0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
505
Okunma

Bizim kurtuluşumuz, iki başlı bir canavaraın mağarasında hapsoldu. Ata babalarımız bir başını kesip bir başa esir tüşen tutsakları kurtardılar, ama sonra o biri baş yenisini doğdu, biz yine iki başlı canavarın mağarasında esir kaldık.
Umudumuza akan kurtuluş nehirlerin önü, zamanla kapandı, arzu gölümüz yavaş yavaş kurudu. Başımızın derdi tuzla doldu, dermanımız başımıza derd oldu.
Bizim iki lokma ekmeğimiz, atalarımızın cehaleti yüzünden kayboldu. Yarısı uykudayken çalındı, yarısını uyanıklıklarında komşular yediler.
Biz dört değil, sekiz duvar içinden çıkmaya çalışırız, dördünü tanıtık ördü, dördünü yad.