Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
yusuf  yılmaz
yusuf yılmaz

boynu bükük kır çiçekleri

Yorum

boynu bükük kır çiçekleri

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

462

Okunma

boynu bükük kır çiçekleri

BOYNU BÜKÜK KIR ÇİÇEKLERİ
Yusuf Yılmaz
Yıl 1986.
Rotasyon dolayısıyla Anadolu’nun şirin bir köyüne tayinim çıktı.
Köyde ilkokul vardı, fakat ortaokul siyaset icabı olarak görünüyordu. Okullar açılalı üç ay olduğu halde bir türlü faaliyete geçirilmiyordu. Uzun hikaye … Ana yola yakın olduğu için Milli Eğitim Müdürü: “Çok uzak bir yere gitmektense, bu köyde kurucu müdürlüğü kabul edersen ve köy odasını üç sınıfa bölüp, hemen eğitim- öğretime geçirirsen, uzak yerden kurtarabilirsin “ telkini üzerine mecburen kabul ettim.
Köy halkı okumaya pek önem vermiyordu. Çocuklarını tarlada çalıştırmak için bunu fırsat kabul ediyordu. Kız çocuklarını, dini taassuba yakın oldukları için hiç okutmak istemiyorlardı.
Muhtarı ,azaları ve köyün ileri gelenlerini ve ilkokulda sevilen bir öğretmen arkadaşı da yanımıza alıp bir toplantı düzenledik.
Okumanın önemi üzerinde durarak” Allah’ın ilk emri oku olduğuna göre ve okunacak yer olmadan okuma olamayacağına göre, bize düşen en önemli farz, bu köy odasını üçe bölüp ortaokul yapmaktır. Bunun için eller cebe girecek. İlk parayı ben veriyorum” diyerek, on lira bıraktım masaya. Sonra diğer arkadaşlar, derken başlangıç için epeyi para topladık. Usta bulup tuğla, çimentoyla üç küçük sınıflı güzel bir okul yaptık. Şehir okullarını gezip masa ,sıra, tebeşir v.s aldık. Okulu donatıp eğitim öğretime hazır vaziyete getirdik. On sekiz yaşına kadar köydeki bütün gençleri gezip ancak on yedisi erkek, üçü kız olmak üzere yirmi öğrenci ortaokula kayıt yaptık.
Beni etkileyen ve hala yüreğimin burukluğunun geçmediği bir duygumu sizlerle paylaşma isterim :” Köyün bütün gençlerinin hele kız çocukların okumaya can attıkları halde babalarının onları okula göndermek istemediler. O kızlardan birisi birkaç gün okula geldi. Sonra babası tarafından - tarlada çalışmaya kimsemiz yok- bahanesiyle okuldan kaydını sildirdi. Hem okusun hem de istediği zaman okula gelir dediysek de olmadı.
Okulu bitiren o kız çocuklarından birisi- hastanende hemşire- her bayram beni arar, “o okul olmasaydı ben hemşeri olmayacaktım” diyerek duygularını dile getirir.
Okumayan kız çocukları ise boynu bükük kır çiçekleri gibi o kırlarda bayırlarda heder olup gider.
Anneleri görseniz “çocukları yeter ki okusun,” onların yapacağı işleri biz yaparız derken, ah bu babalar yok mu? Toprak akıllarını başlarında almış. Aydınlık Türkiye’nin yarınlarını, okumuş gençlerin, toprağı daha iyi verimli hale getireceğinin şuurunu bir yakalayabilseler. O kınalı parmakların hastanelerde kaç kişiye şifa verebileceğini, bilgi çağını yakalayıp ilimde, teknikte, edebiyatta, sanatta nasıl başarılı olacağını bir bilseler var ya! Ah bu taassup memleketimizi yedi bitirdi.
Sözlerimi bir şiirle son vereyim.

Kara taşların arasında boynu bükük,
Kırmızı bir çiçek.
Baharın koynunda sıcak bir düş.
Işığının nefesi şimşeklere vurmuş.

Ay gülemiyor bu akşam.
Karmakarışık duygular içindeyim.
Bir kız çocuğunun çığlığıdır,
Yüreğime damlayan.
Boynu bükük kır çiçeklerini koparmayın.


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Boynu bükük kır çiçekleri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Boynu bükük kır çiçekleri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
boynu bükük kır çiçekleri yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL