Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Özel Başıbüyük
Özel Başıbüyük

BİDER

Yorum

BİDER

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

353

Okunma

BİDER

Goca Harman’da dedeme düşen yeri dezzeme miras olarak verdiler. Anşa dezzeme okulun yanını Gışlayeri’ni verdiler. Bola gendi tarlasını Topal’ın oğlu Yalçın’a sattı. O da satın aldığı yeri telledi, içine de ev yaptı. Bizim tarlanın ve Anşa dezzeme verilen yerin önü gapandı. Tarlaya girmenin hiçbir yolu galmadı. Anşa dezzem bu yeri gabil etmeyince tüm tarlalar dapılamada dedemin adına yazıldı. Goca Harman da dedemin adına yazıldı. Fındık ekin salağı olduğunda dezzem Goca Harman’ı ekti. Garaca Gadir’in oğlu İrbaham Mintik Memmet ve Tatar Kemal’a İmirler’e ev yaptırıyormuş. Aşama doğru geliverdiler Bük’e. Memmet öncüsü anlaşılan. Bize doğrusundan iki gavak sat dediler Hasan’a. Şu doğru şu eğri derken iki gavak beğendiler. Moturu çalıştırıp birini devirdiler. İkinci gavak yana doğru gaymıştı. Tam Gavaz’ın ekininin üstünne gitti. Domrukları traktöre yükleyip götürdüler. Dallarını, çalısını ekinin üstüden galdırıp temizledik. Gavaz Orhan gelip baktı. Demediği lafı bırakmadı. Ekininin yastanan yerinin değerini ödemek istedik gabil etmedi. Gavaz Orhan anamı Oluğun Yanı’nda dövmeye sseğirdince ben Ersin’in evinin arkasını daşla doldururken Gavaza ana avrat bir ton söğmüştüm. Tarla dedemin tarlasıydı. Anama da içinden meres hakkı düşmeliydi. Biz gendi hakkımıza düşeni ektirmeyecektik. Birgün Tuncer Goca Harman’a gelmişti. Ben evin dolgusuna daş dolduruyordum. Hasan’la Tuncer tartışıyordu. Ben ne olduğunu anlamaya çalıştım. Tuncer içki içmiş ve sarhoştu. Hasan’a ağzına gelen küfrü ediyordu. Hasan da döğüş çıkmasın diye alttan alıyordu. Hasan’ın sırtında çoban çentesi vardı. İçinde tırpan var. Guzlukta duran davarın ağzını açıp gütmeye götürecekti. Tuncer oyalayıp duruyor. Ben bir süven çekip seslenmeden geldim cangamanın içine. Bir şey söylemeden Tuncer’e saldırdım. Hasan araya girip bizi gavga ettirmedi. Ben hırsımı alamayıp hebedeki bideri yere döktüm. Torbadaki bideri de yere döküp dağıttım. Gavaz Orhan yoldan olup biteni izlermiş. Cesaret edip aşşağı inemezmiş. Ekecek bider galmayınca Tuncer çekip eve getti. Ersin’in evine Takta’dan gum getiriyoruz. Köprünün altı gum doluydu. Millet gum bırakmamıştı. Biz gapıza daha aşşağı iniyorduk. Suyun içinden gum çıkarıp yüklüyorduk. Suda iyice çimiyorduk. Motura binip eve geliyorduk. Gavaz Orhan Doktur Hacı’nın İbo’sunu almış getirmişti tarla sürdürmeye. Sokuya geldik gumla. Motur yokuş yokarı yüklü zor çıkıyordu. Geldik Goca Harman’a Tuncer bideri ekmiş. Moturu bekliyordu. Gözenin Boynu’ndan motur sesi geliyordu. Doktur İbo geldi tarlaya. Biz dedik ki bu tarlada bizim de hakkımız var. Tarlayı belişmeden ektirmiyoruz. İbo çekti getti. Gavaz Orhan birgün Gızıloluk’tan Duman Battal’ın Mustafa’sını alıp gelmişti. Bir evlek çekti moturla. Dedik ki tarlayı sürme. Bu tarla nizahlı. Bizim hakkımızı vermeden ektirmiyoruz. Ertesi gün Gavaz Orhan candarmayı aldı geldi. Anam candarma gumandanına benim hakkım var gumandanım bu tarlada dedi. Ben küplere bindim. Tarlayı ektirmiyorum dedim. Bizim hakımı zorla ekemezsiniz deyip candarma gomutanıyla tartıştım. Gumandan candarmaya muvakemet gösteriyor. Gözaltına alın şunu. Doğru Çokak garagoluna gidiyoruz, binin arabaya. Toplayın hepsini diye emir verdi. Ben dedim ki yanımda nüfüs cüzdanım yok. Müsaade et evden alıp geleyim dedim. Get goş al gel deyip bana izin verdi. Benim aklıma geldi garagolda beni bir güzel benzetecekler. Aklıma candarma acil telefonunu aramak geldi. Telefonla candarma acil telefonunu aradım. Beni Çokak candarma garagoluna götürecekler. Bana işkence edecekler. Beni orda dövecekler. Bana acil yardım edin. Şimdi candarma arabasına binip gidiyorum. Çağrı merkezi Goca Harman’a gelip beni garagola götüren gomutana telsizle emir verirler. Acil olarak garagola dönüş yapın diye. Candarma arabasının içinde ben , anam, hasan var. Şöför son gaz yola gidiyor. Araba çukurlara düşünce bir o yana bir bu yana zıplıyor. Garagola geldik. Garagol gomutanı bana sordu. Yolda size kötü davranan oldu mu diye sordu. Ben de olmadı ama beni zorla buraya ifadeye getirdiler dedim. Bize güleryüzlü davrandılar. Andırın’dan iki tane candarma arabası geldi Bir bölük gomutanıymış. Biz varken kimse vatandaşa kötü davranıp işkence edemez deyince kendimi psikolojik olarak rahat hissettim. İfadelerimizi verdik. Herhangi bir tarla tecavüzü yoktu. Sadece gendi hakkımıza düşen yeri sürdürmemiştik. Gavaz şikayet ederken bana tarlamı sürdürmüyorlar, ektirmiyorlar şeklindeymiş. Andırın bölük gumandanı bizi Akifiye’nin Gızıloluk yol ayrımına gadar getirdi. Herhangi bir şey olursa candarma çağrı merkezini arayabilirsiniz diye bize yardımcı oldu. Daha önce günlerce gördüğüm işkenceler aklıma geldi. Belki bir daha aynı şeyleri yaşarım düşüncesiyle kimlik almaya giderken candarma çağrı merkezini arayıp beni zorla garagola götürüyorlar ve orada bana işkence edeceekler diye aramam beni işkenceden ve dayaktan gurtarmıştı. Benimki muvakemet değil de gençliğin verdiği sıcak kanlılıktı.Dezzeme iki torba buğday verdik dökülen buğdayın yerine. Dezzem tarlayı bize sattı. Tarlayı ne ektik ne sürdük. Hep boş kalıp mal yayıldı.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bider Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bider yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİDER yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL