Öncelikle Merhaba kardeşlerim!
Biraz sonra yazacaklarım bu konuyla alakalı.
Günlük hayatımızda her zaman kullandığımız bir ’söz’ vardır.
Sabah kalktığımızda, bir arkadaşımızı gördüğümüzde, eve misafir geldiğinde, misafir olduğumuzda.
İnsanlarla aramızda iletişim kurmamızı sağlayan sihirli bir sözcüktür bu.
Sihirli diyorum çünkü, bazı kelimeler insan psikolojisini düzenleyen veya bozan çok ağır dozda ilaçlar gibidir.
Gelelim bu sihirli kelemeyi anlatmaya.
Merhaba; Arapça kökenli bir kelime olup, ferahlık ve genişlik anlamlarını taşır.
Birine merhaba dediğimizde yüreğine ferahlama gelir, huzur dolar.
Daralan göğsü genişler, mutlu olur.
Bizlere dünyayı ve hayatı daraltan zehir eden insanlara inat, içtenlikle söylenen sıcak bir "merhaba" bütün olumsuz duyguları siler yok eder.
Sihirli bir dokunuştur yüreğe.
Hem bu kelimeler çok özeldir, öyle herkesin kalbine diline kolay kolay gelmez.
İyi insanlar iyi cümleleri kurar.
Kötü insanlar ise, kötü, küfürlü cümleler kurar.
Bir insanın karekterini sözleri, konuşmaları, kurduğu kelimeler, cümleler ele verir.
İyi insan sözlerini düşünür ve özenle seçer.
Ama bazıları öyle mi ?
Diline geleni söyler, karşısındakini üzer mi kırar mı hiç düşünmez.
Biz insanların içimizi ısıtacak sözlere ihtiyacımız var.
Bizim sevgiyi, sevgiliyi görecek gözlere ihtiyacımız var.
Kısaca;
Tatlı dile, güler yüze, aşk ile bakan göze ihtiyacımız var.
Yüce Rabbimimiz
Kur’an-ı Kerim’de Sâd Suresinin 59. ve 60. ayetlerinde merhaba kelimesinden bahsediyor.
“(Cehennemliklere) İşte (dünyada size uyup da peşinizden gelen ve şimdi) sizinle beraber (cehenneme) girecek olan bir topluluk (denilecek). Onlar da (şimdi) onlara merhaba yok, çünkü onlar ateşe gireceklerdir diyecekler. “(Onlara uyanlar da) ‘Hayır, asıl sizlere merhaba yok. (Bize İslam dışı bâtıl yolu hak diye gösterdiniz, böylece) bunu (azabı), bizim önümüze siz getirdiniz. (Burası) ne kötü durulacak yerdir (diyecekler).”

Dünyadayken cehennemliklere önderlik yapanların, kendilerine uyanlar hakkındaki “Onlara merhaba yok” sözleri, “Onların yeri geniş ve rahat olmasın, rahat yüzü görmesinler” demektir. Bu önderlere uyanlar da onlara lânet edercesine, “Hayır, asıl sizlere merhaba yok” diyeceklerdir…

Diğer bir esenlik sözü de" Selâm"dır.
İbn Useymin Allah ona rahmet etsin, selâm sözünü şöyle açıklamıştır;

Birine (Selamün aleyküm yahut es-selamu aleyküm dersen) bunun anlamı;

- "Bu söz Sen’in o kimse için Allah’ın onu her türlü hastalıktan, sıkıntı ve dertten koruması için dua ettiğin anlamına gelir.

- Onu hastalıktan koru.

- Onu delilikten koru.

- Onu insanların şerrinden/kötülüklerinden koru..

- Onu günahlardan koru.

- Kalp hastalıklarından koru.

- Onu ateşten/cehennemden koru ve güvende kıl demektir."

Sözü peygamber efendimizin o bütün zamanları içine alacak hadisi ile noktamak istiyorum.

“Canım kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi?

"ARANIZDA SELAMI YAYIN"

Necla Polat Hasbutcu ✍️


// Okuyucu Yorumu //

Merhaba diyen kişi şunu söylemiş olur:
Rahat ol, korkma, benden sana zarar gelmez gibi güvenirlik teminatıdır.
Aranızda selamı yayın ifadesi ise; bunun anlam derinliği büyüktür.
Selam vermek sevgiyi filizlendirmektir
Sevginin filizlenmesi selama bağlıysa o zaman selam ile kasdedilen nedir sorusu akla gelir.
Selamın anlamı malum; dua olduğu gibi selamet anlamına gelir
Yani Allahın selameti üzerine olsun ve bununla beraber benden sana zarar değil, samimiyet vardır.

Selamı yaymak tanışmanın ilk adımıdır
Selam veren kişi zararsız olduğunu iddia etmiş olur
O halde dostlukluklar, kardeşlikler, arkadaşlıklar zararsız ilişkiler üzerine bina edilir ve bunun temeli selam olan selamet ile atılır.
Bir tanışıklığın, arkadaşlığın, kardeşliğin oluşturulmasının mesajı verilir.

Yüreğine kalemine sağlık hocam