SABAHATTİN ALİ.
Sabahattin Ali, 25 Şubat 1907 tarihinde Edirne’de dünyaya geldi. Babası Yüzbaşı Ali Selahattin Bey, annesi ise Hüsniye Hanım’dır. Babasının görevinden dolayı öğrenimini farklı yerlerde sürdürmek zorunda kaldı. Üsküdar’da başladığı eğitimine Çanakkale ve Balıkesir’de devam etti.
Balıkesir Öğretmen Okulu ile İstanbul Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra Anadolu’nun çeşitli yerlerinde öğretmenlik yaptı. 1928 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim amacıyla Almanya’ya gönderildi. Burada 2 yıllık bir eğitimin ardından Türkiye’ye döndü.
Bursa’da bir ilkokulda öğretmenlik yaptı. Daha sonra Aydın ve Konya Ortaokulu’nda Almanya öğretmeni olarak görev yaptı. Aydın’da bulunduğu sırada komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatıldı. Kısa bir tutukluluğun ardından serbest kaldı. 1932 yılında bu kez okuduğu bir şiirden dolayı tutuklandı. 14 ay hapis cezasına çarptırıldı. 10 ay boyunca Sinop Cezaevi‘nde kaldıktan sonra çıkan afla birlikte özgürlüğüne kavuştu.
1935 yılında Aliye Hanım’la evlendikten sonra Ankara’ya yerleşti. Burada bir okulda Almanca dersi verdi, tercümeler yaptı, “Ayda Bir” adlı dergide öyküler kaleme aldı.
Önce Musiki Muallim Mektebi‘nde Türkçe öğretmenliği, daha sonra da Ankara Devlet Konservatuarı‘nda Almanca öğretmenliği yaptı.
La Turquie ve Yeni Dünya gazetelerinde fıkra yazarlığı yapmaya başladı. Daha sonra Aziz Nesin ve Rıfat Ilgaz‘la beraber çeşitli mizah dergileri çıkardı. Bu dergilerden birinde çıkan yazısından dolayı 3 ay hapis yattı.
Kendisine uygulanan baskı neticesinde yurtdışına gitmeye karar verdi. Ancak pasaport verilmedi. O da kaçak yollardan gitmek zorunda kaldı. Sabahattin Ali, 2 Nisan 1948 tarihinde kendisini yurtdışına götürmesi için anlaştığı kaçakçı tarafından öldürüldü.
Edebi kişiliği
Sabahattin Ali’nin eserlerinde temel konu toplumsal eşitsizliklerdir. Eserlerinde, ezilen ve dışlanan insanların acılarını ustalıkla dile getirmiştir. Öte yandan eserlerinde sade bir dil kullanmıştır.