Böle: (Türkçe) Teyze çocuğu, anne yarısı, halk ağzında Amca, dayı, hala çocuğu. Türkçe, Karaçay Balkar’ca

Kuzen: (Fransızca cousin), Erkek yeğen.

Yeğen: (Türkçe) Birine göre, kardeş, amca, hala, dayı veya teyzenin çocuğu.

Ebe: Doğum işi yaptıran kadın. halk ağzında; Büyükanne, nine. Babaanne, Anneanne.

Yıllar önce, Gece kalmak için; Taşradan İstanbul’a dayım ve Ebemlerin yanına gelmiştim. Birkaç gün kalıp işlerimi gördükten sonra geri dönecektim.

O gün ebemgil de; teyze oğlu bölem Gökhan vardı. Gökhan altı yaşında ama cin gibi, çok hareketli afacan bir çocuk, iyi futbol oynar. Beni görünce; tavlayı ters çevirip: gel böle sana hem satranç öğreteyim hem de oynarız.

Bölem Altı yaşında ben 23 yaşındayım. Nasıl olsa yenerim diye başladık, önce taşları tanıttı, sonra hareketlerini öğretti, beyazlar önce oynar dedi, göstermelik siyah ve beyazı da kendisi oynadı.

Ben; tamam öğrendim böle dedim. Başladık oynamaya.

Beyaz taşlarla başlayan altı yaşındaki bölem üç hamlede beni mat etti. Ne olduğunu anlamadım. Şimdi ben beyaz taşlarla oynayıp ilk hamleyi ben yapıp seni yenicem dedim. Taşları değişip yeniden başladık. Beş hamle olmadan yine mat olmuştum.

Altı yaşındaki bölem taktiği anlattı; bu bir çoban matı taktiği, yeni öğrenenlere, az bilenlere bazen de çok iyi biliyorum diyenlere bile uygulanır.

Rakibi küçük görmenin cezasını çekmiştim. Dersimi almıştım.

Yıllarca içimde dert olan bu yenilgiyi unutamadım. Altı yaşındaki bölem beni mat etti diye.

Sonraki yıllarda satrancı en iyi şekilde öğrendim. Satranç kursuna gidip satranç antrenörü ve hakemi oldum. Yüzlerce her yaşta öğrencim oldu. Satranç en iyi, en temel bilgileriyle öğrettim.

Sağ olasın bölem sayende yüzlerce kişi satrancı en iyi şekilde öğrendiler.

Kıssadan hisse; Yenilenler değil, daima vazgeçenler kaybeder. Siz hala KUZEN mi diyorsunuz?

NOT: İşte 10 puanlık soru: Dayının kız kardeşi teyzen değil ise neyiniz olur?