Hayatım boyunca bir kişiyi örnek alırım ve yaşamımda onun ilkelerini kendime kılavuz edinmişimdir.Onun hayata bakışı benim gibi çoğu kişinin örnek alması yada aldığı bir bakış olduğunu düşünüyorum.O yaşamı boyunca her daim dürüst olmuş ve son nefese kadar şehit edildiği güne kadar…

Dürüstlük her insana nasip olmayacak kadar kutsal birşeydir.Her insan herşey olabilir ama dürüst asla.Dürüstlük her insanın taşıyamacağı kadar ağırdır.Bizler bu bilinçle büyüdük.Bizlere ta dünyaya gözlerimizi açtığımız o ilk günde bu duygu aşılanmıştı.İnandığın gönül verdiğin kişilerden bir tanesi bile dürüst değilse o seni de etkiler kurunun yanında yaşta yanar misali…

Son yıllarda sosyal medyada birşeyler inanılmaz derecede dikkatimi çekmeye başladı. Bir tarafta yöneten tarafın tayfası ,diğer tarafta muhalefet tayfası başlamışlar birşeylere… Yolsuzluk iddiaları,hırsızlık bilmem ne…Bizim bir İbrahim abi var adam bağıra bağıra dönen dolapları bilmem neleri anlatıyor.Ama bir ALLAH ın kulu da çıkıp bu adam neler diyor diye araştırma yada incelemeye tenezzül etmedi.Neden acaba?Şimdi ben ne ondan ne bundan yana ben halkım,ben oy verenim biz bu milletin hakkını kim gasp ediyorsa,fırsat veriyorsa onların karşısındayız.Başka yolların çamurluğunu sorgulamadan önce kendi yoldaşlarımızın ne kadar dürüst olduğunu sorgulamanın doğru olduğunu düşünürüm.Kendi yoldaşlarımız eğer dürüstlüğün ilk harfi kadar olamıyorsa üzgünüm milletin hakkını savunma adına yapılan hamleler boşa çıkar.
Yazıma başlarken Şehit lider Muhsin YAZICIOĞLU’nun yaşam felsefesinden bahsettim ve onu kendime örnek aldığımı yazdım.O sırf dürüst olduğu için kaybetti.Devletin halkın tek kuruşuna tenezzül etmediği için kaybetti.Şimdikiler ise dürüst olduğunu iddia ederek perdenin arkasından birileri sömürmeye devam ediyor.Dürüstlükten bahsediyorsun ama seninle yol yürüyenler içinde dürüstlük kelimesine layık adam sayısı bir elin parmaklarının sayısı kadar değil…
Dürüstlerin hak ettiği değeri bulduğu sabahlarda uyanmak duasıyla…