Sabah kalkıp aynaya baktığımızda,her gün karşılaştığımız insanlar,sürekli gözümüzün önünde olan kuşlar,çiçekler hepsinin hep aynı olduğundan şikayet ederiz.Günlerimizin fotokopi de basılmış gibi hep aynı olduğundan dert yanarız.

Oysaki;güneş her gün farklı bir noktadan doğup batar.1dk’da 250 bebek dünyaya gelip,120 insan ölür,Bir sinek kuşu 4.000 defa kanat çırpar,Vücudun her bir hücresinde 6 milyon reaksiyon oluşuyor.Vücudumuz saniyede 3.8 milyon hücre üretiyor.Yani ölümün tersi olan hayat işliyor.Sıkıcı bulduklarımız ,her an yenileniyor .

Aslında sıkıcı olan,aynı olan eyleme geçmeyen düşüncelerimiz,keşfedilmeyi bekleyen ruhumuz,büyük beklentilerimizden ötürü kanadı kırılmış kalbimiz.Yani sıkıcı olan biziz.

Biri demiş ya "ne yana dönsek kendimize çarpıyoruz.".Aynen öyle.Her an yenilenen şeylere baktığımızda, gördüğümüz sıkıcılık, monotonluk.

Oysaki sıkıldığınız hayat başka birinin hayali olabilir.Bugün yaşadığınız tarih bir daha yasanmıyacak,parmak izinizden bir tane tek var.Siz bir tanesiniz.Mutlu olmak için büyük şeylere ihtiyaç yok,nefes almanız en büyük mutluluk.Hayatinizda mucizeler olmasını istemeyi bırakın.Bakış açınızı değiştirdiğinizde zaten mucizelerle dolu olduğunuzu fark edeceksiniz.