Matematiği sevmenin ve matematik sorularını çözmenin ayrıcalık sayıldığı sınıflarda geçirdim çocukluğumu.
Başarılı olmak eşittir matematik bilmekti bir anlamda.
Bu ayrıcalığın bende bıraktığı histen mi bilemiyorum; “Matematiği seviyor musun?” sorusunun cevabı benim için artık belirsiz, 0/0 (sıfırı sıfıra bölmek) gibi.
Matematiksel düşünceyi/düşünmeyi seviyorum ama.
Düz mantık, bulanık mantık, analitik düşünce vb. yetkinliklerin tüm bireylere kazandırılması yeter şart olmasa da gerek şart, kanaatimce.
Herneyse, arif olana malum sebeplerden x’le de erken tanıştım.
Denklem sorularında her zaman karşılığını bulmamız gereken x’ten bahsediyorum.
Matematik sorularında değerinin bulunması gerekiyordu x’in ve ben de bu konuda başarısız sayılmazdım.
İlerleyen yıllarda bazı x’lerin sadece bazı şartlar altında bulunabileceğini öğrendim.
Daha fenası bazıları hiçbir şart altında bulunamıyordu ama bunun da ispat edilmesi gerekiyordu.
Durum kompleks yani -yok kompleks sayı değil o başka mevzu-.
İlkel bir mantıkla meseleye yaklaşınca x’in karşılığının sadece “bir sayı ya da sayılar kümesi “ olduğu fikri oldukça sıkıcı, itiraf ediyorum.
Bir gün bir film seyrettim.
Ahh “Malcolm X”.
Devrimci ve bir o kadar sıra dışı siyahi bir liderin biyografisi olan bu filmden sonra Denzel Washington’a pozitif ayrımcılık yaptığımı da kabul etmeliyim.
Nasıl yapmayayım a dostlar bakın başka bir filminin adı da “Equalizer” yani eşitleyici.
Filmde Malcolm’un soyadını X ile değiştirmesinin müthiş bir alegorisi vardı.
Malcolm yüzyıllardır yok sayılan bir ırkın hikâyesini tek bir sembolle özetliyordu; “X”.
Atalarını bilmeyen Malcolm Little, yani Malcolm X.
Bir nevi kimliksizlik, bir nevi ötekilik.
X’e yüklenen ve bir sayıya karşılık gelmeyen bu yeni anlam benim için tam bir devrim niteliğindeydi.
Sonuna eklendiği ismin çelişkisine tutunup aslına işaret etmenin sembolü oldu artık X.
Mesela “özgür x” kelimesi; özgürlüğünün sınırlarının farkında olmanın, gerçek özgürlüğü, masivadan soyutlanıp, Allah’a kul olmanın parantezinde bulmanın remzi olarak danseder us-fezamda.
Bir anlamda x benim için belirsizliğin, hiçliğin, sıfır olmanın bir harfle anlatımına denktir.
X, henüz prizmadan yansımamış, yüzlerce farklı tona annelik yapan aydın renk;
X, hiçlik kapısında çömelmiş dingin bir dervişin susku egzersizi;
X, harflerin ve kelimelerin kaosundan kaçan bir gezginin aradığı ahenk;
Bu arada adım öteki, aynen sizin gibi.
Bizim adımız öteki,sürgün, mülteci;
Ama hepsi X’le yazılır.

Hamiş :
O kadar matematik konuştuk, bir soru sormadan olmaz.
Aşağıdaki verilen x değerleri neye tekabül etmektedir?

a- x=660
b- x=884
c- x=701
d- x=1150

Cevaplar:(Yaklaşık)

a- x=660 zulüm döneminde tespit edilmiş biten hayatların sayısı;
b- x=884 bir ülkenin hapishanelerinde bulunan çocuk sayısı;
c- x=274 cezaevindeki gazeteci sayısı;
d- x=1150 neresi mi? Onu da siz bulun.(ipucu oda sayısı)