2. Bölüm

Karakuş’umu yeni mahalleme getirdiğimde sabah olunca dışarı saldım, akşam olduğunda geldi mamasını yedi suyunu içti yattı. Ertesi günü ise geç saatlerde geldi mamasını yedi suyunu içti yattı. Sabah işe gidecektim yevmiyeli iş vardı. Sabah saat dört buçukta kalkıp hızlı bir şekilde peynirle ekmek yedim yani kahvaltı yaptım ondan sonra kedilerimi doyurdum. Ondan sonra da kedilerimi dışarı saldım. Dışarıya da yiyeceğini içeceğini bolca koyup bisikletimi alıp erzaklarımı alıp yola çıktım. Karakuş’um yolun karşısına geçmiş beni orda bekliyordu. Tarih ise 13.11. 2020. İşe giderken ’ben çalışmaya gidiyorum akşam görüşürüz’ deyip bisiklete bindim ve bisikleti sürmeye başladım. Karakuş’um da arkamdan koşmaya başladı. O koşmaya başlayınca bende bisikletle son suret kaçtım. O görüşme de son görüşme oldu; çünkü Karakuş yine yoktu.

Kedimi mahallede yine bulamadım. Yine eski mahalleye gitmiştir belki diye kaç sefer oralarda Karakuş’umu aradım. Eski mahalleye bugün gittiğimde ise bir miyavlama sesi duydum ve sesten şüphelendim. Götürüp getirdiğim yollarda tatbikat yaptım. Ve Karakuş’umun kendi başına gitme ihtimalinin olduğunu da anladım.

Ve bugün eski mahalleye geri gittiğimde Karakuş’umu yine orda buldum. Yiyeceğini içeceğini orda verdim karnını doyurdu. Artı olarak yiyeceğini içeceğini koydum ondan sonra geri geldim. Zorlu hava şartlarında ve doğumu yaklaştığında dışarı salmamak kaydıyla yanıma getireceğim.

Yakuphan Kılınç
15.11.2020