2
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
821
Okunma
Bir burukluk
Garip bir duygu içindeyim bu sabah, uyandım dolaşıyorum evin içinde amaçsız, balkona çıkıp etrafa bakındım çiçekleri sulayayım derken baktım ki bir kısmının boynu bükülmüş tuhaf bir şekilde kendimle özdeştirdim.
Canım hiç bir şey yapmak istemedi, kahvaltı bile.
Bir an bugün dışarda mı kahvaltı yapsam acaba diye geçirdim içimden. Gerçi nere gitsen ne yapsan yalnız yaptığın ne kahvaltının ne gezmenin tadı yok keyifle paylaşacak biri olmayınca.
Büyüklerden duyduğum benim de yer yer kullandığım bir deyiş vardır, hayat at verse meydan vermez, meydan verse at vermez.
Biliyorum ki dünya da her güzelliğin bir arada olması pek mümkün değildir ve her durumda daha kötüsünü düşünerek kendime şükrü şiar edinmiş biriyimdir ama nadiren de olsa olur bazen, her insan gibi bazı anlar, bazı eksiklere özlem duygusu... neyse dedim kızıma gideyim kahvaltıya maksat evden çıkmak.
Gittim ve kızım da güzel bir kahvaltı hazırladı birlikte muhabbet ederek yaptık, oturduk.
Kahveler de içildi artık evin yolunu tuttum birileri ile sohbet etmek iyi gelir ya kendimi daha iyi hissettim.
Eve giderken küçük kızım için yemek yapayım diye düşünüp çarşıya uğradım bir tavuk alıp eve geldim terbiyeleyip fırına verdim ve pişmesini bekliyorum.
Bu arada yine balkona çıkıp sigara yaktım.
Hasbihal ediyorum kendi iç sesimle, keşke biri olsa hadi gel deyince gelecek çıkalım deyince çıkacak güzel vakit geçirecek biri diye düşündüm bir an, bir burukluk vardı ama mühim değildi.
Belki o kadar acımayacaktı kalbim
Ki;
karşı komşuyu elinde bir buket çiçekle görene kadar.
Birdenbire bir şey oldu tanımı yok bu hissin tuhaf bir şey işte, bir ıslaklık yavaşça yanaklarıma yol aldı.
Genzimi yakan bir acı ve
gözümden dökülen iki damla yaş, herkeste bir telaş...
Sevgi sunağı çiçekler alınmış planlar yapılmış giyinip kuşanıp bir yerlere gidip kutlanacak.
Bir de baktım ki dilim bir Erol Evgin şarkısı mırıldanıyor.
Nerden aklıma esti kimbilir
Gezdim dün gece şehri şöyle bir
Herkes evinde kendi halinde
Her yerde huzur her yerde neşe
Bir ben uykusuz bir ben huzursuz
Bir ben çaresiz bir ben sensiz
Evlerin ışıkları bir bir yanarken
Bendeki karanlığı bir de bana sor
Ak düşen saçlarımı bir bir sayarken
Bunca yıl nasıl geçmiş bir de bana sor
İşte öyle bir şey...