boyu insanlığı sömürme, köleleştirme sevdası ile ilahlık iddiasında bulunan ahmaklara gereken cevabı vermiştir.
Hz İbrahim o cevabı vermiş ve akıllarına, yüreklerine hitap ederek zalimlere asla başaramayacaklarını en fesih en beliğ şekilde anlatmış olsa da, çağlar boyu İblis ve avanesi ilahlık iddialarından vazgeçmemiştir. Küresel elitler sömürebilmek, semirebilmek için tahakküm etmeleri gerektiğini bunun için de yönetilebilir bir insan tipi oluşturmaları gerektiğini çok iyi bilmekte ve artık bunu oluşturabilmek için her şeyi ama her şeyi yapmaktadırlar.
Faiz, içki, kumar, uyuşturucu, zina, eşcinsellik vb haramlar adına sanat denen soytarılıklarla yıllar boyunca yaygınlaştırıldı. Yetmedi, yapamadılar, beceremediler. İnsan fıtratı bir yerde filiz veriyor. İnsanoğlu Rabbinin inayeti ile tevbe ediyor. İblis’in ve şeytanlaşmış avanesinin bütün çabaları boşa gidiyor. İblis ve avanesi kahroluyor.. Kahrolsunlar biiznillah.

Kahroluyor ama boş duruyor mu durmuyor. İblis ve şeytanlaşmış avanesi insan fıtratının gereği olan üremeyi, neslin yürümesini, devam etmesini hedef almış ve bunun için de gözünü aileye dikmiştir. Aileyi bitirmek, yok etmek gayesi ile esasen hiç de önemsemedikleri bir mevzu olan kadına şiddeti bir enstrüman olarak kullanmakta ve ailenin temeli olan evliliği yok etmek için her şeyi yapmaktadırlar. Haz konusunda, pedofili ve zoofili de dahil her türlü sapkınlığı yasal zemine oturtmak için gözlerini karartıp her şeyi yapmaya çalışırken, normal yollarla üremeyi kısıtlamak hatta engellemek için her türlü icadı ön plana çıkarmaktadırlar. Yapay sperm, yapay yumurtadan sonra yapay rahim de gündemlerindedir ve bu konuda belki de denemeler yapmaya başlamışlardır.
İşte Nemrut’un -Ne varki? Onu ben de yaparım, diyerek iddia ettiği tanrılığı sözde bırakmamak adına küresel elitler İblis dedelerinin, Nemrut babalarının izinde koşmaya devam etmektedirler.

Unutmasınlar ki tevhid ehli de Peygamberlerin izinde koşmaya devam ediyor.
Kızıldeniz’i de ancak tevhid ehli geçebilmiştir...