Yürüyüp sokağın sonuna doğru kız arkadaşımla buluşmaya varacağım ancak ileride bir inşaat var ve inşaatın da bir hikayesi var. İnşaatın hikayesi şu : Buraya giren bir daha dönemiyormuş da inşaatın içinde bir tür canavar varmış da bu sebepten giremiyorlarmış.
Tabi ki başlarda çok saçma buldum ama bir taraftan kız arkadaşım arıyor ve nerde kaldığımı soruyor, acele ettiriyor ve ona giden tek yol da orası. İnşaattan geçmem lazım.
Bu hikayeye inanmadığım için sokağın sonuna yani inşaatın önüne vardım. İnşaatın ilk giriş kapısında "buraya girip de dönemeyenler diyarı" yazıyordu ilk defa gördüm. Başlarda bi tırsmadım değil Sonra tüm cesaretimi toplayıp girdim merdiven basamaklarından çıkarak.
Artık birinci kattaydım. İnşaatın içini büyük bir sis bulutu kapladı. Korktum. Tam gözlerimi kapatmıştım ki aşağı bodrum katından seslerin geldiğini fark ettim ve olanca hızımla oraya doğru yöneldim
Girdim baktım ki bir tür labaratuvar haline getirmişler bodrum katı ve beyaz önlüklü Çinli ve Türk doktorların olduğunu gördüm. Onlarda beni gördüler elbette.
Beni gördüklerinde şaşırmadılar çünkü inşaata girdiğimi biliyorlarmış kameralardan.
Ben güya seçilmiş birisiymişim de daha önceden de beni takip ediyorlarmış da falan filan Böyle bir hikaye anlatmaya durdu oradan birisi
"Nedenini sorgulama" diye defalarca uyarmaları üzerine bir soru dahi sormadım bu konu hakkında. COVİD- 19 adında bir hastalık yayacaklarmış ve benden istedikleri şey de bu kutuyu yani hastalığı bir kutunun içine hazırlayıp bana verecekler bende gidip Çinli bir adama ulaştıracağım. O da oradan öylelikle yayacakmış
Korktuğumdan kabul ettim ve ışınlama yoluyla beni Çine götürdüler. Bende o dedikleri adamı buldum ve geri geldim. Peki sonrasında ne mi oldu ? Ben kız arkadaşımla görüşmeye gittim :)))
( Bu arada ilk defa yazdım, bi denemeydi :)
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
Covid-19 ( bir absürt hikaye ) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Covid-19 ( bir absürt hikaye ) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
COVİD-19 ( Bir Absürt Hikaye ) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
çekirgeden çaylağa, çekirgeden çaylağa... söyle çekirge seni dinliyorum. plansız elektrik kesintisine uğradığını niye eklemedin tam ışınlanmanın ortasında? sen nerden biliyorsun çekirge..
beni neden engelleyip de sonradan engelimi kaldırdın çaylak. kafam attıydı ondan engellediydim çekirge.. ben mi attırdım kafanı.. yok uzaylılar bir deney yapıyordu.. ben de o uzaylıların peşindeyim, insanlık adına bu savaşı kazanmalıyız..kovid, uzaylıların bir saldırısı, türk ve çinli doktorlar aslında insan kılığına girmiş uzaylılarmış.. sen nerden biliyorsun çekirge.. ilk önce beni ışınladılar da ondan:))
***** yazınızı okurken hiç sıkılmadım ..sadece bir yerde "yani" kelimesi dimağında pürüz bıraktı..
lakin akıcıydı..
sayın aziz remzi abinin dediğini ben de anladım ben anlıyorsam herkes kesin anlar,eminim....ve kafam karışıyor, bir ormanda ağaç ağaçtır,kayın çam meşe diye ayırmaya çalışmak niye..:) bunu anlayamıyorum...
ben de genelde deneme diye kaydediyorum yazılarımı.. eleştiriler var bir de lakin hikaye diye bir bölüm yok ki...veya aslında en güzel ve bizim çağımıza uyan yazın bölümü ise; "sencilce" olmalı...öyle bir tür açsınlar hepsini "sencilce" bölümüne kaydedirim..biraz sivilce'yi anımsatıyor olsun.
edebiyatın o kadar dalladırılıp budaklandırılmasını yeni çağa taşımamalıyız bence..
derken... -de ekleri konusunda artık uyarı yapmıyorum.. çünkü bende hata yapmaya başladım..
saygı sevgi sağlık ve huzur bırakıyorum sayfanıza esen kalınız.. ( bu arada eflatun'u dinleme o daha hece bile yazmaktan korkuyor..lakin ihtimal güzel bir hikaye üzerinde çalışıyor olmalı.. onlar var ya veya onun gibibir kaç değerli yazar, kılı kırk yarıp bir yazı koyuyorlar ortaya yeme de yanında yat...)
bende bu tartışmalardan uzak duruyorum ( siyaset,futbol,din gibi ) şahsen din konusunda çok da bilgili olduğum söylenemez ama tartışmalara girmem, hep kaçınırım
"lafı uzattım kusura bakmayın..buna neden olduğumun farkına vardıran insanlar çok, lakin ben tanrıyı veya başı sonu doğum sonra ölüm sonrası düşünmeden irdelemeyi bırakırsam nefesim kesiliyor.."
siz bence düşünmeye yine devam edin hep devam edin
hikaye ve öykülere de devam edin benim burada belirttiğim gibi bir kereye mahsustu yazı yazmak şiir seven birisiyim sadece ama onuda yazabilmiş değilim maalesef :)
o konu uzun bayağı... müsaitseniz okursunuz geçmişe dönük ...
yalnız sadece iki şiirim o konuyu anlatır bence..
dini konuda inanç boyutunda yalnızlık sohbetleri 1 2013 ve yalnızlık sohbetleri 2.2020.
araya din girdiğinde; saygılı ve sevgilin ve dahi insan olmanın bile faydası kalmıyor...
eğer böyle bir durumla tekrar karşılarısanız hemen müdale ediniz..
yalnız şiirlerimdeki mecazlar atıflar onlar da şairlik nedenidir.. üslubunca anlatmaya çalışırım..
damar konu aslında:))
bu konu yüzünden bir çok arkadaşımın uzak durduğunun farkındayım...şahsen benim de engellediklerim var son iki yılda...
tudandursun madımak olayları veya sadece islam özelinde sünni şia alebi emevi abbası, isevilik konusunda katolik protestan ortodoks yahudilik ki bizim coğrafyamızda en çok bunlar yazılıp çizilmiştir...
ben sizi anladım...
öyle ahım şahım bir kalem kalvye değilim zaten bellidir.. lakin nfk nın 33 yaşında dergaha kapılanması, nazım hikmetinin dergah kuyusu şiirinden sonra diğer tarafa savrulması...
canın sıkılması konusunda elime su dökebilek yakın zamanlarda sadece bir müslüm gürses ardır desem:))
lafı uzattım kusura bakmayın..buna neden olduğumun farkına vardıran insanlar çok, lakin ben tanrıyı veya başı sonu doğum sonra ölüm sonrası düşünmeden irdelemeyi bırakırsam nefesim kesiliyor..
arada iyilik güzellik ve insaniyet olduktan sonra...
kelimeler tükenmiyor çaylak:))
çekirge dünya turunda..nerede ölür veya öldürülür bilinmez..
Merhaba Engel muhabbeti burada sizin yazı ve şiirlerinizden bildiğim kadarıyla müslüman olmadığınız halde müslüman kesimle uğraşmanız açıkçası canımı sıkmadı değil. Yoksa saygılı,sevgili bir kişiliğiniz var ( yiğidi öldür hakkını yeme )
Hani kim neye inanıyorsa inansın tabi ki ancak kimse kimsenin inancını yermesin lütfen Şahsen benim anladığım bu. Sizin bayağı müslüman kesimle uğraştığınızı gördüm
kendimden örnek verecek olursam inançlıyım ama başkalarına da karışmıyorum sen niye şöylesin gibi ya da diğer dinler hakkında şiirler,yazılar yazmıyorum
Bırakalım da artık herkes özgürce yaşasın yaşayacağını ( baskısız )
bu arada yazdıklarınız için teşekkürler
son söz olarak bir engelden bile bir hikaye çıkartmışsınız çekirge çaylak gibi :)
Yazının başlığına absürtte olsa hikaye yaziyorsun, sonunda deneme diyorsun...Bir defa daha ne yazdığını bilmiyorsun...diye bir eleştiri yapsam siz de bizi afaroz eder misiniz? Engeller ağzına geleni söyler misin?
Halbuki, eleştiri bir edebi türdür ve yazıya ve yazana değer katar.
Siz yine de yazmaya ama her alanda yazmaya devam edin... Kumaş kaliteli belli... Saygılarımla
Sayın hocam Öncelik olarak dün akşam bilgisayar başında otururken bir kerecik yazı deneyeyim bakalım nasıl olacak dedim. Sonrasında böyle absürt bir şey ortaya çıktı ve inanın ki eleştirilse, yerilse hakkıdır. Çünkü ilk defa böyle bir şey yazıyorum yani hiç alışık olmadığım bir şey bu. (Tamamen can sıkıntısı)
Yazıya devam etmem için yorum kattığınızı da gördüm gerek siz gerek Bir Eflatun Ölüm olsun ancak ben bu yolda tıkanırım gibime geliyor. Bu nedenle hiç başlamam gibi yorumlarınız için çok çok teşekkürler Saygılar
Yorumunuzu sonuna dek, pür dikkat okudum. Tevazu gösteremeyeceğim bir şey var ise, o da; algılama yeteneğimdir! Eğer ben anlamadıysam ironi olduğunu, inanın çoğu insan hiç anlamaz! Ha, bu yazarımızın zekasına filan hakaret etmek değil, yanlış anlaşılmasın! Belli ki ironi yaparken, anlaşılırlık payı bırakmalısınız!
Ay yordunuz beni!:) zaten dünden yorgunum:) Arkadaşın sayfasını da işgal edip duruyoruz, ayıp oluyor.
Sayın değerli Eflatun Hocam, yorum bir ironiden ibaret.Sonuna kadar okumamışsınız.A yrıca arkadaşımızın kumaşından ve her türlü yazması gerektiğinden dem vurmuşuz. Bir de biz daha desteğe muhtaç iken... Saygılarımla
“Sayın değerli yazar” diye hitap ederek 1-0 yenik başlamışsınız olaya sanki Aziz Hocam:) konunun uzmanı sizsiniz gerçi ama “sayın değerli” sözcükleri bir arada bir hitapta doğru mu pek emin olamadım.
Biz de, arkadaşın bahsettiği “deneme”; denemek anlamındaki deneme. Yazım türü olan “deneme” değil.
Çok güzel şeyler çıkacak bu kalemden. “Eflatun dediydi” dersiniz, şuraya yazıyorum:))
Lütfen yeni başlayanlara destek! Her şeyden önce nezaketiyle, tevazuuyla bile hak ediyor desteği arkadaşımız.
Valla şansınıza küsün, biz birkaç saat önce, sitece yoruma tövbe ettik:))
Şaka bir yana; azıcık detay ve çarpıcı bir sona ihtiyaç duyuyor sanki. Bence başarır mı? Kesinlikle başarır bu kalem! Şiirlerinin kalitesinden biliyorum... denemeye devam!
Yine yorum yapıyorum yaaa! Biri beni durdursun!:) Adnan abiiiii!
Biri beni mi andı? Ben size diyorum gelin bir manifesto yayınlayıp edebi eleştiri platformu kuralım diyorum.Lakin kime diyorum.En güvenliğimiz arkadaş "ben yokum "diyor. Yuh
Benim kardeşim ne yapacaksa en doğrusunu yapar yok sıkıntı Bir fiskede yıkılandan dağ olmaz demiştim kime bilmiyorum sözümü yine tekrarlıyor ve yazıyorum Dağ gibi kardeşim var demekten gurur duyacağım hep. Gecen hayrolsun.
Benim kardeşim ne yapacaksa en doğrusunu yapar yok sıkıntı Bir fiskede yıkılandan dağ olmaz demiştim kime bilmiyorum sözümü yine tekrarlıyor ve yazıyorum Dağ gibi kardeşim var demekten gurur duyacağım hep. Gecen hayrolsun.
Bu fragmandı Mahvash’im, asıl film yarın bence. Top tüfek bir yazı ile üstümüze ateş açılacak:)
Hayır, sen benden filan çok daha nazik, çok zariftin. Ay insan o güzel yorumuna nasıl çemkirir!:) seni gidi “kabak çiçeği”!:))) beni de bi gülme tuttu şimdi...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.