Ülkenin birinde padişah, sarayda bulunan hazine odasının güvenliğini bir türlü sağlayamıyormuş. Hemen her gün bir hırsızlık, bir soygun oluyormuş.Padişah hazineyi koruması için tellal çıkartıp halka bir duyuru göndermiş
-Ey ahali duyduk duymadık demeyin. Saraydaki hazineyi kırk gün boyunca kusursuz olarak koruyana hazinenin yarısı verilecektirrr.
Bu ilanı duyan herkes saraya doğru koşmaya başlamış. Sarayın önünde büyük kalabalıklar oluşmaya başlamış. Padişah kalabalığı görünce vezirine;
-Tam tahmin ettiğim gibi diyerek kıs kıs gülmüş.
Padişah sarayın balkonuna çıkar ve;
-sevgili vatandaşlarım sağ olun var olun. Hepiniz hoş geldiniz. Şimdi aşağıdaki kâtibe isimlerinizi yazdırın ve kura sonucu sırası ile hazineyi bekleyeceksiniz. Kim kırk gün boyunca hiçbir şey çaldırmaz ise hazinenin yarısı onundur demiş.
İlk kura bir duvar ustasına çıkmış. Saray muhafızları hazineyi sayarak teslim etmişler. Duvar ustası yatması için düzenlenen hazine odasının yanında bulunan küçük odaya geçmeden hazine odasının duvarlarını, tavanını ve tabanını kontrol ettikten sonra kapıyı kilitleyip anahtarını boynuna asmış ve dinlenmek için odaya geçmiş. Ara ara odanın penceresinden hazine odasına bakıyormuş. Gece olmuş geç saatlere kadar odanın kapısında bekleyen duvar ustası bir ara uykuya dalmış. Uyandığında her şeyin normal odluğunu sanıyormuş. Sabah padişah ve veziri gelerek hazinelerin sayılmasını istemişler. Duvar ustası kendinden emin bir şekilde hazine odasını açmış. içeriye girdiklerinde bakmışlar ki hazine yine eksilmiş. Padişah götürün şunu zindana! demiş.
İkinci kura bir marangoza çıkmış marangoz odasına geçmeden önce kapıyı ve pencereleri kontrol etmiş kapıyı kilitledikten sonra odasına geçmiş.
-Biraz dinlenmem gerek yoksa gece uykuya dalarım hazineyi soyarlar demiş. Gündüz uyuduktan sonra sabaha kadar uyanık duran marangoz sabah padişahı ve veziri görünce buyurun padişahım hazine emin ellerde demiş. Hazineyi saydıklarında her şeyin tamam olduğunu görmüşler. İkinci gün yine gündüz uyumuş gece beklemiş. Yine bir şey çalınmamış. Bu durum on gün devam etmiş.11.gün hazinenin yine soyulduğu anlaşılmış padişah marangozu da zindana attıktan sonra üçüncü kura bir çilingire çıkmış çilingir hazineyi sayarak teslim almış yandaki odaya geçmeden kapının kilidini kontrol etmiş ve sağlam bir kilit ile değiştirmiş. Huzur içinde odasına çekilip rahat rahat uyumuş. Sabah padişah yine gelmiş hazinenin tamam olduğunu görmüş. Çilingir bu sefer kapıya başka bir kilit takmış ve gece yine uyumuş. Hazine yine çalınmamış. Çilingir her gece başka bir kilit takarak geceleri uyumuş bu durum tam otuz gün devam etmiş. Fakat hazine yine soyulmuş çilingirde zindana atıldıktan sonra dördüncü kura bir bilgine çıkmış. Bilgin hazineyi sayarak teslim aldıktan sonra. Çevreyi ve sarayın güvenliğini kontrol etmiş dışarıdan kimsenin giremeyeceğini anlamış. Padişahın yanına giderek padişahtan renkli toz boya istemiş. Herkes uyuduktan sonra hazine odasının etrafına bol miktarda toz boya sermiş ve uymuş. Sabah erkenden kalkmış ve hazine odasına bakmış hazinelerin eksik olduğunu görünce hazine odasının etrafını kontrol etmiş. Birde ne görsün toz boyaya basan hırsızın ayak izleri. Ayak izleri saraya doğru gidiyormuş izleri takip etmiş. İzler vezirin odasında son bulmuş. Bilgin hırsızın vezir olduğunu anlamış. İzleri silerek tekrar hazine odasına gelmiş. Biraz sonra padişah ve vezir gelip hazineyi saymışlar ve eksik olduğunu görmüşler. Padişah tam zindana atacağı sırada bilgin;
Padişahım hazinede eksik yok yanlış saydınız hepsi burada demiş.
Padişah kızmış eksik yoksa diğerleri nerede demiş
Bilgin;
Efendim kaybolmasın diye sayın vezirimizin odasına koydum isterseniz bakalım demiş. Padişah vezirin odasını aratırmış ve şimdiye kadar çalınan hazineleri orada bulmuş. Padişah vezirin hırsız olduğunu anlamış. Hemen veziri zindana attırıp diğerlerini çıkartmış. Padişah bilgine;
-sana hazinenin yarısını söz vermiştim o senin. Ancak senden bir şey daha istiyorum demiş
-vezirim olur musun? Demiş bilginde kabul etmiş. Bundan sonra hazinede soyulmamış.