Önceki gün yani pazar günü bir programım bir işim yoktu. Programım derken sahneye falan çıkmıyorum yanlış anlaşılmasın. Hafta içi, dizileri izlerim evlilik programlarını izlerim. Ama hafta sonu, izlediğim bir şey yok.

Pazar günü şöyle bir geziye çıkayım dedim. Üstümü başımı giyip saçı uçu düzeltip eski ceketimi de giyip evden çıktım. Yeni ceket alamadım parasızlıktan. Eskilerle üskülerle idare ediyorum. Neyse evden çıktıktan sonra ufak bir çekirdek aldım, çitleye çitleye yürüdüm. Çekirdek bitince de bir sarı leblebi aldım. İçimden bira almak da geçti. Ama bir vitamin hapı atmıştım. Zehirlenirim falan diye bira almadım. Hapın üstüne alkol alındı mı zehirlenme oluyor, bilmeyenler öğrenmiş olsun.

Leblebiyi aldıktan sonra ırmak kenarına doğru eğildim. Leblebiyi yiyerek ilerledim. Irmağın uç kısmında yürüyordum. Az ilerleyince ırmağın kenarında suyun üstünde üç tane beyaz renkte ördek gördüm, çok sevimli duruyorlardı. Leblebim de az kalmıştı. Kalan leblebileri ördeklere attım. Leblebileri yakalayıp yediler. Ördeklerle vakit geçirmek bana haz verdi. Hemen oradan ayrılıp ilerde bir markete girdim. Marketten iki bisküvi bir su aldım. Bisküvinin birisini ben yedim, suyu da ben içtim. Kalan diğer bisküviyi parçalayıp ördeklere attım. Bununla da duramadım. Sonra başka bir markete girip simit ve poğaça aldım. Simidi ben yedim, poğaçayı parçalayıp ördeklere attım. Ördeklerin ikisi bir olmuş ördeğin birisini yiyeceğe yaklaştırmıyorlardı.Ben de, o da yesin diye poğaça parçalarını onun önüne de atıyordum. Hepsi nasiplendi.

Yiyeceklerini atarken fotoğraflarını da çektim. Sosyal medyada paylaşacağım. En son, ördeklere dokunmak için suyun içine doğru hamle yaptım. Bir anda ayağım bir kaydı az daha ıslanacaktım. Üzerim çamur oldu. Ördeklere dokunamadım, kaçıştılar. Hayat böyle güzel. Hayat ördeklerle güzel.

01 Mart 2016 03:25 salı
Yakuphan Kılınç