Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Fehmi Tazegül
Fehmi Tazegül

ALİ KEMAL.

Yorum

ALİ KEMAL.

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

338

Okunma

ALİ KEMAL.

ALİ KEMAL.

ALİ KEMAL.
Kurtuluş Savaşı’na karşı çıkan gazeteci-yazar. Bir ara Osmanlı Devleti’nde İçişleri Bakanlığı da yapmıştı.

Yurdu kurtarmak için kanını akıtan Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarına "Haydutlar" diyen Ali Kemal, Türk ordusunun Kars’ı Ermenilerden geri almasını eleştiren zehir zemberek yazılar yazınca, halk ona bir Ermeni ismini ekleyerek "Artin Kemal" adını vermişti.

Ali Kemal (Artin Kemal) işgal yıllarında "Mütareke Basını" adı verilen işbirlikçi basının en önde gelen yazarı idi

Gazeteci, yazar ve siyasetçi. 1889 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul’da Mülkiye Mektebi’ne girdi. Dört yıllık dönemin son yılında buradan ayrılarak, Fransızca’sını ilerletmek amacıyla 1886’da Paris’e gitti. Ertesi yıl, Fransa’dan Cenevre’ye geçti ve İstanbul’a döndü. Yeniden Mülkiye Mektebi’ne başladı ve okulun son sınıfına geldiği sırada, tahrikçiliği yüzünden Halep’e sürgün edildi (1889). Orada kaldığı yıllarda Halep İdadisi’nde Türk Dili ve Osmanlı edebiyatı hocalığı yaptı. Halep’teki durgun hayata daha fazla dayanamadı ve Jön Türklerin bir çeşit karargâhı haline gelen Paris’e gitti (1894). Jön Türklerin Abdülhamit ile arasını bulmaya çalıştı. Bir yandan da gazetecilik yapıyor, İstanbul’daki İkdam gazetesine Paris izlenimlerini anlatan yazılar ve çeviriler gönderiyordu. Jön Türklerle ilgili çabalarının karşılığını bağışlanmak ve Brüksel Elçiliği’nde ikinci katipliğe atanmak suretiyle aldı. Ne var ki, huzursuzluk burada da yakasını bırakmadı. İttihatçılardan çekindiği için İstanbul’a dönmedi.

Mısır’a gitti (1896). İstanbul’a, II. Meşrutiyetin ilanından bir gün önce döndü. Döner dönmez de yeni eleştiri hedefini seçti ve İkdam gazetesinde İttihat ve Terakkicilere karşı ağır yazılar yazmaya başladı. Bir yandan da Edebiyat Fakültesi’nde siyasi tarih dersleri veriyordu. Ali Kemal’in, akıbetini hazırlayan gerçek kişiliği bu dönemde ortaya çıkmıştır. Hemen bütün çevresiyle sürekli kavga halindeydi. Sınıfta öğrencilere Fransa’daki siyasal liberalizmi hararetle övüyor, kendisiyle aynı fikirde olmayan kişilere şiddetle saldırıyor, gençlerin öfkesini bunlara yöneltmeye çalışıyordu. Ali Kemal’in tahrikleri 31 Mart Olayı ile zirvesine ulaştı. Olayı bastırmak üzere gönderilen Hareket Ordusu İstanbul’a gireceği sırada Ali Kemal Paris’e kaçmak zorunda kaldı (1908). Bu arada Mülkiyedeki görevine son verilmişti.

Tekrar Türkiye’ye döndüğünde Damat Ferit Hükümeti iş başındaydı. Hürriyet ve İtilâf Fırkası yavaş yavaş ön plana geçmeye başlamıştı. Ortam her bakımdan Ali Kemal için elverişliydi. II. Meşrutiyetin getirdiği özgürlüklerden yararlanarak saldıracağı çok sayıda düşman vardı. Hürriyet ve İtilâf Fırkası’na giren Ali Kemal, bu amaçla Peyam gazetesini çıkarmaya başladı. Mülkiyedeki hocalığa da geri verilmişti. Siyasi mücadelesini İkdam gazetesinde de sürdürüyordu. Ali Kemal I. Dünya Savaşı’nın başladığı sıralarda gazetesini kapatmak zorunda kaldı. Babıâli baskısından sonra tutuklandı. Serbest bırakılınca Viyana’ya gitti. Savaş bitmeden Türkiye’ye döndü, fakat herhangi bir siyasi faaliyette bulunmadı. Bu tutumu İttihat ve Terakki liderlerinin Türkiye’den kaçışına kadar sürdü (1918). Bu arada Damat Ferit Hükümeti’nde Maarif vekilliğine getirildi. Daha sonra Kabinede yer değiştirerek Dahiliye Nezareti’ne geçti.

Büyük savaş bitmişti ve Türkiye yeni bir savaşa hazırlanıyordu. Bu yeni bir liderin kılavuzluğunda halkı yürüteceği bir kurtuluş savaşı olacaktı. Ali Kemal bu dönemde, daha başından Atatürk’e ve onun amaçlarına karşı çıktı. O tarihte İçişleri bakanı olduğu için sadece düşünce açısından Atatürk’e karşı çıkmakla kalmadı, onu tutuklatmak için birçok tertip hazırladı ve ilgililere emir üstüne emir verdi. Erzurum Kongresi’nin başından Sivas Kongresi’nin sonuna kadar Atatürk’ü tutuklatmak için uğraştı. Sonuç alamayınca da bakanlıktan çekildi. Fakat Milli Mücadeleye karşı tutumunu değiştirmedi. Ali Kemal’in Milli Mücadeleye karşı amansız düşmanlığı ister istemez kendisine birtakım amansız düşmanlar kazandırdı. 10 Kasım 1922 günü, MM Grubu’na bağlı birkaç kişi İstiklal Mahkemesi’ne çıkarılmak üzere kendisini Ankara’ya götüreceklerini bildirdiler. Gerçekte ise Ali Kemal, İzmit’te bölge kumandanı Nurettin Paşaya teslim edildi. Ali Kemal, Nurettin Paşayla görüştükten sonra dışarı çıkarken kumandanlık karargahı önünde bekleyenler tarafından linç edildi.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ali kemal. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ali kemal. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ALİ KEMAL. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL