Tasavvuf Ekolünde zirve algıdır, öğretidir, hâldir, yaşayıştır.

Bu ekolün pirî, Muhyiddinî Ârâbî R.H. olarak bilinir.

Vahid, Vahdet; Birlik, Teklik, Tevhid.

Son derece karmaşık, bir o kadar da yalın bir olgudur.

Ben sade anlatayım.

BEN = BİZ

Ben, Sen, Biz, Siz, Onlar, Herkes = BEN

Hiç = Hep

Evrende her ne var ise Her biri Tek Bir Ruhun, farklı farklı Yansımalarıdır.

Farkındalık, yâni Bâsiret ne kadar ise Farkına Varmak da o kadar Netleşmektedir.

Kâlpteki Nefis Perdeleri açıldıkça, " aa vay be ooo hakikaten..’’ , şaşkınlıklar, hayretler başlar.

Bu şaşkınlık hâllerine tasavvuf öğretisinde, Hayret Makamları, adı verilir.

Bilinçlenme, bilincin açılması, farkındalık, bâsiret, akıl ve gönül gözü..
Şehâdet kavramı da aynı anlam taşımaktadır. Şâhit olmak, Görmek, Bilmek, Algıları açılmak. Aydın. Aydınlanmak. HidâYet. Hâdi. Ehâd. Ehâdiyet.

Ölmeden önce ölmek.
Canlı Şehit olmak.
Can bedende iken Kâlbi Aydınlanmak.

Aydınlanınca ne olur?

Bu aydınlık düzeyi; zirve, doruk, eN seviyelerde gerçekleşir.

Örnek; Atmosferi aşıp, dünya gezegenini uzaydan gözlemleme gb.

VÂHDETÎ VÜCUD OLGUSU ile donanmayı başaran kişi, Zamansızlığı algılar.
NET Görüş,
Duru Görü vb.
Algıları,
Duyguları, hissettikleri,
Bilgileri,
Tertemiz, hakikat ve de isabetli olmaktadır.

NeCim, müneCCim, Cam..
Uz görü, geleceği görmek, olacakları bilmek, zuum, zumlama.

Uzak mesafeleri yakın gösteren, zumlama özelliği olan bir Dürbün yahut Teleskopla bakar gb. Duygu ve Bilinç Bakış Açısı NET tir.

Bu yetiler, donanımlar, kendisine, UYARICI ve MÜJDELEYİCİ unvanları kazandırır. Olası Sorunları ve Kolaylıkları bildirir, önerir. Böylelikle hem kendisine hem de topluma, toplumlara FAYDALI bir karakter olur.

Soyut ve Somut, yani Mânevi ve Maddesel Kazanımlardır.
Şuan ve Sonraki Yaşamlar için Faydalı ikrâmlardır.

Selâm ve Sevgilerimle.