Doğa Gönüllüsü ve yazı yazdığımı bilen bir arkadaşım sırf sohbet açmak amacıyla sormuştu,
-Bu mermer ocakları hakkında ne düşünüyorsunuz? Gerçekten de çok fazla sayıda değil mi?
İnsanlar bizim gibileri potansiyel devlet muhalifi olarak görüyordu. İtiraz etsem olmayacaktı, bir örnekle açıklamak istedim.
-Senin tarlan var mı?
-Elbette dedi, ne kadar istersin?
-Şimdi senin sevdiğin tarlanda bir gün gittiğinde petrol var deseler ne düşünürsün?
Dostum durdu, zorlu bir düşünce sancısı çektiğini görebiliyordum. Onu bu durumdan kurtarmak için,
-Yani ben çevreye çok önem veriyorum, petrolden bana ne deyip, arpa ekmeye devam etmezsin sanırım. Fakat elbette bize düşen şey çevre kurallarına uyarak o petrolün oradan çıkarılması gerekir değil mi? Normal zekası olan insan sanırım böyle düşünür, yanılıyor muyum?
Zorlukla onaylar şekilde başını salladı. Hiç de bu şekilde düşünmediği ve doğrusunu söylemek gerekirse benden de böyle bir davranış belemediği açıkça anlaşılıyordu. Devam ettim,
-Eğer topraklarımızda değerli bir maden çıkmışsa, ya da bir su kendi başına akıyorsa kimseye zarar vermeden bundan faydalanalım diye düşünmeliyiz. Ben yıllardır çevrecilerle yatırım yapmak isteyen insanların bir araya gelerek ülkemiz adına güzel planlamalar yapmalarını savunuyorum.
-Bu nasıl olabilir ki?
-İki kesim de bu ülkeyi ve insanımızı seviyorsa işbirliği yapmalarından daha normal ne olabilir ki? Fakat ben çevrecileri uzlaşmaz biçimde her yatırıma karşı çıkarken görüyorum. Bu da sağlıklı bir şey değil diye düşünüyorum. Yani siz bu yatırımı bizim hazırladığımız projedeki gibi davranarak yaparsanız daha iyi olur deseler olmaz mı? Ama benim gördüğüm bu yatırımı mahkemelere götürerek durdurma seçeneğini uygulamayı seçiyorlar.
Ülkemizin enerji üretiminin kendi kendine yetmekten uzak olduğunu yani her zaman dışarıdan başta elektrik olmak üzere her türlü enerji satın alma zorunda olduğumuzu birazcık eğitimi olanlar bilirler. Ancak barajlar yapmak isteseniz, rüzgar türbini kurmak isteseniz, ya da diğer başka enerji üretecek bir yatırım düşünseniz daha tam sözünüzü bitirmeden çevreci dediğimiz kesim muhalefet etmeye başlar.
Enerji yönünden dışarıya bağımlıysanız hemen muhalefet etme lüksüne sahip olmanız yoktur. Fakat konuyu araştırır ve bu yatırımın sakıncalı noktalarını daha hafifletecek öneriler getirirsiniz. Muhalefet ancak gereksiz ve sadece kar amaçlı yatırım olduğunda tepkinizi koyma hakkınız olacaktır. İyice araştırmadan bu yatırımın nasıl olmaması gerektiğini düşünen beyinlerin art niyetli olmasa bile düşünme tembeli olduğunu görüyorum.
Önce ülkem değil de eskiyi koruyalım, olanı koruyalım diyen insanlar aslında hiç gelişmeyelim demek istemiyorlar mı? Değişmekten ve gelişmekten korkmak çevreci olmak anlamına gelmiyor. Milli değerlerimize sahip çıkalım, madenlerimizi işletelim ama bu arada mümkün olduğunca çevremize az zarar verelim. Bu benim hayalim, ülkemizin ihtiyacı olan yatırımları elbirliğiyle yerine getirelim. Daha güzel yarınlar sadece rüyalarda olmasın.