Ey figanı cihan!
Müşkülatımız var sana, sen olmasan da. Çare sen de, gam ve keder her daim biz de. Kaderimizde ölüm var bu ayın son gecesinde, sen gelmesen de. Yok bir hüsranı cihan vuslat baharında yeniden var olmasak da.

Bizler Asâ-yı Musa’ya hakim olan Allah’a tabiiyiz, varlıkların en güzel haliyle cihana tebessüm eyleriz. Yoktur bir isyanımız ona,her daim kuluz baki sıfatına.

Arz-ı Mukaddes’te yaşarız bir günün herhangi bir diliminde,uyanırız aniden sema da onunla. Zira biz onun aşkıyla yanan Veysel Karani olduk tüm cihanda.

Bedbaht değiliz şükürler olsun,uykuya dalan nasibini almamış bir avuç câfi sıfatındaki cehl u dalâlet ile. Câilu’n-Nûr’a tabiiyiz iki dünya arasında sonsuzluk şerbetini tatmaktayız,her daim onun gölgesi altında.

Yok bu sinem de bir gül-i cihan varsa kayıtsızdır fermanı elinde duran şahı duan. Molla olduk sen dur dedikçe,sensiz durmaz olduk kainattan önce. Bir bakışın dahi söndürürse kanayan yaraları, bir kelam-ı cihanın ne eyler ey gül yüzlü sinemi canan.Sendir alemi figan,sendedir bu istikbal ve molaya kalkan divane-i cihan.

Biz Selahaddin Eyyübi’nin Firdevs-i cennetinde ahir zamanız,sen yoksun diye. Sen olsaydın baki sıfatına tecelli olurduk da yine de dönmezdik bu bozgunculuğa kapılmış virane-i alemde. Biz bir zümreyiz adı tebessüm olan bu bâb-ı alemde.

Bizler meftunuz onun adına. Hangi cihanmış, tekerlerle dolu söz divanı olan onun huzurunda. İstikrar hakimdir dört bir yanımızda, çapulcuların hizmetkarı olan darbeciler boğuluyor üç karış toprak altında. Secdemiz hakikate varmaktır, Rahman olan Allah’ın adıyla.

Bizler eşkiya kılıfına bürünen korkakların huzurunda, onlara iman-ı milleti aşılayan birer pervane-i veliyiz. Bu aziz memleketi,
mükerrem sıfatına nail olmuş memleketi bir kaç çapulcuya, darbeciye feda edecek kadar daha yere düşmeyen nice Bedrin Aslanlarıyız.

Bizler hakimiz, mahkememiz baki sıfatına kendini tecelli ettiren mutlak hakimin kanatları altında, süzülen bir memleket çiçeği misali hüzün baharında mutluluğa kucak açan İslamın gölgesinde uykuya Allah’ın adıyla dalan vatanın bölünmez hürriyetleriyiz.

Bizler ahir zamanda bu yüce Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni bütün vatandaşlarıyla hainlere karşı " Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Vatan, Tek Devlet " anlayışıyla batıya bir kez daha göz dağı vererek topraklarımıza sızan haşere-i müptelaları yere diz çöktüren Ecdadın Torunlarıyız.

Bizler Alparslan’ın, Ertuğrul Gazi’nin, Fatih Sultan Mehmet’in, Genç Osman’ın, Abdülaziz’in bize emanet ettiği bu Anadolu’yu batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine korumakla yükümlü Osmanlı Torunlarıyız hem bu cihanda hem de Ahiret yurdunda.

Bizler mutlak hakimin İslam sancağını firari alemde dört bir yanda dalgalandıran Kalender Mustafaların evladıyız...

BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA