Tanımadığınız, bilmediğiniz, yakından görmediğiniz, bizzat temas etmediğiniz iş ve işlemlerle ilgilidir söz. İçerde ne olup bittiğini bilmiyor, ne sorun sıkıntılar yaşanıyor haberdar değilsiniz ancak her nedense size olumlu yansıyor, güzel şeyler duyuyorsunuz ve iyi kanaat besliyorsunuz. Anlatılar, dinletiler o kadar hoş ve cazip gelir ki bazen, sizi meraklandırır, etkisi altına alır, adeta tutsağı haline getirir.
...

Uzaktan davulun sesi hoş gelir sözü işte tam da bu anlatılan şekle özgüdür. Kimi zaman yaşar görürüz duyduklarımızla yaşadıklarımızın aynı şeyler olmadıklarını farkederiz.
...

Kimi kişiler kendi yaptıkları işten hoşnut olmasalar, kendi içlerinde sorun yaşasalar da ballandıra ballandıra öyle bir anlatırlar ki, mecraından çıkarır bambaşka bir boyut kazandırırlar. Efsunlanırsınız bir nevi. Olayın içindeymiş gibi olursunuz. Hemen işe koyulmaya ve uygulamaya çalışırsınız.
...

Oysa hiç bir mevzu dinlediğiniz gibi değildir. Bu bir işse iyi ve olumlu tarafı anlatılmış, aksayan tarafı gözden kaçırılmış, eğer bir olaysa abartılmış ya da elsiklikleriyle nakledilmiş olabilir.
...

O nedenle bir şeyi görmeden mutlak test etmeden anlamak zordur. Yine başkalarından fikir ve görüş alınabilir ancak temkinli olmakta fayda vardır. Bir şeye adım atacaksanız sorun soruşturun, gerektiği kadar araştırın ancak beklentiye girmeden, heyecana kapılmadan işin içine girin.
...

Şunu da unutmayın, siz araştırıp soruştururken ince eleyip sık dokurken, balık kavağa çıkar mı çıkar, fırsat kaçar mı kaçar bunu bilin ve ona göre hareket edin.

Kemal SEYFİ
24.04.2021